Soft Namgi

<3 ♡

Yoongi'den:

Bütün gece ağrılarım yüzünden uyuyamayıp koca bi paket kahve bitirdim. Açıkçası uyumakta istemiyordum. Hayatım diğer insanların hayatından farklıydı ve kimse böyle bi hayat istemezdi.

Hayatımı özetlemek daha iyi olur çünkü eğer detaya girersem konular bitmez. Ben daha 14 yaşındayken bi trafik kazasında annemi ve babamı kaybettim, tek çocuktum ve devlet beni yurda verdi. Hani şu insanların gelip evlatlık çocuk aldığı yurtlardan işte.

15 yaşındayken bi çift beni evlatlık aldı, yine tek çocuk bendim ve bana hiç istemediğim bi hayat yaşattılar. Üvey annemin bana bi zararı yoktu, aslında faydası da yoktu. Ama üvey babam bana benim hiç istemediğim şeyler yaptı. Kısaca beni dövdü, her gece eve sarhoş gelip beni tecavüz etti. Aslında sarhoş gelmesine gerek yoktu bunu hep yapıyordu.

Ben şimdi 20 yaşındayım ve hayla okuyorum. Bi sanat okulunda. Okulun adı Seul Güzel sanatlar Okulu. Müzikle uğraşıyorum. Şimdi üvey ailemden ayrı yaşıyorum ve eskisinden daha rahatım, her konuda. Burda bi kiralık evim var. Gündüzleri okuldayım, okul çıkışı ve geceleri bi lokantada çalışıp evin kirasını, faturaları, yiyecek içecek masraflarını, oluk ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyorum. Ama bu zor oluyo yani kazandığım para ikisine birden yetmiyo.

Sabah yine saat 07:00 da uyandım ve okula gitmek için hazırlandım ve Okula doğru yürümeye başladım. Okula geldiğimde kimsenin beni görmemesi için dua ederek hızlıca dolabımda doğru ilerledim. Buradaki zorba çocuklar bana iyi davranmıyordu. Beni kıstırdıkları köşede paramı alıp dövüyorlardı. Artık yanımda para getirmiyorum.

Okulumuz kapsamlı bi okuldu ve sınıftaki öğrencilerin yaşı değişiyordu. Sınıfımda en fazla benden üç yaş büyük insanlar bile var. Bu gün sınıfa yeni bi öğrenci geleceğini duydum, sınıftakiler şimdiden onun dedikodusunu yapmaya başlamıştılar bile.

Birkaç dakika sonra hoca sınıfa giriş yapmıştı ve yanında biri daha vardı. Elinde gitar çantası vardı, siyah bir pantolon gitmişti ve üstüne de siyah bir tişört giymişti. Birden bire onunla göz göze geldik ve gözünü benden ayırmadı.

"Neden bana öyle bakıyor ki?!" içimden söylendim ve birden bire karnımda bişey hissettim. Bu ağrı falan değildi değişik bi histi, anlayamadım, ama o hayla bana bakmaya devam ediyordu.

"Günaydın çocuklar!" Hoca bize seslendi, oturmasını işeret etti ve devam etti, "Bu gün sınıfımıza yeni bir öğrenci geldi artık bizimle birlikte olacak" dedi ve ona kendisini tanınmasını söyledi.

"Merhaba, benim adım Kim Namjoon, 22 yaşındayım. İyi bi arkadaş olacağımı düşünüyorum." Dedi ve hocaya dönüp gülümsedi. "Olamaz! Gamzeli ve çok yakışıklı. Sanırım aşık oldum." İçimden bunları geçirirken yan sırası boş olan tek kişi ben olduğumu hatırladığımda başımdan aşağı kaynar sular döküldü.

Hoca "Şimdilik Yoongi'nin yanı boş oraya geç" dedi.
Tamam, sakin olmayım, sakin olmalımmm, ne olcak ki sadece yanıma oturcak hiç bir şey olmayacak konuşmicaz bile. Sıkıntı yok...

Namjoon yanıma oturdu ve hoca "Bu ders biraz işim var sınıfta olmayacağım sessiz olun." Diyip sınıftan çıktı. Bi an onun bana baktığını hissettim. Sonra bana iyice döndü ve "Merhaba!" Dedi. Olamaz! Sıçtık...