Bu harika kitabı canım cicim porgolaland için yazıyorum.
Kitap, yazım tarzından da anlayacağınız üzere, tamamen ironidir. Lütfen buraya gelip bana saçma sebeplerden dolayı sövmeyin. Teşekkürler.
Lanet olası iğrenç berbat pislik alarm sesim ile uyandım, gözlerime giren güneş ışığı ise beni daha da çok kızdırdı. Sinirlerime hakim olamadım ve telefonumu duvarlarda sektirmeye başladım. Minik göçükler oluşturmuştum. Tanrım, tam bir bad girlüm.
Bana dayanamayarak kendini imha eden telefonuma ufak bir bakış attım ve lavaboya gittim. Klasik rutinimi -Putin ile Üçüncü Dünya Savaşı'nın ana hatlarını Zoom üzerinden planlamayı- tamamladıktan sonra çıktım ve bugün nasıl bir kombin yapsam diye düşündüm.
Diğer kızlar gibi olmadığım için saçlarımı dikkatsizce topuz yaptım, o kadar dikkatsizce yaptım ki saçlarımın yarısı kafamın tepesinden sarkıyordu.
Şimdi üstümü giyinmek kalmıştı, tabii ben tomboy olduğum için ve yani ıy pembe ıyk rengini ıy öğk sevmedigim için ve ERRRRRKEK gibi giyinmeyi sevdiğim için SİYAH bir hoodie giyindim. Çünkü hoodie çok maskülen bir şey, şapkası var yani daha ne olsun? Buram buram testosteron kokuyor yani anlatabiliyor muyum?
Makyaj yapmadım, çünkü anlatabiliyor muyum abi yha ben diğer kızlar gibi değildim. All natural bebeğim, anne karnından Kim Kardashian gibi çıkmam benim suçum değil.
Ne? Eyeliner mı? O ne demek onu bile bilmiyorum o derece alakam yok. Hem benim gözüm doğuştan öyle! Evet, annemin kuzeni kuğuymuş onun genlerinden bana geçmiş. Kıskanmayın yha!
Son olarak çantamı da hazırladıktan sonra saate baktım, hâlâ vaktim olduğunu görmek beni rahatlatmamıştı. Sonuçta ben bir bad girldüm ve bad girller okula zamanında gelmezdi.
Bu, Bad Girl Club'ın üçüncü kuralıydı.
İlk iki kuralı ise Bad Gril Club hakkında konuşmamaktı.
Club'ımızın başındaki Teressa Durden kuralları çiğneyenlere karşı çok katı birisiydi. Dördüncü duvarı yıkıp bu gizli bilgileri sizlere ilettiğimi öğrenseydi beni uzay maymunluğundan atabilirdi.
Ben bu önemli şeyleri düşünürken aşağı kattan annemin sesini duydum, beni kahvaltıya çağırıyordu.
"YeBölüNe bebeğim, aşkım, kelebeğim, hayatımın ışığı, tatlışım, miniğim, güzel kızım hadi aşağı gel."
Ugh, lanet kadın! Sesini duyamaya bile katlanamıyorum!
"YA MORUK KARI SEN KENDİNİ KİM SANIYORSUN DA BENİMLE EMİR KİPİ KULLANARAK KONUŞABİLİYORSUN EŞKİYA SENİ!!1!1!! AYRICA TAM DA ÖNEMLİ ŞEYLER DÜŞÜNÜYORDUM SENİN YÜZÜNDEN DÖRDÜNCÜ DUVARI YIKMA İŞİM YARIDA KALDI!!?!?!11!1"
Evet, Mommy Issues'ım vardı.
"Kızım lütfen aşağı gelir misin? Kahvaltı hazırladım."
"Offf iyi be moruk, sal beni. Ayrıca bana kızım falan deme! Sen benim neler çektiğimi nereden bileceksin!? "
Sinirli bir şekilde Iphone 5900'ümden Ahmet Kaya açtım ve aşağı inmeye başladım. Maalesef evimiz gökdelen olduğu için 12 kat inmek zorundaydım. Gaslightçı babam da asansör yaptırmamıştı daha.
Evet, Daddy Issues'ım da var.
Ailem beni hiç anlamıyor moruk ya.
Evdeki tek girlboss benim.
Sonunda kuş sütünün de olduğu kahvaltı soframa oturmuş kahvaltıma başlayacaktım fakat beni doğuran kadın hâlâ benimle konuşmaya çalışıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
vote canavarı ile hayal et
Romance@porgolaland askm için Kaç aydır yazacağımı söyleyip yazmadığım kitap. İroni kitabı.