- BAY JOURCY -

29 1 0
                                    

3 YIL ÖNCE-
- hayır baba!!! Artık burda kalmayacağım!! Beni serbest bırak!!!
- heyy bana karşı nasıl böyle davranabiliyorsun! Ben senin babanım Taylor??
- ahh doğru babamsın. Kalbimi kırdığında parasıyla gönlümü almaya çalışan babam, annem ortalıktan kaybolduğunda hiç merak etmeyip bi de üstüne o gece başka bi' kadınla yatan babamsın doğru unutmuşum!! :(
- "TAYLORR!! " yediğim tokatla neye uğradığımı şaşırmıştım. Sanki tavandaki altın avizeler birden canlanıp dönmeye başlamışlardı. Sonrasını hatırlamıyorum zaten...

-BUGÜN-
Psikiyatriste bunları anlatırken psikiyatristim yüzüme bakmakta zorlandığı çok açık ortadaydı. Ama üzgünüm bu benim suçum değil.
- Evet bayan Actear. Bugünkü seansımız bitti. Geldiğiniz için çok teşekkür ederim.
- bence bu teşekkürünüz paranızı diğerleri gibi geciktirmeyip vaktinde getirdiğim için oyle değil mi Doktor Nora ? :) bunu derken ağzımın etrafında bi sırıtma belirmişti.
- gerçekten çok şakacısınız ama diğer hastalarım beni bekliyor üzgünüm iyi günler...
Bu kadından gerçekten nefret ediyorum. Onun yanına gelmemdeki tek sebep ise her gün burdan çıkarken o kadına çaktığım laflarla kendimi mutlu hissetmek. Onun dışında zaten bi ruh doktoruna ihtiyacım yok.

-EVİN BAHÇESİNDE-
Yine her gün olduğu gibi lanet olası evimin bahçesine girmiştim ama bu sefer farklı bişeyler yapmak istiyordum. Bu yuzden yan komşumuzun evine taş fırlatmaya başladım. Sanırım attığım en son taş Bay Harmon'un başına gelmiş olmalı ki alnı kanlı sinirli bir şekilde balkona çıktı. Ben de hiçbir şey olmamış gibi başka işlerle uğraşmaya çalışırken bu role biraz daha çalışmam gerektiğini anladım. Çünkü Bay Harmon'un çıkarttığı frekanstaki sesi iki sokak otedeki ev bile duyabilirdi. İşte bu anda bende hızlıca eve koşmaya başladım. Kapıyı açtığım gibi kendimi kanepeye fırlattım.
- yine n'aptın Taylor ?Tanrı aşkına sana sadece normal bir insan gibi psikiyatristen eve gelmeni söylemiştin. Şimdi Bay Harmon'a ne diyeceğiz?

-15 DAKİKA SONRA-

- lütfen Bay Harmon bir daha olmayacak lütfen
Teyzemin yalvarışları Bay Harmon'un yanında biraz eksik kalmış ki Bay Harmon' un bu sözler bir kulağından giriyor bir kulağından çıkıyordu. Bende o sırada kanepede uzanmış film izliyordum. En son duyduğum şey" 2 gün içinde bu evi boşaltmalısınız" lafıydı.

İyi halt yedin Taylor !! Seni ne bokuma yanımda taşıyorum ki zaten. !!

- çok istiyossn gitmemi giderim sokakların hepsi benim zaten sorun yok bebek ;)

- ha bide bana büyüklük mü taslıyorsun şuna bak nereye gideceğimizi bile bilmiyoruz tatlım şimdi n'apicaz???

- aaa aslında bakarsan hiç bi' fikrim yok teyzecim. :)

- sanki bilmiyormuşum gibi :D :D ahahaha :D :D

-2 GÜN SONRA-

Artık bi' evimiz vardı. Hemde güzel bi' ev. Ama bu evi teyzem nasıl almıştı ? Ben düşüncelerimle sevişirken evin kapısı bir anahtarla açıldı. Ve kapının arkasında duran orta yaşlarda olan bir adam teyzeme doğru yaklaşarak :

- Ahh Zoe!! ne zamandır görüşmüyoruz neler yapıyorsun?

Teyzem ayağa kalkarak adamın yukarda kalan eline karşılık verdi ve :

- teşekkür ederim Jourcy :) görüşmeyeli baya değişmişsin.

Adını Jourcy olarak öğrendiğim adam teyzeme öyle bi bakıyordu ki teyzemi bilmesem çocukluk aşkı sanardım onları :)

- beni bu tatlı kızınla tanıştırmayacak mısın Zoe :D

- ahh , evet tabi ama öncelikle şunu belirtmem gerekicek o benim kızım değil Jourcy :)

- görünüşe bakılırsa bayadır birbirinizden haberiniz yok teyzecim :)

- ıı tamam peki bu benim çocukluk... Çocukluk şeyy ahah çocukluk arkadaşım Jourcy. Jourcy bu da benim kız kardeşimin kızı Taylor. Yani yeğenim işte.

- tanıştığıma memnun oldum tatlı bayan. Umarım iyi anlaşırız.

- umarım Bay Jourcy. Zaten ben sessiz tiplerdenimdir. Sizi hiç rahatsız etmeyeceğimden emin olabilirsiniz.

- senden hiç şüphem yok Taylor oğlumla iyi anlaşmanı istiyorum çünkü o pek iyi biri değildir.

Bay Jourcy'nin söyledikleri biraz kafamı karıştırmıştı. Oğlunun olması değilde benle iyi anlaşamaması sonucunda neler olacağını şimdiden merak etmiştim. Teyzemle Bay Jourcy kanepeye oturup konuşmaya tekrar devam ettikleri sırada yukardan birinim geldiğini hissettim ve kafamı kaldırıp o yöne doğru bakmaya başladım. Gelen kişi erkek olmalıydı ki çünkü sesi bayanlara göre kalındı. Telefonda konuşuyodu hemen bi yere yetişmesi gerektiğini anlamıştım. Tam bu sırada Bay Jourcy de ayağa kalkmış gelen kişiyi izliyodu.

- ben çıkıyorum babalık bi yere yetişmem gerek. Akşam geç gelirsem arama.

- hayır Ryan hiç bi yere gitmiyosun. Burda en azından bugün bu gece bizimle birliktesin.

- heyy Jourcy bırak gitsin sorun değil. :)

Teyzem bunları söylerken yüzüne çok güzel bi r gülümseme yerleşmişti taki Bay Jourcy'nin söylediklerine kadar.

- o benim oğlum Zoe ona sahip çıkmak benim bir sorumluluğum.

- ıhıhı oğlun mu ? Bir oğlun olduğunu bilmiyordum.

Bay Jourcy teyzemin söylediklerine cevap vermeyip oğlu olduğunun öğrendiğimiz oğlana döndü. Teyzemde beni kolumdan çekiştirip yukarı doğru çekiştirdi.

Tam o anda aşağı kattan oyle yüksek bi ses geldi ki...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 11, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARANLIĞIN KIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin