0.1

13 2 2
                                    

Lisenin ilk yıllarıydı. Daha yeni yeni okul başlamıştı. Ben kendimi bildim bileli hep arka sıralarda oturmuşumdur. Yine öyle oldu. Arka sırada oturmaktan memnundum. Kimse bana karışmazdı. Kimseylede konuşmazdım zaten. Derslere bile az katılırdım.

  Derslerim iyiydi. 70'in altında asla almazdım. Yetimhanede çoğu zaman ders çalışırdım. Bazense kendime belirlediğim günlerde ise, yetimhaneden dışarı çıkabildiğimiz zamanlarda, dışarıda gezip dolaşırdım. Özellikle yağmurun az yağdığı kapalı günlerde. Bazense, yetimhaneden çıkamadığımda, sadece oturup tavana bakarak hayallere dalırdım, eski anılarımı düşünürdüm, kötü sonu olan arkadaşlıklarımı. Düşünürdüm farklı bir şekilde ayrılabilirmiydik diye. Düşünürdüm hep yanlız kalsaydım ne olurdu diye. Arkadaş olmasını istediğim kişilerin yanına gitmeseydim ne olurdu diye. Yanlız kalırdım evet ama en azından kötü bir ayrılığım olmazdı. Hayır arkadaşlarım oldukları için mutluydum. Kötü bir ayrılığım olsa da en azından güzel günlerim olmuştu.

  Ailem yok. Bana bakabilecek akrabamda. Ailem beni küçükken yetimhaneye bırakmıştı. Bunu bana sonradan söylediler. Eskiden ailemi azda olsa merak ederdim. Şimdi merak edemiyordum da. Her zaman aile lafını duyduğumda öz ailemin beni bıraktığı aklıma gelirdi. Bazen o kadar kötü olurdum ki hep bir aile mevzusu konuşulsaydı direk oradan ayrılırdım.

  Bazen okulda kendini bir şey sanan birkaç kişi akıllarınca benimle dalga geçmeye çalışırlardı. Tabi birde dalga geçebilseler. Aslında fazla umrumda değildi ama yine de onları düşmandan saymıştım. Benimle dalga geçmek için fırsat kolluyorlardı. "Peki şu köşede yanlız başına oturan kızdan haberiniz var mı? Kendisi yetim. Yazık. Bak şuan çok üzüldüm. Şaka tabi o kızın üzülmeye değer bir yanı yok. İnsanlara güvenmeyen pislikten başka biri değil."diyorlardı. İnsanlara güvenmediğim doğrudu ama pislik değilim. Bunu benim hayatımı bilmeden yargılamaları hoşuma gitmiyordu. Bunu yapmamın nedeni var. İnsanları pislikten başka bir şey değilmiş gibi görmemin bir nedeni var. İnsanlardan nefret ediyorum çünkü onlara güvenemezsin. Seni bir anda bırakırlar. Hem de sadece biri için. Sadece onunla iken mutlu olduğunu sanarsın ama bir anda bütün mutluluğunu bağladığın kişi seni terk eder. Senden nefret ettiğini söyleyip terk eder seni. İnan böyle birini tanıyordum. Bunları yaşadım. Hemde birçok kez.

Orta okulun 4. yılıydı. Tabi yine olduğu gibi arkadaşım yoktu. Arka sırada test kitabına gömülmüş soru çözüyordum. Bir sınıfı bir nedenden dolayı dağıtmışlardı. O sınıftan bir kız benim yanıma oturdu. Sıra arkadaşı olmuştuk. Konuşmaya başladık. Derslerimi yine olduğu gibi dinliyordum. Bazen derslerde bazen tenefüslerde onunla konuşurdum. Bazen onunla birlikte dışarıda dolaşırdık. Zamanla onunla daha fazla gezmeye başladım. Artık 5'li bir arkadaş grubumuz vardı. Gizem, İrem, Filiz, Başak ve ben. Öğle araları daha çok gezerdik.

  Ben çok fazla içeride takıldığım için bundan nefret ederlerdi. Ayrıca fazla konuşmazdım da. Bu da bir diğer sebepti. Benim için o yıl çok fazla zorlu olmuştu. Birinden hoşlanıyordum fakat tabi inek bir öğrenci olduğum için onun beni kabul etmeyeceğini biliyordum. Böyle zamanlarda arkadaşlarım bana asla yardım etmezdi. Bana vazgeçmemi dahi söylerlerdi. Bu yüzden onlarla kavga ederdik. Dört ya da beş kere küstüğümüz oldu. Benimle küs oldukları zaman umurlarında değildim. Çok fazla uzattığımı söyleyip kendilerini affetirirlerdi.

  Bir gün yeni bir kız geldi okula. Sevecen bir kız. Herkesle sohbet etmeye çalışırdı. Adı Açelya'ydı. İlk başta hepimiz ile arası iyiydi. Bir tek Gizem ile arası kötüydü. Gizem, o olmadığı zamanlarda onun kötü biri olduğunu anlatıp dururdu. Zamanla Gizem'in dedikleri doğru çıktı. Açelya ile neredeyse kanka olmuştuk. Bütün komik anılarımı, sevdiğim şeyleri, sırlarımı onunla paylaşırdım. Filiz benim sıra arkadaşımdı. Onun sadece tek bir sevmediğim özelliği vardı. Kendini fazla övmeyi severdi. Bunun nedeninin ailesinin onunla ilgilenmemesi olduğunu biliyordum. Yine de bu özelliğinden hoşlanmazdım. Bir gün Açelya bana "Bizimkilerin hangi özelliklerini sevmiyorsun?" diye sordu. Bende Filiz'in kendini övmesinden sıkıldığımı söyledim. Keşke söylemeseydim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 15, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GüvenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin