Kazuha's POV
Tomo'yu kaybedişimden bu yana işlerimden aylaklık eder olmuştum hep, sabah erken vakitte ortadan kaybolur gece yarısı ise geri dönerdim. Bu esnada bir ev bulmuştum, oldukça bakımsızdı ve bomboştu, bunu bu evde kimsenin uzun süredir yaşamadığına yormuştum.
Tüm günümü orda geçiriyordum; nedeni bilinmez, beni bir nebze olsun rahatlatıyordu. Hava bu bölgede genel olarak yağmurluydu, bunu her ne kadar sevmemiş olsam da yağmur damlalarının sesi benim için ninni ile eş değer denebilirdi.
Eve döndüğüm zamanlarda genel olarak havanın aydınlanmasına yakın bir vakitte kan ter içerisinde kâbuslardan uyanıyordum, nedensizce ne gördüğümü hiç bir zaman hatırlayamazdım.
İç çektim ve düşüncelerimden sıyrılmaya çalıştım, oturduğum koltuktan kalkarken gözüme yağmurun altında sırılsıklam oturan bir silüet çarptı, şapkası bi' hayli büyük olduğu için hakkında en ufak bir şey anlaşılmıyordu. Tek anlayabildiğim şey, kıyaftlerindem dolayı ıslanmış olduğuydu.
Onu incelemeye devam ederken sanki izlendiğini hissetmiş gibi etrafına bakınmaya başladı, çok değil kısa bir süre sonra göz göze geldiğimizde şaşkınca gözlerini üzerimde gezdirdi. Nedensizce dudaklarımın kıvrılışına engel olamadım. Sahi, en son ne zaman bu kadar içten gülümsemiştim?
Ben hâlâ gülümserken bana ifadesiz bir biçimde bakıyordu, fakat adeta dünyanın yükünü taşıyormuş gibicesine bir yorgunluk vardı gözlerinde. Ağladığına yemin edebilirdim, yağmur damlaları bunu saklamak istercesine bir bir yüzüne düşüyordu ancak.
Havanın gerçekten soğuk olduğu evin içerisinde dahi hissediliyordu, bir de ıslak olduğunu düşünürsek hasta olmamasına imkân yoktu. Anlayabileceğini umarak dudaklarımı kıpırdatttım, "hasta olacaksın."
Beni anlamışçasına doğruldu, ve kısa süre içerisinde ortadan kayboldu. İçten içe gitmesini istemiyor olsam da, hasta olacağı gerçeği vardı.
Gözlerimi henüz oturduğu yerden çektim ve yarın tekrar geleceğini umarak ayağa kalktım.
Fakat o sonraki 1 hafta boyunca gelmedi, ben ise her seferinde bekledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
rain after pain , kazuscara
FanfictionCamın kenarındaki sandaleyede otururken titrekçe iç çektim ve dışarıya baktım. Küçükken yağmuru bi' hayli severdim, yağmur damlalarının o hoş melodisi, rüyalarımı süslerdi adeta. Ancak artık yağmurla ilgili düşüncelerim gittikçe karmaşık bir hâle bü...