BENİM~ sasunaru

✿21✿

Üstümdeki gelinliği elimle düzelttim. Çalışanlar beni giydirip çıkmışlardı. Sonra kraliçe mikato ve deidara-san gelmişti.

Kraliçe mikato bir eli ile elimi tuttu ve beni kendi etrafımda döndürdü. " Naruto çok güzel olmuşsun canım" kraliçe mikato gülümseyerek konuşmuştu.

" Teşekkür ederim kraliçem " başımı hafif eğerek konuşmuştum. Komuma yavaşça eli ile vurdu. " Bana anne de lütfen, artık annen sayılırım"dedi

Ona biraz baktım. Doğduğundan beri kimseye anne denemiştim. Bu yüzden gözlerim dolmuştu. Yani bunda hamile olmanın verdiği duygusallık da katılıyordu. Gözlerimin dolduğunu gördüğünde hemen eli ile göz yaşlarımın akmaması için parmağı ile göz altlarımı biraz baskı uygulamış bu da işe yaramayınca eli ile hava yapmaya başlamıştı. Bunları yaparken 'neden ağlıyorsun?' ,' lütfen ağlama ' , ' makyajın akacak'  gibi şeyler söylüyordu.

Onu başımla onayladım. İşaret parmağım ile göz yaşlarımı hafifçe sildim. Büyükçe gülümsememi ona sundum, " tamam anne" diyip ellerini ellerimin arasına aldım. " Teşekkürler" ona bakarak söylemiştim. Gülümsedi ve beni kendine çekti , sıkıca sarıldı. Bende ona karşılık verdim.

Sarılma fastı bittikten sonra deidara-san'a döndüm. Ona bakınca bana gülümsedi ve kollarını açıp yanıma geldi. Kulağıma eğilip " çok güzel olmuşsun canım" son kısmını uzatarak söylemişti. Bunu söylemesi ile kıkırdadım. Bende aynı şekilde " sende çok güzle olmuşsun deidara-san " demiştim. Aramızda boy farkı o kadar yoktu. Benden büyük olduğu için normal olarak bende biraz uzundu.

Ellerimi tuttu " umarım çocuğunuz ile birlikte çok mutlu olursunuz canım" sesi gayet mutlu çıkmıştı. Normalde biraz daha üzgün çıkardı. Ama bu beni sevindirmişti. Üzgün olmasını istemiyordum. " Umarım sizde en yakın zamanda olursunuz " birşey demedi sadece teşekkür etti ve kenara çekildi.

Annem ve deidara-san dışarıya çıktı. Kapının önündeki sasuke'ye girmesi için izin vermişti. Bu her gelinin yaptığı bir şeydi. Damat girer ve geline gerdekliğini takardı. ( Bilmeyenler için kolye anlamına geliyor en sona fotoğraf koyucam oradan bakabilirsiniz)

Kapının sesi ile nefesimi tutmuştum. Yaklaşık 30 saniye sonra bir el belime yerleşti diğer eli ile de  gerdanlığı almıştı. Gerdanlığı almak için belimdeki elini çekti ve gerdanlığı kutusundan çıkardı.

Yavaşça gerdanlığı boğazıma denkledi ve arkasındaki kilidi geçirdi. Tekrar elini belime koymuştu. Ama bu sefer ikisi de belimdeydi. Dudağını mühür yerime bastırdı. " Tanrım, çok güzelsin . Dayanamıyorum"

Dediği şeyler ona döndüm. İşaret ve orta parmağım ile anlını dokundum. " Geceyi geçirmeyeceğiz biliyorsun değil mi , o hakkını beni hamile bırakarak kullandın " hamile bir omega ile birlikte olmak çocuğu zarar verebilirdi. O yüzden doktorlar bunun olmasından yana değiller.

Elimden tuttu ve iç kısmını öptü. " Evet maalesef ama çok sert olmazsa bir sorun olmaz bence değil mi ?" Gözlerimin içine bakarak söylemişti. Eğer böyle yaparsa ona nasıl hayır diyebilirdim ki.

Birşey söylemeden onun yüzüne bakıyordum ki kurtarıcım kapıyı çalmıştı. " Efendim kral uchiha sizi çağırıyor" demişti. Söylediğinden bir çalışan olduğunu anlamıştım. Düğünden sonra onun kim olduğunu bulup anlından öpecektim.

" * Gülerek* gitmemiz lazım sevgilim" başını -peki öyle olsun - der gibi sallamıştı. Kapıyı açmış ve elimden tutarak bana destek oluyordu.

Büyük kapının önüne gelmiştik. Önümüzdeki korumalar kapıyı yavaşça açmıştı. Kırmızı halıda ikimiz yürümeye başlamıştık. Herkes bizi alkışlıyor ve aralarda tebrik edenler de oluyordu.