Ürkek bakışlarla süzüyordu arkadaş grubunu. Birkaç masa ileridelerdi. Hiçbir zaman böyle bir ortamda bulunamamıştı. Gördüklerini garipsiyordu, kimse onun için kalkıp kahve getirmezdi mesela. Siyah uzun saçlı olana baktı uzun süre. Gülünce gözlerinin altında oluşan bir çift çizgiye. Ardından saate gitti gözü.
Her gün onun için geliyordu buraya. Onu yakalayamadığı günler oluyordu. Hüzünle eve geri dönüyordu. Yakaladığı günlerde de kahvesini daha yavaş yudumluyordu, daha uzun süre ona bakabilmek için.
Belki gidip tanışmalıydı hepsiyle. Asla dercesine kafasını iki yana hafifçe salladı. Cebinden çıkardığı her gün yenisini getirdiği papatyaya baktı. Belki o gün tanışma fırsatı olur ümidi ile her gün aynı yerden yenisini koparırdı. Her gün ise yeni bir çiçek daha o kafenin çöp kutusuna giderdi.
Belki bir gün orada son papatya kaldığında son şansı olacağından denemek ister diye bekliyordu. Son papatya kalana kadar bekleyebilecek miydi? Aşk bu değil miydi? Beklemekten mi ibaretti aşk? Onun ellerine dokunmak için son papatyaya kadar beklemek mi, asla yapamazdı. Bir kez olsun saçları arasında özgürce gezecek miydi ufak elleri? Son papatya kaldığında, belki...
Yıpranmış çiçeğe baktı. Yeniden aynı çöpte buluştu yeni bir papatya daha. Kapıdan çıkmadan önce bugün son bir kez arkasına dönüp gülüşünü izledi. Doya doya.
Elinden geldiğince uzatıyordu yolu. Birkaç sokak daha ekledi yürüyüşüne. Yeterince yorulduğunda girmesi gereken sokağa yöneldi. Dar sokakların arasında bile hep onu arıyordu gözleri. Evine ilk adımını attığında karşısında o belirdi. Belki de o, aşkı değil takıntılı olduğuydu. Fotoğrafının vitrinin yanına ufak çerçeve ile asılmasının başka açıklaması olamazdı. Saplantılıydı. Henüz ismini bilmiyordu bile.
Gülümsediği fotoğrafını yakalamayı başardığı için mutlu olabilirdi. Gözlerinin içinde dünya vardı. Onun dünyası. İçerisinde kimler vardı acaba?
Sırtını şömineye doğru çevirdi ve günlüğünü ters döndürerek içine sıkıştırılmış kağıtları yere saçtı. Ona yazdıkları vardı.
Bundan böyle yalnızca papatya değil. Her gidişinde papatya ve kendisinin varlığından habersiz olan adama yazdığı satırları da yanında götürecekti...ilk ficimin ilk bolumunu yazmis bulunmaktayim. umarim severek oluyacaginiz bir fic olur.*-*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
always on my mind | HyunLix
Romance"Gözlerimi açınca her şey bitecekmiş gibi geliyor Hyunjin." "Sımsıkı kapat Felix." -angst