Missed Calls

2.9K 200 150
                                    

Medyadaki şarkıyla okumanızı tavsiye ederim.

Jeongguk oturduğu sandalyede kıpırdanmayı sürdürürken Taehyung ortama hakim olan gerginliği bozmak adına başını kaldırmış, dudaklarını aralamıştı.

"Neden gitmedin?"

Jeongguk'un irisleri Taehyung'un sorduğu soruyla karşısındaki oğlanın irislerine kilitlenmiş, boynunu hafifçe yana eğmişti. Verecek bir cevabı yoktu, bu soruyu daha kendi içinde yanıtlamaya cesareti yokken nasıl onu yanıtlayacaktı?

"Bana kendini acırdın."

Esmer olan aldığı cevapla oturduğu yere sanki mümkünatı varmış gibi biraz daha sinerken kucağında birleştirdiği elleriyle oynamaya başlamıştı.

"Sadece bunun için mi?"

"Sadece bunun için."

Taehyung anlam veremiyordu, onu çözemiyordu. Eskisi gibi asla değildi. Zaten ondan eskisi gibi olmasını bekleyemezdi.

"Taehyung," demişti Jeongguk hissettiği son güç kırıntılarıyla.

"Bana gelmek için neden senden vazgeçmemi bekledin?"

"Ben, ben kaybetmenin ne demek olduğunu sen, benden uzaklaşınca anladım güzelliğim, tanrı şahit yokluğunla geçirdiğim her dakika ok gibi saplandı kalbime."

Küçük olanın gözleri dolmaya başlıyor, ayağıyla tuttuğu ritim geride bırakılan saniyelerle hızlanıyordu. Biliyordu, asla bir araya gelemeyeceklerini gelseler de birlikte olamayacaklarını biliyordu. Taehyung'un dudaklarını öpmesi için gün boyu iple çektiği geceler gibi hissetmeyeceğini biliyordu.

Taehyung, Taehyung değildi artık.
Sevgilisi kalben bu kadar çirkinleşmiş değildi, Jeongguk ısrarla reddediyordu. Avuç içlerini öpen, boynunda soluklanan sevgilisi karşısındaki adam değildi.

Onun sevgilisi, ona ihanet etmezdi.

"Neden başkasının tenine değdin, loli?"

"Arkadaşın değil miydi o senin, neden bizim yatağımızda onunlaydın?"

Gözyaşlarını durduramıyordu, elinin tersiyle silse de art arda süzülen gözyaşları çocuğun dudak çukurunda birikiyordu. Neye ağladığını bile bilemiyordu. Taehyung onun ağlamasına daha fazla tepkisiz kalamayacağından oturduğu yerden kalkmış, çocuğu kollarının arasına çekmişti. Jeongguk'un elleri onunla arasına girmişken başı esmerin boyun girintisine yaslıydı.

"Özür dilerim, her şeyi için çok özür dilerim güzelliğim." Diyordu çocuğun saçlarına öpücüklerini bırakırken.

"Jeongguk," küçük olan isminin söylenmesiyle başını kaldırmış, cümlesine devam etmesini bekliyordu.

"Hiç mi dönmezsin bana?" Başını yere eğmiş, belini saran kollardan yavaşça sıyrılmıştı.

"Ben sana dönemem ki Taehyung.
Öyle güzelsin ki kafamda seninle nasıl kirleteceğim onu?"

"Lütfen, bendeki senden uzak dur.
En azından seni güzel hatırlayacağım bir iz bırak bende."

Kararlıydı, ihanetin affı olmazdı. Onu affetmek kendine saygısızlıktı. Burada olduğu için bile aciz hissederken onu asla affedemezdi.

Başka tenlere değdikten sonra geri dönülmezdi.

Lolita Taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin