Kontrol etmeye vaktim olmadı bebeklerim affedin yarın kontrol edip güncellerim💙💙
-------------------------
Yifan keskin bir şekilde nefesini verdi ve Sehun'un patlamasından sonra ağzında kalan tüm kötü tadı yuttu. Insu hala sessizce hıçkırırken Shixun ise resmen yerinde titriyor, utanç ve vicdan azabı içinde boğuluyordu.
"Sehun'u bir süre yalnız bırakmanızı ve sakinleşmesi için ona zaman vermenizi istiyorum. Onu kendi haline bırakın, şu anda çok sinirli ve onu yumuşatmaya çalışmak hiçbirimize bir katkı sağlamayacaktır. Jongdae, sen ve Baekhyun'un şehre gitmenizi istiyorum. Siwon'un davası hakkında bizi daha fazla rahatsız etmeyi planlıyorlarsa, orada kalıp onlarla ilgilenin. Onu kimin öldürdüğünü bildiğimizi bilmek zorunda değiller, eğer sürüde bir köstebek varsa, ya Insu'nun yaptığını zaten biliyordur ya da yakında bulmaya çalışacaktır, bu yüzden dikkatli olun." Yifan burnunu çeken oğluna bakarak mırıldandı.
"Ben köstebeğim, duymadın mı?" Jongin alaycı bir şekilde konuştu. Baş Alfa içini çekerek zonklayan şakağını ovuşturdu. Jongin kaslı kollarını göğsünün üzerinde kavuşturarak meraklı bir bakışla Alfa'ya meydan okudu.
"İyi. Bunu bir kerede herkes için çözelim. Beceriksiz olmaktan ve çaresiz hissetmekten bıktım. Herşeyden habersiz bir eşim, sorunlu çocuklarım, şu anda hiçbir şey için stres yapmaması gereken hamile bir Omega'm ve geleceği için endişelendiğim bir kabilem var ve kafam bu kadar karışıkken hiçbir şey yapamam. Shixun ve Insu, neden Jongin'in köstebek olduğunu düşünüyorsunuz?" Yifan herşeyi yoluna koymak adına ilk soruyu sordu.
Ne Shixun ne de Insu, yerlerine kök salmış olduklarından dolayı hiçbir şey söylemediler.
"Bana geçerli bir sebep söyleyin," diye bağırdı Yifan, onlara bakarak.
"O-o..." Shixun konuşmaya çalışırken, başı hala aşağıdaydı. Babası dilini tıklatarak başını salladı.
"Sehun haklıydı. Şu anda bu sürünün karşı karşıya olduğu tehlikeden ikiniz de sorumlusunuz ve Jongin'e olan kör nefretiniz, onun köstebek olduğunu düşünmenize neden oldu. Anlıyorum, gerçekten Insu anlıyorum. Jongin'i sevmiyorsun ve onun senin eşin olmasını asla istemedin. Kendini mağdur ve köşeye sıkışmış gibi hissettiğinde muhtemelen kendini çok acınası ve önemli hissettin. Yıllar sonra Shixun'u buldun ve aşık oldun ardından kalbini ona döktün. Jongin'e karşı düşmanlığın arttı çünkü senin gözünde Shixun daha uygundu ve bu yüzden nefret etmek daha kolaydı. Onu suçlamak senin için kolay, değil mi? Boş yere kırgınlığın yüzünden o kadar kör oldun ki yarın biri lanet olası kurabiyeni çalsa bile Jongin'i suçlayacaksın!" Yifan patlayarak Insu'nun tam olduğu yerde korkuyla zıplamasına neden oldu.
"Bu muhtemelen Junmyeon'un hatası. Yıllar boyunca seni o kadar şımarttı ki. Sana kendini tam olarak dönüştürdüğün o kişiye, kırılgan bir porselen bebekmişsin gibi davrandı. Konu sana geldiğinde onun sınır tanımamasına izin vermem de muhtemelen benim hatam.," diye yakındı, Insu'nun hıçkırıklarını daha da arttırarak. Minseok daha fazla dayanamadı ve sonunda çocuğu kucaklayarak sakince susturdu.
Insu'nun azarlanması gerekiyordu ama bu, onu birdenbire artık sevmedikleri anlamına gelmiyordu tabi ki.
"Ve sen," diye kaşlarını çattı Yifan, ilk çocuğuna bakarak.
"Bana oğlum olduğunu ilk söylediğinde, son derece şüpheliydim ve şok oldum. Kendimi buna inandıramadım çünkü çocuklarımın öldüğü gerçeğiyle uzun süre önce barıştım. Bu travmayı atlatmam çok uzun sürdü. O kadar uzun sürdü ki küçük bir çocuğu kendimden uzak tutacak ve onu yeterince umursamadığımı, ona inandıracak kadar zalimdim," adamın sesi sonlara doğru Jongin'e bakarken netleşti. Genç Alfa'nın kaşları yavaşça çatıldı ve yaklaşan gözyaşlarının akmasını engellemek için kırpıştırarak bakışlarını kaçırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dejenere
FanfictionWu Sürüsü, intikam almak için rakip kabilenin Omega'sını tehlikeli bir şekilde kaçırırlar. Zavallı Sehun, bir anda kendisini parçalamayı bekleyen kaba ve düşüncesiz bir kurt sürüsü tarafından hapsedilmiş olarak bulur. Onlardan biri Alfa Jongin'dir v...