10| Tamamlanan Yarımlar❤️‍🔥

299 20 1
                                    

{Leya'nın Anlatımından}

Tuana ile oda'ya gittik o yatağa yattığı gibi uyudu çok yorucu bir gündü onun için ama bu gece Bana uyku yok sanırım gözüme bir damla bile uyku girmiyordu her gece olduğu gibi bu gece de onu düşünüyorum Kıvırcık saçlarını, kömür gözlerini, o güzel tenini, Büyüleyici Bakışlarını, Kokusunu aklımdan çıkaramıyorum Bir türlü çıkarmakta istemiyorum aslında.

Bir süre yatakta tavana bakarak bunları düşündüm daha sonra mutfağa gidip kendime ıhlamur yaptım belki bir kaç bardak içerim diye fazla yaptım ve Termosa koyup yanıma aldım ardından salonda ki kapıdan bahçeye çıktım tam bahçeye çıktığımda bir oturma grubu vardı oturma grubu geçip bahçenin havuz kısmını da geçtikten sonra en boş ve geniş yerindeki armut puflardan birine sırtımı yaslayıp yere oturdum.

Yaklaşık bir 10 dk Gökyüzünü seyrettim sessizliği dinledim ardından biri yanıma oturdu kafamı çevirdim gelen Yağız'dı onu görmekle gözlerimin parladığını eminim elinde de bir fincan vardı aynı benim gibi oturdu ve yüzünü bana çevirdi daha sonra gülümseyerek lafa girdi.

Yağız: Bana da Ihlamur var mı? :)

Leya: Olmaz mı Tabii ki.

Dedim ve fincan'ına doldurdum

Tekrar gökyüzünü izlemeye başladım.

{Yağız'ın Anlatımından}

gökyüzünü izlerken gözlerimi alamadım ondan o kadar güzel ki eşi benzeri olmayan bir çiçek gibi adeta.

O gökyüzüne soyutlamış kendini ben ise ona, doyamıyorum resmen her bir zerresine huzur buluyorum.

Bir anda çevirdi o güzel yüzünü bana.

Leya: Ne oldu beğenmedin mi?

Yağız: Bayıldım..

Leya: Imm Ihlamurdan bahsediyoruz dimi?

Diyip güldü.

Yağız: Yok yani ben ona da Bayıldım ama asıl bayıldığım şey sensin.

Bunu söylemem ile yanakları çilek pembesi büründü.

Leya: Iı Sağ ol..

Yağız: En sevdiğin çiçek güldü dimi?

Leya: Evet de ne alaka şimdi?

Sorusunun ardından elindeki çayı alıp yere koydum kendi çayımı da,
daha sonra bütün bedenimi ona çevirdim onu bedenini de karnından Gıdıklandığını öğrendim o an, yüzüm de çocuk şu bir gülümsemeye sebep oldu.

Uzun süredir anlatmak istediklerimi anlattım ona.

Sağ elim ile saçlarını sevdim çok uzun oldukları için bir tutamını avuç içime alıp kokladım.

Yağız: O kadar özelsin ki bunu farkında olmam bile özel bana en sevdiğim çiçeği hatırlatıyordun ben küçükken annem anlatmıştı hikayesini o günden beri en sevdiğim çiçektir.

Leya: Hangi çiçek?

Yağız: Juliet Gülü.. o kadar benziyorsun ki tenin de ki o pembelik, saçlarının büyüleyici kayısı kokusu her şeyinle o kadar özelsin ki aynı onun gibi

Biliyor muydun? Juliet Gülü , güzelnve diğer çiçeklere göre ayırt edici yaprakları olan kendine özgü bir güldür tıpkı senin gibi..

Ben ona bunları söylerken çoktan Yeşim gözlerinden yaşlar akmaya başlamıştı yüzünü iki elimin arasına aldım ve baş parmaklarım ile sildim göz yaşlarını.

Sensizlik•ÇTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin