1.Bölüm: "Eskiye Dönüş"

338 16 3
                                    

Sene 2010-

Sokakta yürüyordum, Erkan'ın ellerini okşuyor, ona gülümsüyordum. "Gülüm, bu akşam seni istemeye geleceğiz" dedi Erkan, gözlerine odaklandım, "Birtanem, nasıl olacak bu iş? Babam istemiyor, annem desen babamdan korktuğu için susuyor" dedikten sonra, Erkan kafasını eydi ve yürümeye devam ettik. Mahalle hiç laf edemezdi bize, 12 yaşından beri birbirimize aşıktık, herkes bunu bilirdi, desteklerdi bizi. Yeşillik alanımıza oturduk, "Yaren, sana müjdeli bir haberim var. Baban kesin verecek seni bana"

"Neymiş o müjdeli haber?"

"Oyunculuk teklifi geldi bana, kabul ettim."

"Ne güzel bir haber bu? Çok sevindim Erkan"

"Sarı, ben İzmir'e gideceğim. Annemden de izin aldım. Askerlik desen bitti.."

"Aşkım, maytap geçiyorsun değil mi? Yollamam seni!"

"Keşke öyle olsa. Benimle İzmir'e gelebilirmisin Yaren'im?"

Erkan'a baka kalmıştım, hafif bir gülümseme olduğunu fark ettim suratımda, 'tamam' işareti yaptım, sarıldık birbirmize, gözlerimi kapattım ve içime çektim Erkan'ın kokusunu. "Böceğim, sen akşam konuş annenle babanla, bende eve gideyim" dedi Erkan, bende 'tamam' deyip kalktım, eve doğru yol aldım.

Ev-

Aradan 2 saat geçmişti, babam ile annem her zaman ki gibi kavga ediyordu, bu arada, babam üveydi. Bana kızdıklarını, annemden çıkarırdı. Odamdan çıktım ve annemle babamın yanına oturdum, "Babacım, size önemli bir şey söyleyeceğim" dedim ilk önce, babam sakalınla oynadı, annem babamın sinirli gözlerine baktı ve kafasını eydi. "Neymiş bu?" diye sordu bana, gülümsedim ve gözlerimi kapattım ve konuşmaya başladım;

"Babacım, annecim, İzmir'de okumaya karar aldım. Kendi ayaklarımın üzerinde durmak istiyorum"

"Nasıl olacak bu iş? Nerede kalacaksın? Yavrucum napacaksın?" derken annem, babam ona 'kapat çeneni kadın!' dedikten sonra korkarak sustu.

"Kızım, sen kimi kandırıyorsun? Erkan'da oraya gidiyormuş, yemez!"

"Baba, evleneceğim ben Erkan'la, İzmir'e öyle gideceğiz"

"Hele bir namusuzluk yap, seni gebertirim Yaren! Git, ama erken dön" dedi babam bana, korkarak odama kaçtım.

Belli ki izin vermeyecekti, Erkan'ı aradım, "Erkan, izin var! Gideceğim seninle" dedim ve gülümsedim, Erkan o kadar sevinmişti ki, telefon titremişti sesinden, güldüm. Uzun bir konuşmadan sonra telefonu kapattım. Bir durum daha vardı, hamileydim, Erkan bunu bilmiyordu. Bu akşam anneme söyleyecektim, bu güzel haberi sinirle karşılamayacağını biliyordum. Annem odama girdi, yanıma oturdu.

"Güzel kızım, yolun açık olsun"

"Yolumuz açık olsun desene şuna!"

"Bende mi geleceğim yoksa?" dedi ve kafasını kaşıdı, karnımı okşadım ve gülümsedim:

"Hamileyim ben, 2 haftalık! Annecim, torunun olacak!"

"Ben, anneanne mi oluyorum?" dedi ve bana sarıldı, olayın şokunda gibiydi.

"Babama söyleme, seni de beni de gebertir, biliyorum, kızgınsın ama bundan güzel haber mi olur?"

"Kuzum, böyle bir hata yapmana çok kızdım! Torunum olacağına sevindim ama, baban duyarsa gebertir seni!" dedi bana, hala karnımı okşuyordum, annemde biliyordu artık, mutluydum.

Annem bir an önce çıkmıştı, sevinci gözlerinden belli oluyordu, sıra Erkan'da idi, sevineceğini umuyordum. Anne olacağımı öğrendiğimde, ilk önce ağlamıştım, sonra ise havalara uçmuştum, Erkan'ı tahmin edemiyordum bile.

Babama isteme olayını söylemeyi unutmuştum, üstümü giyindim, bebeğimi sıkmamak için elbisem bol olsun dedim, çok rahattım, annemde giyinmişti, hazırdık diye biliriz. Babam bilmiyordu neler olup bittiğini, süpriz olsun istedim. Kapı çaldı, panikledim, babam 'kim lan bu saatte?' diye söyleniyordu, kapıyı açmaya koştum, Erkan'ın annesi girdi içeri, ardındansa çakalım Erkan. Salona geçtik. Babam anlamıştı durumu. Gülümsedi. Kahveleri hazırlamaya gittim. Annem yanıma geldi, "Erkan'ın kahvesine tuz atmayı unutma" dedi ve gülümsedi, gözlerimi kapatıp açtım 'tamam' dercesine. Kahveler hazırdı. Salona koştum. Kahveleri sıra sıra verdim. Kahveler içilmişti, artık sebebi ziyaretleri belli olacaktı.

"Kızınız Yaren'i, oğluma istiyorum efendim"

"Banada vermek düşer, hayırlı olsun!" dedi babam, ve gülümsedi.

Yüzükler takıldı, Erkan'ı mutfağa götürdüm, gülümsedim ve ona baktım. "Bu işte tamam, evleneceğiz aşkım!" dedi Erkan, gülümsedi bana, "Erkan, aşkım, başka bir güzellik daha var" dedim ve ona baktım, tam söyleyecekken babam mutfağa girdi, Erkan'ın kafasını şiddetli bir şekilde okşadı, 'gel bakalım, konuşalım şöyle' dedikten sonra Erkan'ı balkona götürdü, bende annemle kaynanamın yanına koştum.

"Gelinim, otur bakalım yanıcığıma" dedi kaynanam, yanına oturdum.

"Keklerin tadına bakmadınız anneciğim" dedim ve kaynanama baktım,

"Çok yedim, kusuruma bakmayın." dedi bana, sustum.

Birden canım kek çekti, bebeğimin canı çekiyordu herhalde, napmalı? Sustum. Annem ve kaynanam konuşuyorlardı, ben ise onları dinlemeye çalışıyordum. Erkan nihayet geldi, ona 'gel' işareti yapıp balkona götürdüm,

"Ne diyecektin sen bana Yaren'im?"

"Erkan, hamileyim" dedim, dudaklarını saldı, şoke olmuştu.

Yüzüğü elime tutuşturdu, 'olmaz, yapamam' deyip kaçtı. Yüzüğe baktım, gözlerim dolmuştu, kapının çarpmasını duymuştum. Babam hamile olduğumu anlamıştı, 'namusuz' dedi bana, bağırıyordu yüzüme karşı, korkuyordum. Sustum. Odama kaçtım. Bir anda bütün güzellikler siyaha dönmüştü, valizimi topladım ve Sibel'in evine gitmek üzere çıktım. Annemin, 'vurma' diyişlerini duymaya başlamıştım, maskaram akmıştı, hala ağlıyordum, Sibel'in evine gittim, uzun bir süre dertleştik.

Sene 2015-

Melek 5 yaşına basmıştı, kızım ne kadar çabuk büyüyordu? Babasız da mutluydu aslında, sarı saçlarıyla oynuyordum, Sibel yanıma oturdu, Melek'in üflemesine yardımcı oldu, mumlar birer birer söndü.

"Anne, babam hala marketten gelmedi! Doğum günümdü bugün" dedi bana, gözlerim doldu, sustum ve:

"İşi varmış annecim, gelicek bak gör. Bugün gelecek" dedim, inanmıyordum pek buna.

Kapı çaldı, Sibel kapıya koştu, açtığında ise "O my good!" diye bildi sadece, gülerek gittim yanına, karşımda Erkan vardı. Ne yapıyordu burda? Gözlerim dolmuştu, ne olacaktı şimdi? Melek kahküllü haliyle geldi ve boyu yetmediği için ayaklarını kaldırıp baktı tanımadığı babasına, "Babacım, ben geldim!" dedi Erkan ve Melek'e sarıldı, Sibel bana, bende ona bakıyordum.

-Bölüm Sonu-

Yorumlarınızı, oylarınız bekliyorum!



Kanayan Yara (Yaren&Karlos)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin