2.

1.1K 64 43
                                    

~~~

Sabah alarm sesi ile uyandım hemen duşa girdim daha sonra üzerimi değiştirdim aşağı indim annemler çoktan uyanmışlardı herkese günaydın dedikten sonra hemen kahvaltıya oturup kahvaltımı yaptım ondan sonra arabaya doğru yol aldık.

~~~

Sonunda gelmiştik arabadan indik babam ve abim bavulları indirirken annem hemen ya eun teyzeye sarıldı ben ise Jong wooyu kucağıma aldım ve öpmeye başladım ya eun teyze bana hoşgeldin dedi ve bende ona hoşbuldum deyip nasıl olduğunu sordum öyle hoşgeldinler nasılsınlar havada uçuşuyordu:)

~~~

Akşam olmuştu ben Jung woo ile oynarken üzerimde bir çift göz hissettim kafamı kaldırdığımda taehyung bana bakıyordu ben ona bakmama rağmen bakışlarını kaçırmadı ama ben utanıp kafamı öne eğdim tam o sıra babam konuştu

Babam aniden "Çocuklar biz bara gitmeye karar verdik siz keyfinize bakın" deyince işimden ne bu telaş demiş şaşırmıştım

Tam kalkacaklarken

Abim "baba benle Taehyungda gelebilirmiyiz?" Dedi

Babam buna hayatta izin vermez

Babam "hayır oğlum mina yanlız kalır ama Taehyung kalırsa gelebilirsin." Dediğinde ufak çaplı bir şok geçirdim

Min sung amca "tabi tabi taehyung kalır değilmi taehyung?" Dedi

Annemler abime kaş göz işaretleri yapmaya başladılar benim onlara anlamsızca baktığımı fark ettiklerinde ise hemen durdular. Ne karıştırıyordu bunlar. Taehyung ve beni yanlız bırakmak için sürekli kırk taklamı atacaktılar.

Taehyung "ben burda kalırım çok istiyorsan gidebilirsin jungkook" dediğinde içimden hahaytt abim beni bırakıp gitmez dedim ama

Abim "o zaman bende geliyorum"

Deyince büyük bir hüsrana uğradım

Taehyungun annesi " Taehyung minaya iyi bak oğlum ( taehyunga göz kırparak söylemişti) mina Jung wooya yemeğini yedikten sonra hemen uyur sende rahat edersin"

Kafamı sallamakla yetindim

Evet gitmişlerdi ve ben şu an benden gözlerini almayan bir Kim Taehyung ile aynı salonda oturmuş başımı öne eğmiştim.

Sessizliği o bozdu

"Hala okulmu okuyorsun"

"Evet üniversite"

"Hmm güzel peki kaç yaşındasın"

"20"

Çok kısa cevaplar vermeye çalışıyordum çünkü çok utanıyordum ama neden böyle sorular soruyordu ki

"Adın minaydı değilmi"

"Evet"

Elini bana uzattı ve konuştu

"Bende kim Taehyung 25 yaşındayım"

Uzattığı elini tereddüt ederek sıktım
Galiba Jung woo acıkmıştı o yüzden huysuzdu bende

"Galiba acıktı maması nerde yapıyım hemen" dedim

"Ben yaparım sen onla ilgilen" deyinec ısrar etmedim ve

"Peki" dedim

O gittikten sonra neden böyle sorular sorduğunu uzun uzun düşündüm

Çok geçmeden Taehyung gelmişti.

" sen onu tut ben yedireyim." Deyince

"Tamam" dedim

Ben Jung wooyu tutarken tae'de ona yemeğini yediriyordu ama Jung woo hala çok huysuzdu.

"neyin var senin Jung woo"

"Ateş"

"ne!"

"Yani ateşi var demek istedim o yüzden durmuyor"

"bunu daha yenimi söylüyorsun" biraz kızarak söylemişti

Boş gözlerle ona baktım galiba haklıydı bunu daha önce söylemeliydim ben aptalın tekiyim cidden

Tae Jung woo'nun ateşini ölçtü

"çok ateşi var ben gidip ılık suyu hazırlıyım sende onun üstünü soyup banyoya getir" deyince

Tamam anlamında kafamı salladım ve hemen Jung woo'nun kıyafetini soymaya başladım soyduktan sonra banyoya doğru yol aldım Taehyung sanki daha önce çok çocuk bakmış gibiydi sanki herşeyi biliyordu.

Götürüp onu küvete koydum

"sıkı tut ben onun üzerine su dökeceğim."

"Tamam"

Jong wooyu sıkıca tuttum ama tae sanki Jung woo ile beraber banada duş aldırıyordu niye bukadar dikatsizdiki

Jung wooya duş aldırdıktan sonra kıyafetlerini tae ile beraber giydirdik yine bana öyle tuhaf tuhaf bakmaya başlamıştı ama ben aldırış etmemeye çalışıyordum

"Ben gidip kıyafetlerimi değiştiriyim"

Tae kucağındaki Jung wooyu beşiğe bırakırken tamam anlamında kafasını salladı.

Kıyafetimi değiştirip aşağı indim tae yere bir batanye sermişti ve Jung wooyu için uzandırmıştı herzamanki gibi çok huysuz ve çok ağlıyordu

"hemen şu batanyenin diğer ucunu tut" deyince

"Yinemi ateşi var" dedim bataniyenin ucunu tutup bataniyeyi tae ile sallarken

"Hayır ateşi yok ama uykusu var"

Jung wooyu sallarken tae hep ama hep bana bakıyordu kendimi çok tuhaf hissediyordum yerin dibine girmek istiyordum bana bakmasını engellemek amaçlı

"Annemlerden haberin var mı?" Dedim

"hayır yok ama kesin gece yarısı gelirler" dediğinde

Keşke abim gitmeseydi diye geçirdim içimden

~~~

Sonunda ufaklık uyumuştu ve ben rahat bir nefes almıştım kendimi koltuğa bıraktım bebek bakmak çok zormuş çok yoruldum
Aniden tae'nin bakışlarını kendi üzerimde hissettim ama kendimi tutamayarak

"Neden hep bana bakıyorsun" dedim hayır inanamıyorum ben bunu nasıl söyledim belkide hiç söylememeliydim kendime inanamıyorum ve çok utanıyorum

Tae bir anda yan yan gülmeye başladı ve gelip yanıma oturdu

"hoşuna gidiyormu sana bakmam"

"Hayır ne alakası var niye hoşuma gitsin"

"sonuçta çok yakışıklıyım ve sende fena değilsin"

Bu söylediği ile biraz korkmuştum sonuçta evde yanlızdık, ben biraz yana kaydım aramızdaki mesafe çoğalsın diye ama o bana doğru geldi ve aramızdaki mesafeyi kapattı bana çok yakındı ve ben heyecanlanıyorum

"hiçbir şeyden haberin yok mina!"
bunu sesiz bir şekilde söylemişti

Bu bölümü 2 defa yazmak zorunda kaldım 🥺 çünkü silindi kimse okumadı daha ama çabalıyorum oy atıp görüşlerinizi bildirirmisiniz

Zoraki evlilik | KTHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin