- Everything is wrong but it's alright //Markhyuck//

- 11

"Fazla mı erken geldim acaba"
diye geçirdi Mark kendi kendine

Saat'e baktığında haechan'ın istediği saatin tam olduğunu gösteriyor şuan
Saat 16:00

Etrafta gözlerini gezdirdi biraz
Yere baktığında bir an doldu gözleri
Haechan'ın dediği zaman canı biraz acımıştı, ama haklıydı hae.

Sigara'larını hep burda içerdi, salıncağın tam yanında bir bank vardı. Ebeveynler çocuklarına bakmak için otururdu genelde ama artık oturmuyor du bu çevrede yaşayanlar.

Hatta park'a bile gelmiyorlar dı çünkü park yenilenmemişti hiç kazadan sonra. Belediye önemsememişti gerçekten. Halk haklı olarak gelmiyor du buraya

Bir Mark gelirdi bu park'tan içeri.

Park'ta hep anıları vardı bakınca, gülümsedi hafifçe. Çok güzeller di onlar beraber.

Tarih: 05.20.07

"Donghyuck beni bekle!"
Kızdı Mark şirince

Donghyuck koşarak park'a gidiyordu
Bekleyemeyiz di çünkü salıncağı kapmak istiyordu o'da her çocuk gibi.

"Mork asıl sen hızlı ol, ya hankyeon kaparsa!"
Dedi bir hırsla nefes, nefese.
Sonra anın sevinci ile gülümsedi

"MORK YAŞASIN KİMSE YOK PARK BOŞ"
Gülümsemesi kahkahaya döndü

Şimdi Mark'ta gülüyordu, sevdiceği gelüyordu nede olsa ondan mutlusu olmazdı böyle zamanlarda

"Seni sallayacağım, gel ve otur"

Donghyuck geldi ve bindi.
Seviyordu Mark'ın onu sallamasını
hoşuna gidiyordu

Saklasa da gülücüğünü belli oluyordu Mark için.

"Mork biz hep beraber kalacağız değil mi?" ani soru ile Mark güldü

"Elbette kalacağız Haechan! Saçmalama lütfen öyle sorular ile kafanı yorma"

"Sadece sordum" diyerek kafa eğdi
bir an Mark ona sinirlendi sanmıştı

Eğik kafayı yeni fark eden Mark'ın yüzü solmuştu anın etkisi ile

"Ya Haechan! Seni seviyorum, ama arkadaşım değilsin ki sen"

Donghyuck sinir ile kalktı bir an

"Ne demek istiyorsun Mark?"
Ciddiyet ile sormuştu bu sefer, anlamıyordu buda neydi şimdi?

Mark'sa şaşkındı ona her zaman lakap'lar ile seslendirdi. Mark ile değil.

"Çünkü sen benim arkadaşım değilsin! Sen benim tüm hayatımsın Haechan"

Donghyuck hemen Mark'a sarıldı. Biliyordu. Mark onu çok seviyordu, o'da onu seviyordu.

Anlamıştı aslında arkadaşım değilsin cümlesini ama Mark'ın ona söylemesi daha çok seviyordu!

..

"Mark! Mark sana diyorum!"

Mark şimdiki zaman'a dönmenin etkisi ile bir an başı dönmüştü

"Mark iyi misin sen? Hasta mısın, öyleyse neden geldin ki aptal!"

"Haechan"
Donghyuck kafasını yan çevirdi
ve 'ne' dermiş cesine bir yüz ifadesi yaptı

"Haechan gelmişsin"

"Yeni mi fark ediyorsun, dakikalardır sana sesleniyorum burda"

Mark dudaklarını ıslattı dili ile, o dalmıştı ve fark etmemişti hiçbirşeyi

"Ben dalmıştım, üzgünüm fark etmedim"

"Tamam.."

Böyle bir yerde kestiğim için üzgünüm yeni bölüm pazartesi geliyor^^