Minnie ♡;
SelamChan-ahh;
Oo
SelamMinnie ♡;
Bugün bir şeyler yapalım mı?Chan-ahh;
Ne gibi bir şeyler?Minnie ♡;
Sen niye bu kadar fesatsınChan-ahh;
Fesat olsan sensin güzelim
Ben gayet normal bir şekilde merak edip sordum
Ne gibi şeyler?Minnie ♡;
Bilmem
Belki bir kafeye gideriz
Ya da bowling oynamaya
Belki sadece sahilde dondurma yemeye gideriz
Şey de olabilirYazıyor...
Chan-ahh;
Bence bowling güzelMinnie ♡;
Tamam o zaman saat 2 gibi ??Chan-ahh;
Bowling salonunda ✓Minnie ♡;
Anlaşıldı görüşürüzChan-ahh;
Görüşürüz 🤍
Minnie ♡;
🤍🤍°
Seungmin ile öpüştüğümüz günün ardından 1 hafta geçmişti. Bu süre boyunca hiç buluşmamıştık. Ne kadar teklif etmek istesem de yapamamıştım. Aah aşk neden böyle bir şey ki...
Üstüme spor bir şeyler giydikten sonra evden çıkmıştım. Buluşmamıza daha 1 saat vardı ama bowling oynadıktan sonra yorulur ve belki acıkırız diye atıştırmalık bir şeyler alacaktım.
Geze geze nerdeyse bowling salonuna gelene kadar tüm marketlere girmiş ve bir iki içecek atıştırmalık falan almıştım. Bunlar başlı başına bizi doyurmaya yeter de artardı. Umarım Seungmin de almamıştır.
Bowling salonunun önünde, Güneş'in yakıp kavurduğu bankların birinde oturuyordum. Sağ tarafımda dolu bir yiyecek poşeti, sol tarafımda ise dolu bir içecek poşeti vardı.
Bir kaç dakika sonra karşı caddede iki eli dolu bir şekilde arabaların durmasını bekleyen Seungmin'i görmüştüm. Cidden bunu yapmış olamazdı.. O niye aldı ki şimdi atıştırmalık...
"Sakın onların yiyecek ve içecek olduğunu söyleme"
"Öyleler.." Onaylamamla birlikte elindekileri savurarak oflaması bir olmuştu. Ama yapacak bir şey yoktu
"Neyse yiyebildiğimiz kadarını yeriz. Olmadı bir sonraki buluşmamıza getiririz." Kafamla onayladığımda salona girmek için hareketlenmişti. Ben de yanımdakileri alıp peşini tutmuştum.
"Chris Bang Chan! Kim Seungmin'in karşısında ezilmeye hazır ol."
"Öyle bir şey olmayacak Minnie." Kendinden emin bir şekilde söylediği sözlere karşılık ben de o şekilde cevap vermiştim. Öyle bir şey olmadı, olmayacak.
...
O kazandı.. Beni yendi.
"Oylo bor şor olmoyocok Monno. Oldu ama." Sonra kahkaha atmıştı. Beni büyük bir puan farklı ile yenmişti. Beceriklim benim.
Onun bu hallerini seviyordum. Benden 3 yaş küçük olması benim için daha da eğlenceli ve şirin kılıyordu işi.
"Tamam tamam her neyse. Ben acıktım. Şu aldığımız bir yıllık atıştırmaları yemek için bir yerlere gidelim." 3 saattir bowling oynuyorduk. Toplam 3 setten oluşan üçer tur oynamıştık. Bunun kazananı da 2'ye 1 Seungmin olmuştu. En azından sayı alabildim.
"Arabanı getirmedin mi?"
"Hayır. Yürürüz diye düşündüm. İyi gelir akşam yürüyüşü." Buna karşı sessiz kalmıştı. Hiçbir şey söylememişti.
Seungmin önden gitti için benden önce ayakkabılarını giymişti. Ben ise yere oturmuş ayakkabılarımı değiştirirken yanımda bulunan poşetleri almak için eğilmişti. Sonra yanağıma bir öpücük kondurmuştu. Pasta yapınca üstüne hindistan cevizi serpiştirirsiniz de o çikolata sosunun içinde kaybolur ya, onun öpücüğü de yanağıma işlemişti. Yavaş yavaş orda kayboluyordu. Ama kimse bilmiyordu ki o her zaman orda kalacaktı...
Ayağa kalkıp bana doğru göz kırptığında dudaklarını oynatarak 'hadi' demişti. "Hayır Chan hayır kalbin burda duramaz." Beni duymuştu ki gülüp çıkmıştı bulunduğumuz yerden. Aferin Chan...
---
Selam selam selam
Naber naber naber
Nasıl buldunuz? Nasıl gidiyor?
Sorularınızı ve düşüncelerinizi benimle paylaşırsanız çok mutlu olurum.
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere.
⭐💬
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEver || Chanmin
Short StoryNeden hayat istediğimizin tersine gidiyor... Korktuğumuz şeyler neden peşimizi bırakmıyor... -angst