O zamanlar küçüktüm tek hatırladığım iyi bir anne ve babanın çocuğu olduğum sonrasını hatırlayamıyorum hatırlamaya çalıştıkça beynim karıncalınıyordu. Ve azda olsa bir insan yüzüne benzer birşey hatırlıyordum siyah saçlı ön tellerinde mavi ve kırmızıya benzer rengi vardı ve pis gülüşünü hatırlıyorum göz rengi yeşildi o gözleri iyi hatırlıyorum gözleri aynı bir zehir gibiydi beni eriteteçek gibi bakıyordu ve şimdi bon boş bir odadayım kim olduğumu nereden geldiğimi bile ve bana ne olduğunu hatırlayamıyorum. biryerden kapı sesine benzer bir ses duydum giren kişi beyaz önltüklü siyah pantolon ve bir çift sarı eldiven giyen bir profesördü gömleğin üzerindeki karta "Prof. Bora" yazıyordu ilk önce selam verip nasıl olduğumu sordu cevap vermedim zaten sorusunun cavabını bende bilmiyordum birkaç tane benle ilgili soru sordu soruların bir kaçına cevap verdim onlarda yarım yamalaktı cebinden bir tane pamuk çıkardı arka kolunda sivri bir iğne gözüktü geri çekildim o adam beni sakinleştirmeye çalışıyordu bir anda kolumu tuttu diyer kolunu hareket ettirmeden tuttum içinde ne olduğunu bilmediğim iğneyi ona batırmayı denedim kolumu büküp beni yere fırlattı kolumu bırakmadan beni ve tuttuğu koluma içindeki bilmediyim sıvının olduğu iğneyi sapladı yavaş-yavaş vücuduma enjekte olduğunu hissettim ve kolumun uyuştuğundan dolayı hareket edemiyordu kolum,o sırada adam pamukla kolumu sardı Profesör:İnat etmeyip düzgün bir şekilde dursaydın bu kadar canın acımazdı. Diyip odadan çıktı.
(Neyseki bana batırdığı azcık kalmış sıvı olan iğneyi arka cebinden aldım şimdi sıradaki adımda bana batırdıkları sıvıları azda olsa karıştırıp bana gelen sıradaki Profösüre batırmaktı bu plan uzun zaman alacak ama olsun diğer adımlarıda düşünmem gerek) bir anda başım dönmeye başladı -gözüm karalıyor mu ne?
O anda bayılmışım???:Şşş uyunyan sana
-Ben mi?
???:burda tek biz olduğumuza göre kime diyorum
Gözlerimi açtığımda tanıdık bir yüz gördüm kahve rengi uzun saçlı ve siyah üst giyen bir kızdı
Görüşmeyeli uzun zaman oldu dimi diye gülümsedi
-Senin burda ne işin var!
???:Seni görmek istemiş olamazmıyım
-Umutma ki şuanki halime getiren senin babandı
???:Seni şuanki haline getiren babamsa Belki seni bu durumdan kurtarıcak kişi benimdir?
Işıl'la 9-7 yaş civarında tanışmıştım benle denek gibi değilde arkadaş gibi davrandı taki babasıyla anlaşana kadar sonra hep benle uğraştı aynı babası gibiydi gözleride dâhil o zehir gibi bakan gözleri..
-Sana güvenmem aklında benle ilgili ne planlar var?!
Işıl:Hadi ama arkadaş değil miyiz
-...Sana güvenmem için bana bir sebeb söyle o zaman
Işıl:Bildiğin gibi bütün denek odaların kartları kopyaları bende özellikle seninkisi
-Tamam sana belki güvene bilirim.Umarım beni kandırmıyorsundur
Işıl:Ne zaman kandırdım ki seni
El sıkışarak anlaştık
Umarım beni kandırmıyorsundur Işıl.
Okudunuz için teşekkürler yorum yapıp oylamayı unutmayın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOBAY FARE
Teen FictionBir çocuğun denek olup hayatının değişmesi ve çocuğun ailesinin arayışı