Sabah uyandığımda Chrisle göz göze geldik. Başım çok ağrıyordu.Yataktan doğruldum. Kafamı yandaki sehpanın üstünde duran saate çevirdim.
+ Hassiktir geç kalıcam
Üstümdeki yorganı atıp kalkıcakken Chris kolumdan tuttu.
Chris: Nereye?
+ Benim gitmem gerek. Sonra konuşsak olur mu?
Ne kadar kolumu çeksemde Chris bırakmıyordu.
Chris: Bugün seninle bir yere gidicez salmam seni.
+ Benim derse yetişmem gerek olmaz.
Diyip kolumu hızla çekip üstümü giyinmeye başladım.
Chris: Eh iyi sen bilirsin.
Üstümü giyindikten sonra Chrise baktım.Doğrulup kollarını arkasında birleştirmiş beni izliyordu. Yanına gelip yanağına bir öpücük kondurdum.
+ Gece gelirim.
Chris yanındaki çekmeceden bir kağıt çıkarıp bir şeyler yazdı.
Chris: Al bu benim numaram. Kaydet ihtiyacın olur.
Kağıdı alıp cebime attım.
Evden çıkarken görevliler beni istediğim yere götürmeyi teklif etti.
Kabul ettim.Dersten sonra Seungminle buluştuk.
Seungmin: Vayy
+ Ne var yine
Seungmin: Nolmuş senin o boynuna.
Omzuna yavaşça vurdum.
+ Sus
Seungmin gülmeye başladı.
Seungmin: Öyle olsun.
Biraz parkta oyalandıktan sonra yurta gidecekken güvenlik beni durdurdu.
Güvenlik: Bu yurdun bi düzeni var kafanıza göre girip çıkamazsınız.
+ Ne demeye çalışıyorsunuz? Gayet saatinde geldim zaten?
Güvenlik: Yurdun müdürüyle konuştum.
+ Hiç bir şey anlamıyorum şuan. Beni delirtmeye mi çalışıyorsunuz?
Güvenlik: Müdürün odasına çık.
+ Sikeyim ya.
Hızla yurdun müdürünün yanına gittim.
Kapıyı çaldım.
Müdür: Gel bakalım
Kapıyı açtığımda bana oturmam için sandalyesini gösterdi. Bende oraya oturdum.
Müdür: Güvenlik bir takım şeyler söylemiştir. Sana ne demek istediğimizi anlayabiliyor musun?
+ Tabii ki de anlayamıyorum düzgünce açıklayın.
Müdür: Bak oğlum
Bana ekranı gösterdi.
Müdür: Bu senin saat kaçta odana girdiğini gösteren kameralar. Üstünde tarihleri var. İyice bak.