lovers dad/tk

dos-yemek ve pelte jeon

*1 ay sonra*

Taehyung's pov:

Elimdeki alkole ve sigaraya bakarak tekrar iç geçirdim. Son bir aydır tüm hayatımın tepetaklak olduğunu biliyordum. İçimde oluşan huzursuzluk kar yığınının çığa dönmesi gibi bir şeydi. Gün geçtikçe yükseliyor çok sinirlenince Jisoo'ya kötü içerikli mesajlar atıyordum ama onun pek umrunda değildi çünkü Jennie ile durmadan post atıyordu. Kalbim çok kırıktı. Ben hata yapmamıştım bile neden ben üzülüyordum ki?

Kimse aldatılmayı kabul edemez Taehyung. Özellikle senin gibi güzel bir çocuk ise ben bile kabul edemem.

Cevabını yine içimdeki baba tarafını Bay Jeondan alan ses cevaplamıştı. Bu adam bana böyle dememişti bile.

Nasıl aklıma geliyordu?

O gün neden sadece izledi?

Beni oğlu yerine koyduğunu söylüyordu,kızına neden hiç bağırıp çağırmadı?

Bu kadar yalnız hissetmek ne zaman geçerdi?

Beynimdeki bu dört soru bana zindan olmuş bir şekildeydi. Jisoo'nun aldığı hediyeleri bahçemde bir güzel yakmıştım. Bay Jeon her gün halimi hatrımı soruyordu. Neden kızına kızmamışken benimle ilgileniyordu? Çok mu aciz durumdaydım? Kafamı baktığım halıdan kaldırdım. Bildirim geldiğini haber veren titreşim anlık şok geçirtse de hemen toparlandım ve telefonumu açtım.

*Whatsapp*
Bay Jeon-Taehyung sohbeti

Bay Jeon:
Taehyung,merhaba.
Nasıl olduğunu merak etmekle beraber seni bugün yemeğe çağırmak istiyorum.
Merak etme Jisoo evde değil ve ben seni merak ediyorum.
Oğlunu merak etmek her babanın hakkıdır değil mi?

Taehyung:
Bay Jeon,size de merhabalar.
Ben yemek yemek için pek iştahlı değilim ve evinizin yolundan geçmek istemiyorum.
Sorduğunuz için teşekkür ederim yemek yemek isterseniz benim evime sekiz gibi gelebilirsiniz.

Bay Jeon:
Tabii ki Taehyung.
Sen nasıl istersen.
Görüşmek üzere

Taehyung:
Görüşürüz efendim~🥰🤍

Aniden toparlandım. Bay Jeon'a güzel görünmek istiyordum. Kızına ileteceğini bildiğimden acilen evin içinde koşturmaya başladım. Önce duş aldım. Bira şişelerini kocaman bir çöp poşedine doldurdum. Kültablaları,tabaklar,kıyafetler... Hepsini sırasıyla düzenledim. Ben cidden Bay Jeon'a güzel görünmek istiyordum. Çok saygım vardı ona karşı her zaman. Benden tamı tamına on yedi yaş büyük olmasına rağmen her oturduğumuzda eğlenceli vakit geçiriyorduk. Bazen Jisoo'yu görmeye değil Bay Jeon ile vakit geçirmeye giderdim.
O da beni severdi. Bazen çift bazen baba oğul bazense en yakın arkadaş gibi muhabbet ederdik. O cidden insanlarla nasıl muhabbet edilmesi gerektiğini bilirdi. Nerede nasıl oturulacağını nerede kiminle hangi ağızla konuşacağını bilirdi. Bazen çok serseri bir evsiz bazen babasından çikolata isteyen çocuk olurdu. Bazen ise... En sevdiğim oydu. Çok çekici görünmesinin yanısıra... Harika bir adamdı o.

Geçen hafta bize kötü kötü baksa bile hiç muhabbetini geçirmemişti. Kızıyla da böyle ilgileniyor muydu acaba? İçim içimi yiyordu. Duyduğum saygı onu kıskanmama nedendi. Duyduğum saygı onu kızından kıskanmama nedendi.
Keşke oğlu ben olsaydım.
Babam duymasın ama beni pitbullara çerez niyetine dağıtabilirdi.