Adsız Bölüm 1

163 6 5
                                    

BÖLÜM 1

Bazen geceleri uyuyamıyorum nedenddir bilinmez gündüzleri uykum geliyor ama gece olunca uyku beni düpedüz terkediyordu  kasımın ortasında sıcak duşun altında beklerken düşündüğüm tek şey yalnızlığım ve gözlerinden akan uykusuzluktu.

 Sıcak duşun ılık buharı bana iyi hissettiren tek şeydi ensemden omurgalarıma akan o sıcacık su sanki bedenimle bir bütündü  tazzikli suyun titreşimini bütün vücudumla hissedebiliyordum.

İstemeyerekte olsa uzun bir zamandan sonra duştan çıktım ve banyodaki boy aynasında kendime baktı m gördüğüm tek şey soluk cılız bedenim ve hastalığımdan dolayı doktorların güya tedavi amaçlı açtıkları iğne izleri ve morluklar.Dört senedir uğraştığım lösemi beni bu hale getirmişti aynaya bakınca sevineceğim yani iyinin kötüsü tek şey saçlarım dökülmemişti buna  ilk zamanlar şaşırmıştım ama doktorlar kemoterapinin herkezin vucudunun direnişine göre farklılıklar gösterebildiğini ve kimi zaman hastaların saçlarının dökülmediğini söylemişti.

Aynaya baktığımda siyah ve  haif dalgalı saçlarım ve oldukça açık mavi gözlerim bana doğru bakıyordu..Kurulandıktan sonra üzerimi giyindim ve  hiç bir zaman giymekten vazgeçmediğim  bol yünden örülmüş kendi tabirimle depresyon kazaklarımdan  bir tanesini giydim zaten bunlardan bende bir düzine vardı rahatsızlığım arttığı için okula gidememiyordum bu sıralar  bu yüzden de çoğu onyedi yaşındakigenç kızın aksine evde oturacak çok vaktim olduğu için kendime renk renk bu kazaklardan örmeyi seviyorum adınıda depresyon kazakları diyorum aslında bunun ismi ilk koyan annemdi  anti depresanlarımı içmemi söylerken ben kazak örüyordum depresyon kazaklarını örmeyi bırakta  anti depresanını iç demişti isim annesi annem yani herneyse daha sonra banyo dolabını açtım ve içmem gereken ağrı kesicileri ve antidepresanlarımı içtim.

Banyodan çıktığımda anneminherzaman olduğu gibi sorduğu tek şey luna bugün hendini nasıl hissediyorsun oldu bende herzamanki gibi  halsiz bir şekilde hasta dedim.Annem yemeğin hazır olduğunu ve yemeğe gelmemi öyledi . Ne kadar acıkmadığımı yemek yemek istemediğini söylemek istedesemde  annesinin ısrar edeceğini bildiğim için yemeğe indim yemek masasında biraz tabagımdaki makarna ve  annemin sağlığım için marketlere güvenmeyip bahçemizde yetiştirdiği sebzelerle oynadıktan sonra çok güzel olmuş anne dedim  ve kalkmak istedim annem hadi ama canım daha tadına bile bakmadın dedi bende zarzorda olsa bir kaşık aldım ama canım gerçekten istemiyordu yediğimi yutmaya çalışırken birden lavaboya koştum ve yediğini çıkardım.

Bu oldukça normal bir olaydı biz buna alışmıştık.









Küçükken masallardaki prenseslere çok özenirdim çünkü onların hep bir prensi vardır ama konu bana gelince bu yaşıma geldim ve henüz  bir erkek arkadaşım olmadı tabi bunda hastalığımın payıda büyük bazen belki gerçek aşkı bulursam iyileşeceğime inanıyorum biliyorum çok saçma ama umut etmek herzaman iyidir der annem.

Bu tarz düşünceler aklımı karıştırırken yatağımdan kalktım malesef bu günde hava güneşli değildi pencere kenerındaki çıkıntıya oturup yağmuru seyrederken  annem seslendi kemoterapiye gitme vakti gelmişti dört yıldır belirli aralıklarla kemoterapi görüyordum bazen iyileşiyor gibi oluyor ama sonra tekrardan kötüleşiyorum bazen umudumu kaybediyorum oturup kendime acıyorum acınacak haldeyim diyorum.

Aşağıya indim annem bana herzaman ki gibi nasıl hissettiğimi sordu iyi dedim ama yalan söyledim hiç iyi değilim kahvaltı çoktan hazırlanmış beni bekliyordu çayla pek aram yok taze sıkılmış portakal suyu içtim kahvaltıdan sonra üzerimi çıkardım yerine temiz bir mavi depresyon kazaklarımdan giyindim altımada siyah bir tayt başımada bordo beremden taktım ama anneme yalvarırcasına bakarak anne lütfen bugün gitmek istemiyorum dedim annem hadi ama tatlım iyileşmen için bu önemli dedi.

O kadar sıkılmıştım ki bu monoton hayattan ağlamaya başladım istemiyorum dedim bu gün gitmek istemiyorum lütfen dedim hem bir günde vucuduma radyasyon enjekte edilmemesin pek zararı olmazdı.

Şaşırtıcı bir şekilde tamam dedi sarıldı ve peki güzel kızım  ne istiyorsan onu yapalım dedi hayır dedim tek başıma yapmak istiyorum önce yapmam gereken bir şey var dedim

 Evimizin yakınındaki büyük bir markete gittim saçlarımı boyuycaktım farklı bir renge renkli bir saç istiyordum siyah beyaz hayatımda bir rengin pek zararı olmazdı markete gittiğimde  hep normal renk saç boyaları vardı istemiyordum marketten çıktım ve ilk gördüğüm kuaför salonuna girdim hoşgeldin dedi çalışan siyahi saçı afrika örgülü çok güler yüzlü bir kadındı türkiyede pek siyahi yoktu biliyorum banada garip geldi önce ama çok iyi bir kadındı uzun zamandır kuaföre gitmemiştim saçlarıma bakıp ne yapmamı istersin tatlım dedi.

  saçımı uçuk bir renge boyatmak istiyorum o renkli boyalardan sizde varmı dedim gülümseyerek tabi tatlım hangi renk istersin dedi hiç düşünmemiştim direk aklıma mavi geldi gökyüzü gibi sonsuz ve mavi olsun  dedim  mavi saç boyaları varmış nasıl sevindim anlatamam bir saate saçımı boyadı ve düzeltmeler yaptıktan sonra saçlarımı yıkaı aynanın önüne getirip havluyu açtıktan sonra bayıldım çünkü bazen gerçekten bayıldığımda oluyordu ama bu sefer mecazi  olarak bayıldım saçlarımı görünce çok sevindimişte bu bendim gökyüzü kadar mavi diye düşündüm.

Kuaförden sonra ilk işim en yakın arkadaşlarımdan biri olan olan küçüklüğümden beri tanıdığım ekini aramak oldu  ekin kızıl saçları olan benim gibi oldukça cılız olan gözlüklü benim aksime daha sosyal olan bir kızdı ama ona göre sosyallik benden sonra gelirdi beni çok sever bende onu küçüklüğümüzden beraber büyüdüğümüz için kardeşten bir farkımız yoktu.

Hemen kuaförün karşısındaki dondurmacıya oturup ekinin gelmesini bekledim ve o gelmeden öncede bir külah dondurma aldım parmağıma akmış çilekli dondurmayı yalarken çok geçmeden ekin geldi ağzım dolu bir şekilde hoş geldin canım dedim sıkıca bir dost sarılmasından sonra saçlarıma övgüler yağdırmaya başladı.

Onun beğenmesi beni çok mutlu etmişti bana okuldan dedikodulardan bahsetti ilk işim ........devamı ikinci bölümde

.........devamı ikinci bölümde


Depresyon KazaklarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin