one shot

845 31 17
                                    

Merhaba arkadaşlar~

Beğenirseniz umarım O(≧∇≦)O

Oy ve yorum yapmayı unutmayın~

~ᴋıᴍ ᴛᴀᴇʜʏᴜɴɢ~

Sabah alarmımın çalması ile gözlerimi zar-zor açmıştım. Dün gece kafa dağıtmak için geç saatlere kadar içmiş, eğlenmiştik. Bu yüzden de şimdi şiddetli baş ağrısı ile uyanıyordum. Kafam çatlayacak gibi ağrıdığı için ilaç içmem gerekecekti.

Yerimden kalkmadan komidinin üzerinde olan telefonuma uzanmış saate bakmıştım. Saat 9:00 gösteriyordu. Sesli şekilde ofladım. Bu gün önemli bir defileye konuk olmasaydım akşama kadar uyurdum ama maalesef defile vardı. Benim defileye erkenden gitmem gerkiyor olduğu için içimden küfürler yağdırarak yataktan kalktım. Banyoya doğru ilerlerken köpeğim yeontan'da bana sırnaşmaya çalısıyor, oyun oynamak istediğini anlatmaya çalısıyordu. Ama şu an onunla ilgilenemezdim. Yinede eğildim ve yeontanın kafasını okşadım.

"Günaydın"

Evet, o köpek bile olsa beni anlıyordu. Bu yüzdendir ki, yerinde zıplamaya, kuyruğunu oynatmaya başlamıştı. Bu haline kıkırdadım.

"Üzgünüm oğlum. Bu gün olmaz."  Son kez kafasını okşadıktan sonra banyoya doğru yöneldim. Banyoya girmemle ilk iş aynadan kendime bakmıştım. Saçım dağılmış, üzerimde sadece boxer vardı. Dün kiyafetlerle rahat uyuyamayacağımı bildiğim için çıkartmıştım. Aynanın karşısında fazla oyalanmadan duş kabinine girdim.

Duş aldıktan sonra alt kısmımı örtmek için beyaz havlu kullandım ve havluyu belime sardığım gibi duştan çıktım. Hazırlanmam ve kahvaltı etmem gerekiyordu. Giyinme odasına girdiğimde önce boxerimi giydim. Daha sonra siyah gömlek, siyah pantolon üzerine de siyah ceketimi geçirdim. Yine her zaman ki, gibi olmuştum. Tek kelimeyle mükemmel.

Kahvaltı etmek için aşağıya merdivenlerle indiğimde mutfaktan sesler geliyordu. Anlaşılan çocuklar yine beni yalnız bırakmak istememişler. Arkadaşlarıma değer veriyorum zaten onlarda bana değer veriyorlar. Kafamı dağıtmak, kendime gelmem için dün zorlada olsa bu yüzden bara götürmüşlerdi beni. Onlar bu dünyada sahip olduğum en değerli insanlarıdı. Burukca gülümsedim.

Geçmişde yaşadığım -çok uzun süre olmasada geçmişim sayılırdı- olayı hatırladığım için sıkıntılı bir nefes vermek zorunda kaldım. Güvenmiştim ona.... Sevseydi böyle yapmazdı değil mi? Hayır, ne saçmalıyorum? Onun sevgisinden şüphe mi ediyorum? Hayır kesinlikle hayır. Suç atacak biri arıyorum. Onu dinlemeliydim belkide. Dinleseydim böyle olmayacaktı. Ama bunu yapmayacak kadar gururluydum.

Çocukların beni böyle görmesini istemiyordum. Bu yüzden kendimi toparlamam lazımdı. Onu düşünmeyi bırakmalıydım. Aşağı indiğim gibi yüzümde sahte gülümsemem ile bağırdım.

"Günaydın millet" dediğimde salonda kanepede yatan yoongi bana yastık fırlatmıştı. Gülerek yastıktan kaçmaya çalıştım. Mutfak amerikan mutfağı gibi olduğu için salon tamamen görünüyordu. Salondan mutfağa doğru ilerlerken yoonginin dediğine kıkırdadım.

"Kes sesini Taehyung. Kafam ağrıyor." Dün bana zorla içki içirmeye çalışacak diye  kendisi de benimle içmek zorunda kalmıştı.

Dolaptan onun için ağrı kesici aramaya başladım.Aslında uyandığımda bendimde başım ağrıyordu ama duş aldığım için şimdi ağrısı dinmişti. Ağrı kesici ilacı bulduğum gibi bir bardak su doldurdum ve yoonginin yanına ilerledim. Tam başında dikildiğimde gözlerini biraz araladı. Suyu ve avcumun içinde olan ilacı ona doğru uzattım.

"Al iç hyung. Ağrın kalmaz."

"Teşkkür ederim masaya bırak." Hiç bir şey demeden masaya bıraktım. Arkamı dönerek mutfakta -yemek hazırlayan Jin hyung'un- yanına ilerledim. Açıkcası fena acıkmıştım. Zaten dünden kalma olduğum için daha aç hiss ediyordum kendimi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 29, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

One shot +18 | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin