'geçmiş

344 48 23
                                    


Kitabı batırmış hissediyorum

__

İyi okumalar ♡

__

+0**************
Jimin
Eve vardın mı?

Yoongi hyung olmalıydı sanırım.

Jimin:
Evet hyung.
Evdeyim.

Yoongi hyung:
Anladım jimin, tamam.

Çevrimdışı

Ne olduğunu anlamamıştım.
Neden birden çevrimdışı olmuştu ki.

Yazardan:

Büyük olan son darbeyi de attıktan sonra yardımcısına işini devredip ayrılmıştı.

5 yıldır yaptığı iş artık onun için sadece stres topu gibi bir şeydi.

Tabiki yanlış anlaşılmasın işi masumlarla değil. Dünya'da nerde kötü insan varsa bulup bitiriyordu işi.

İyiliğin içinde ki kötü taraftı yoongi.

Ama bunu bilen tek kişi kendisiydi.

Ve tabi ona ihanet edenlerde bu gruba en dahil olanlardı.

Mesela eski sevgilisi.

Flash back:

İşten çıktığı gibi çiçekçiye uğrayan genç adam söz verdiği gibi sevgilisinin yanına gidiyordu.

Özlemişti onu fazlasıyla. İşlerinden fırsat bulup ziyaret edememişti.

Şuan da tek dinlenme saatini onun yanına giderek harcayacak iyi hissedecekti.

Sonra tekrar işine geri dönecekti.

Geldiği apartmana göz gezdirerek derin nefes alıp heyecanını bastırdı.

Asansöre bindikten sonra aynada son bir kez kendisine bakarak saçlarını düzeltiyordu.

Nihayet geldiği daire kapısının önünde bir çift ayakkabı daha görünce anlam veremedi.

Arkadaşı yatıya gelmiştir diye düşünürek rahatsız olmamaları için anahtarla yavaş bir şekilde açmıştı kapıyı.

Attığı ilk adımdan sonra gelen sesler onu durdurmaya yetmişti.

Kulağına sevgilisinin inleme sesleri gelirken korktuğu şeyin başına gelmemesini umuyordu.

Ağır adımlarla yatak odasına yöneldi.
Sesler giderek artıyor büyük olanın kalbi susmak bilmiyordu.

Sevgilisinden sonra bir tanıdık ses daha işitmişti.

Bu sesi nerde duysa tanırdı.

Biricik kardeşinin sesiydi.

Kapıyı aralayıp birbirlerini yiyen bedenlere baktı hayal kırıklığı ile.

İkili o kadar dalmıştı ki yarım saattir onları kapıdan izleyen bedeni fark etmeden işlerine devam ediyordular.

Nihayetinde sevgilisi hissetmiş olmalı ki arkasında döndü ve şaşırarak karşısında ki elinde bastırmaktan parçalanan çiçekle parçalanan kalbini yüzüne yansıtmış ifadesi ile ona bakan sevgilisini gördü.

Pardon, eski sevgilisini.

Hemen ayrılan bedenler kapıda ki bedene bakıyor. O ise sadece gülüyordu.

Sevgilisinden önce kardeşine hesap sormaya giden beden önce kapıyı bir güzel kilitlemiş ve ağır bir şekilde onlara tekrar dönmüştü.

"Kenara geç" diyerek eski sevgilisini duvara ittirmişti.

Yeniden kardeşinin üzerine yürüyen büyük, kardeşinin soğuk terler akıttığının farkındaydı ama iş işten çoktan geçmişti.

Telefonunu alıp aşağıda bekleyen korumalarına buraya gelmesini ve iki kurnazi götürmesini istedi.

Yukarı gelen korumalar onları götürürken arkalarından bağırmıştı ihanete uğrayan adam.

"Asıl zevki şimdi alacaksınız, biraz bekleyin sadece"

O gece katliamın habercisi gibi bir geceydi sanki.

Havada uçuşan yumruklarla başlayan işkence, çığlık ve koyu kanların ardından  yerde yatan bedenle son bulmuştu.

İkiside ölmemişti. Sadece canları fazlası ile yanmış ve artık kardeşinin tedaviye ihtiyacı vardı.

Hem fiziksel hem ruhsal.

Sevgilisini öldürmeyen adam ona:

"arkanda ki gölgeye bile güvenme bundan sonra, elbet geri döneceğim, en güzel halimle hemde ve işte asıl zevk senin için o zaman başlayacak" diyerek terk etti orayı.

Gerçek yüzler görülmüştü.

Flash back end:

Geçmişi hatırladığı için sinir krizinin eşiğinde olan beden önce ilaçlarını almış daha sonra sevgilisini bir an önce ayağına çağırması gerektiğini kendisine hatırlattı.

Bu iş yakında bitecek.

Min yoongi'nin affı yoktu.

_

~frezya

nota sanguinosa || yoonmin Where stories live. Discover now