''Hey Mary Jane ! Uyan artık dostum , saat akşamın 9'u.'' bu cümle uyanana kadar kulaklarım da tekrarlanıp duruyordu , kim yapıyorsa hiç usanmadan 1 yıldır her zaman bu cümleleri kuruyordu kulaklarımın başında. Ama kafamı kaldırdığım da kimse yoktu ortalıkta , odada ki 3-5 fare dışında. Bundan 2 ay önce aslında bir oda arkadaşım vardı , o da benim gibi çaresiz bir insandı. Aramızda kalsın , bize her gün çeşit çeşit ilaçlar veriliyordu , türü belirsiz ilaçlardı. Genellikle bağımlılık yaparlardı , bu yüzden ilk geldiğim günden beri her sabah o ilaçlardan alıyorum , almadığım takdirde ağır bir komaya giriyorum ve dönüşüm çok zor oluyor. Her neyse oda arkadaşım bundan 2 ay önce Pazar sabahı beraber ilaçları almak için kapıya vuruyorduk , eğer vurmazsak bize ilaçları getirmeye bile üşeniyorlardı. Bu ilaçlardan ailemizin haberi yoktu , ki öğrenselerdi buraya vermezlerdi. Eğer bu ilaçları kullandığımızı ailemize söyleseydik kafamıza sıkarlardı. Kaçmak için yol bile yok bu hapis yerinde. Güya bizi burada tedavi ediyorlar , sorunlarımızı çözüyorlardı. 1 yıl içinde ailem buraya sadece 5 kez geldi , bu da beni ne kadar umursamadıklarını gösteriyor , bazen oturuyorum soğuk yerlere , tek dostum farelerle konuşuyorum. Bu odayı 1 yıl içinde sadece 6 kere temizlediler , yani umurlarında bile değiliz. Yemekleri genellikle küflenmiş ekmek , peynir ve sabah akşam veriyorlar. Evet dediğim gibi 2 aydır bu lanet odada tek başıma aynı kitapları milyonlarca kez okuyarak geçiriyorum. Bir de buzdolabım var , ilk söyleyişte insanın kulağına çok hoş geliyor , dış tarafı süslü kırmızı kurdelelerle süslü bembeyaz bir görüntüsü var. İç tarafı ise tam bir vasat.... 2 dilim ekmek var küflenmiş , yemek vermediklerinde o ekmeğin içini , dışını karıştırıyorum ve kirli yerlerini elimle koparıp temiz yerleriyle açlıktan çürüyecek hale gelmiş mideme yolluyorum. Dünya ile ilgili bilgi vereyim , fakat şimdiden söyleyeyim ilaçların etkisinden saçmalayabilirim , ve fazla bir şey söyleyemeyebilirim. Çünkü bu yazdıklarım ellerine geçerse , beni ölmüş bilin. Ve aklınızdan Mary Jane'yi silin. Gelelim Dünya'ya Dünya'nın nüfusu bir anda 2 milyon azaldı , ve 5 milyona indi. Dünya üzerinde ırk ayrımı yaygınlaştı , ve bu yüzden 20 farklı ırk oluştu. Irk derken , şizofrenler , lösemiler , kanserler , travestiler , eşcinseller , geyler , daha bir çoğu ve hepsinden üstün görülen Ölümsüzler. Bu 2 milyonluk kayıp 5.Dünya savaşı sonrası gerçekleşti. Kuzey kutbu eridi , yerini büyük kara parçası aldı ve hangi ırk olduğu belirsiz insan türü orayı işgal etti. Kirli ve paslı penceremden duyduğuma göre orası şizofren hastalarının çeyreği 296 bin kişiyi ev sahibi olmaktaydı. Buradan en kısa sürede kaçmalıyım , o kuzey kutbuna gidip orada kimin yaşadığını öğrenmeliyim. Eğer orada şizofreni hastaları yaşıyorsa , bu benim için yeni bir hayat olabilir. Bekle beni Kuzey Kutbu ! Eğer kaçarken bir fırsat elime geçerse , şizofren hastalığının çözümünü sağlayan ilacı bulup geleceğim.
