2. bölüm

5 1 0
                                    

Evlilik konusu uraz'ın söylediklerinden sonra bir süreliğine kapanmıştı.
O konuşmanın üzerinden tam 1 hafta geçmişti ama babam ara ara benimle gelip konuşmaya çalışıyordu.
Annem bu süre zarfında babama destek olmuş ve beni ikna etmeye çalışıyorlardı.
Onlara inanamıyordum. Beni nasıl tanımadığım bir adamla evlendirmeye kalkarlardı.

Odamın kapısı tıklatılınca derin bir nefes aldım ve gelmesini söyledim.
Annem içeri girdi ve arkasından kapıyı kapatarak yanıma geldi. Yine başlıyoruz..
"anne, bak şimdiden söylüyorum yine aynı konuysa hiç boşuna yorma kendini. Fikrim hala aynı ve değişmeyecek." dedim bir çırpıda. Annem yanıma oturdu ve ellerimi elleri arasına aldı.
"kızım, neden biraz bizi anlamaya çalışmıyorsun. Biz senin iyiliğini düşünüyoruz. Bu evlilik ikinize de iyi gelecek. Hem uraz oğlum çok iyi bir çocuk. Zamanla birbirinizi tanırsınız. Nolur bizi kırmayıp bir kere kabul etsen. Sadece küçük bir randevuya çıkın. Sohbet edin. Lütfen kızım, sende bizi anlamaya çalış. Sen bizim tek çocuğumuzsun ve mutlu olduğunu görmek istiyoruz. "dedi ve ellerimi sıkıp odadan hızla ayrıldı.

Bu söylediklerinin hiçbir mantıklı açıklaması yoktu gözümde. Ama sırf beni biraz olsun rahat bırakmaları için randevuyu kabul ettim.

***

Odamda oturmuş çizim yapıyordum. O kadar dalgındım ki resmi nasıl çizdiğimi bile hatırlamıyorum. Telefonumun titremesi ile defterimi bir kenara bıraktım ve gelen mesaja tıkladım. Numara kayıtlı değildi.

053******** : doğa merhaba, uraz ben. Annen bahsetmiştir diye tahmin ediyorum şu randevu işini.

Hızla cevap yazdım.

Siz : merhaba, evet bahsetti. Sırf daha fazla sıkıştırmasınlar diye kabul etmek zorunda kaldım.

053******** : aynı durumdayız. Bu akşam için bir planın yoksa bir şeyler yiyelim mi?

Siz : planım yok, yiyebiliriz.

053******** : güzel, o zaman akşam sekizde seni almaya gelirim.

Siz : tamam, görüşürüz.

Hızla mesaj sayfasından çıktım ve telefonu yatağa fırlattım. Of. Gerçekten of.

Hazırlanmak için yalnızca üç saatim vardı. Hızla yataktan kalktım ve dolabımın önüne geldim. Ne giyecektim şimdi ben. Dolabımı karıştırırken gözüm daha önce hiç giymediğim elbisede takılı kaldı. İşte bu!

Banyoya ilerledim ve kısa bir duş aldım.
Duştan sonra altıma siyah dantelli çamaşırımı giydim. İçime sütyen giymedim. Dolaptan seçtiğim elbiseyi çıkardım ve kısaca göz gezdirdim. Acaba fazla mı olur ilk görüşme için düşünürken bu düşünceyi kafamdan sildim. Zaten dolabımın çoğu böyle elbiselerden oluşuyordu.
Elbiseyi üzerime geçirdim ve aynada kendime baktım. Çok güzel olmuştu üzerime. Kolları tüldendi. Elbisenin göğüs kısmı iplerle çapraz bir şekilde bağlıydı. Etek kısmında ucunda pileleri vardı ve ipler sarkıyordu. Elbisenin güzel olması yetmiyormuş gibi birde siyahtı. Siyah en sevdiğim ve aynı zamanda da kendime en çok yakıştırdığım renkti.

 Altıma da siyah ince topuklu ayakkabılarımı giyip makyaj masasına oturdum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Altıma da siyah ince topuklu ayakkabılarımı giyip makyaj masasına oturdum. Saçlarım sarıydı. Urazınkiler gibi..
Öhm. Neyse.
Omuzlarımda biten saçlarımı önce taradım ardından kuruladım ve son olarak ta dalgalandırdım. Makyajımı çok abartmadan sadece gözlerimi ön plana çıkartacak şekilde yapmıştım. Dudağıma da koyu renkte kırmızı rujumu sürdüğümde hazırdım. Biraz sonra odamın kapısı tıklatıldığında içeri gelmesini söyledim.

Gelen tabiki de annemdi. Kabul ettiğimi görünce yüzünde kocaman bir gülümseme oluştu. "kızım, kabul etmişsin. Bizi kırmayacağını biliyordum." dedi ve sıkıca sarıldı bana.
"altında başka anlamlar arama anne, sadece bir yemek" dedim ve ondan uzaklaştım.

***

Telefonuma baktığımda saat sekize yaklaşıyordu. Son kez aynadaki görünüme baktım. Elbise üzerime tam oturmuştu. Göğüslerim biraz büyük olduğundan elbiseden taşmışlardı. Biraz sonra telefonumdan mesaj geldiğinde urazın geldiğini anladım ve aşağı indim.

Annemlerle kısaca  görüştükten sonra dış kapıyı açtım ve dışarı çıktım.
Arabasına yaslanmış bir şekilde beni bekleyen urazı baştan aşağı uzun uzun süzdüm. Çünkü daha beni fark etmemişti.
Üzerinde kaslarını belli eden bir beyaz gömlek ve siyah kumaş pantolon vardı.
Gömleğinin ilk iki düğmesi açıktı. İçime derince bir nefes çektim ve yanına doğru adımladım.

Sesimi duymuş olacak ki başını kaldırdı ve benim olduğum tarafa baktı. Yavaşça ona ilerliyordum. Beni görmesiyle gözleri tüm vücudumda dolaştı. İçim kıpır kıpır olmuştu resmen.
Boğazımı temizledim ve konuşmaya başladım. "merhaba, gidelim mi?"

-----

BÖLÜM SONU.

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere..

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 22, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

AKEL | +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin