38-special episode:1

462 47 191
                                    

bayadir buraya yazmayinca kitap duzenlenme yerinde en ustte twinsi gormek biraz aglatti. yorumlarinizla bir tur daha aglamaya geldim bol bol yorum yapin da konusalim aglasalim QJSNSJDBDJHSKS
__________
yaklaşık 1 yıl sonra

jungwon uyandığı gibi yanındaki eşine gülümseyerek baktı. çene kemiğininin üzerinde minik parmaklarını gezindirirken jay kafasını yana çevirmiş ve jungwon'un eli jay'in yüzünün altında kalmıştı. bununla gülüp yanağını okşarken kedi gibi sırnaşan jay ile "birde bana kedi diyorsun asıl kedi sensin" diyip cıklamıştı.

dudağının kenarı kıvrılan jay gözlerini açmadan birden konuşunca minik olanın gözleri büyümüştü.

"dediklerini duyuyorum ve uyanmak için öpücüğümü bekliyorum"

jungwon kıkırdamasıyla biraz daha yaklaşıp jay'in dudağına minik bir öpücük bırakıp ayrılmıştı. hala gözlerini açmayan jay ile tekrardan dudaklarını yaklaştırınca jay hızla dudaklarına yapışıp üstüne çıkmıştı.

uzun bir öpücüğün ardından nefessiz kalan jungwon jay'in omuzlarından tutup ayrılmış ve kaşlarını çatmıştı.

"sen istedin diye dün tüm gün yataktaydık yeter artık bugün tayland'ı gezdiricem sana çok eğlenicez"

mızmızlanan sevgilisi ile çatık kaşları eski halini alan jungwon, jay'in göğsüne geri yatıp bir süre daha beraber zaman geçirseler bir sorun olmayacağını düşünmüştü.
__________
jungwon girdiği mağazada beğendiği renkteki tişörtlere bakıyordu.

jay: hayatım bence bu renk sana çok yakışı-

jungwon'un elinde olan siyah tişörtün beyazı jay'in elindeydi. birbirlerine gülüp ikisini de almak için kasaya gittiklerinde kenarıda duran minik renkli bir şey jay'in ilgisini çekmişti.

jay: aşkım şu önünde duran renkli şey ne?

jungwon sorduğu soruyla kenarıdaki eşyaların olduğu yere bakmıştı. uzanarak aldığı şeyin bir kız bebek ayakkabısı olması ikisinin de nasıl tepki vereceklerini bilemeden sadece birbirlerine bakmalarını sağlamıştı.

jungwon: jay çok tatlı bu nolur alalım noluur.

jay: ama hayatım belki bu ayakkabı ilerideki çocuğumuza olmayacak. ne kadar minik olacağı belli değil daha. belki daha da büyük bir çocuğumuz olur? gülümseyerek söylediği şey ile jungwon'un yüzü düşünce jay mutlu olmasını sağlayacak o şeyi söylemişti.

jay: tamam hayatım al. hiç olmadı yetimhanedeki bir meleğe veririz.

jungwon kafa sallayarak o ayakkabıyı da almıştı.
__________
yujin: oh? jungwon bu ne?

jungwon: ha şey çok beğendik de-

yujin: bir bebek mi geliyor?

jungwon: hayır anne daha yeni evlendik. sadece evlat edindiğimiz çocuğumuz bebek olmazsa yetimhaneyi ziyaret ederken bir bebeğe hediye edicez.

annem "çok tatlıı" diyip koluma sarılmış kafasını omzuma koymuştu. ama hala ayakkabıyı inceliyordu.

jay mutfağa girince bizi o halde görünce gülümsemiş ve karşıma oturmuştu.

yujin: jay nasıl geçti. çoğu yeri gezmişsiniz.

jay: ben çok eğlendim. zaten jungwonla beraber gezdik tüm gün bu yeterli.

bana gülümseyerek baktığında dirseğimi masaya koyup çenemi elime koymuştum ve ben de onu izlemiştim.
__________
jay'in yatakta telefon oynadığını görünce ben de yanına kıvrılıp yatmıştım. geldiğim gibi telefonu kapayıp jungwon'un beline sarılan jay jungwon'un yanağındaki minik benin üstünü okşayarak sevgilisini izliyordu.

twins 1, jaywon-heewon✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin