"Hyung gerçekten altına bir şey giymedin mi?"
Jungkook'un konuşmasıyla gözlerimi ekrandan çevirip Jungkooka doğru dönmüştüm.Blood Sweat and Tears performansımızı yapmıştık ve şimdi de onu izliyorduk.Tabi sahne kıyafetim olan geceliğin altına bir şey giymediğimi hemen farketmişlerdi bizimkiler.
"Evet Jungkook giymedim."
Bunu dememle birlikte hepsi birden gülmeye başlamıştı.Hoseok hariç.Hoseokun delici bakışlarından kaçmaya çalışıyordum ancak her zamanki gibi beni yakalıyordu.Gözleriyle bedenimi kasıp kavuruyordu.
"Bu hyung keyfine çok düşkün."
Namjoon bunu dediğinde diğerleri de onaylamıştı.Bende onlara aldırmadan soyunma odasına doğru ilerledim. Diğerleri çoktan üzerlerini değiştirmiş binadan ayrılıyorlardı.Benimse hala üzerimde pembe gecelik vardı.Dans ettiğim için fazlasıyla terlemiştim ve gecelik adeta tenime yapışmış gibiydi.Önümdeki düğmelerle ilgilenirken birden kapı açılmıştı.Çocuklardan herhangi biri girse telaşlanmazdım ancak içeri Hoseok girmişti.O işin içinde olduğu zaman telaşlanmadan edemiyordum.İki ayağım bir pabuca giriyor, panik oluyordum.
Donmuş bir şekilde ona bakarken o ise Kapının kilidini çevirmişti.Bana doğru yaklaşıyordu.
Bana her adım atışında sanki kalbimi ayakları altında eziyordu.
Evet çok aşıktım biliyorum.
"Her seferinde beni daha çok zorluyorsun Yoongi."
Kameralar yokken bana asla hyung demezdi.
Dibime kadar yaklaştığında geriye doğru bir adım atmıştım.Sırtım dolaba çarptığında titreyerek gözlerimi kapattım.Ona karşı bu kadar aciz olmak hiç adil değildi.
Kemikli elleriyle yüzümü avcunun içine aldığında gözlerimi açmıştım şimdi tapılası yüzü karşımdaydı.Yutkanamadam edememiştim.
"Altına bir şey giymemek ne demek Yoongi?"
Dudaklarıma doğru konuşmasıyla kalp atışlarım daha da hızlanmıştı.
Nefesini dudaklarımda hissediyordum.
Dudaklarıma iyice yaklaştığında gözlerimi yeniden kapatmıştım ama beklediğim şeyi yapmadı hemen geri çekildi."Bana cevap ver!"
Sert bir şekilde bağırmasıyla olduğum yerde titremiştim.
"Şimdi seni burada tam burada becereceğim."
"H-hayır olma-"
Lafımı dudakları kesmişti.İnceliklerimi sertçe sömürürken bense onun dudaklarının tadını çıkarıyordum.Öpüşmemiz iyice derinleşmiş daha da bana yaklaşmış bedenlerimizi tek bir beden haline getirmişti.İşin içine dillerimiz girdiğinde yaşadığım duygu yükünden dolayı göz yaşlarıma hakim olamamıştım.
Dudaklarımdan çekilip alnını alnıma yasladı.
"Bunu bize neden yapıyorsun? Neden her seferinde bizi görmezden geliyorsun.Beni görmezden geliyorsun?"
Alnını alnımdan çektiğinde yanaklarımı kavrayan parmakları şimdi göz pınarlarımdaki göz yaşlarını siliyordu.
"Sana yıllardır deliler gibi aşığım Yoongi!"
Ellerini yanaklarımdan çektiğinde.Boşluğa düşmüş gibiydim.
"Sense yıllardır beni görmezden geliyorsun.Kendi hislerini görmezden geliyorsun!"