Hüzünlü ve Düşünceli bir gün

147 12 3
                                    

Bu gün her zaman ki gibi kalktım.
Hemen banyoya girip bir duş alıp çıktım.
Gardolabımı açtım,onca rengarenk kıyafetlerin içinden siyah tişörtümü ve siyah pantalonumu seçip hemen üstüme geçirip aşağı kahvaltıya indim.
Babam her zaman ki gibi gazete okuyordu. Annem servisleri yapıyordu.
Kardeşim Kaan'da habur şupur kahvaltı yapıyordu.Hepsini teker teker öptüm,bir kaç bir şey yiyip hemen okula gitmek için evden ayrıldım.
Sıkıcı bir ingilizce dersinden sonra tenefüse çıktık.Çıktık derken yanımda en yakın arkadaşım Ayşe vardı.
Kantine gidip Ayse'yle bana kola alıp,kantinden çıktım.Ayse'nin oturduğu masaya doğru geldim.Ayse'yle hem kola içip hem de okuldaki popüler çocukları kesiyorduk.
Bir anda karşıdan bir kadının ağlayarak geldiğini gördüm.Ama bu benim annemdi.Sakince yanına yaklastım bana sarılıp hüngür hüngür ağlamaya devam etti.O anda içime bir ürperti çöktü o kadar çok ağlayasım geldi ki.Ayse'yle annemin kolundan tutup masanın birine oturduk.Aradan birkaç dakika geçti daha fazla dayanamadım çok merak ediyordum.
Annem hala ağlıyordu ne oldu da annem bu kadar çok ağlıyordu ki.
Hemen sordum"anne neden ağlıyorsun?kim üzdü seni?birine birsey mi oldu yoksa?"annem aniden kafasını kaldırdı ve"kızım hani yurtdışında bir dayın vardı ta adı Mehmet,işte o dayın ölmüş kızım"İşte bu cümleden sonra pek birsey hatırlamıyorum.
Küçük bir baygınlık geçirdim.Gözlerimi açtığım da her kez başıma toplanmıştı.Annem hâlâ ağlıyordu.Hemen olduğum yerden kalktım.Aceleyle sınıfa gittim çantamı apar topar topladım.
Annemle bir arabaya bindik.Arabada,dayımın kalp krizi geçirdiğini sonra hastaneye kaldırdıklarını ve hastanede öldüğünü öğrendim.Peki şimdi dayım neredeydi? Hemen bu sorunun cevabını öğrenmek için anneme sordum"anne dayım şimdi nerede"annemde"buraya getirdiler kızım devlet hastanesinin morgunda şimdi hastaneye gidiyoruz."
Bu kısa konuşmadan sonra ikimizde sustuk.Nasıl olurdu bu? Bir insanin hayatı bu kadar yalanmıydı?.
Hastaneye geldiğimizde herkes oradaydı tanıdık tanımadık herkes.Yalnız orada dikkatimi çeken biri vardı.Daha önce hiç görmemiştim.Yüzü tanıdık geliyordu ama gerçekten hiç görmemiştim.
Benden büyüktü yaklaşık 21-20 yaşlarındaydı,sarışın,mavi gözlü,uzun boyluydu.Yüzünden çok hüzünlü olduğu belliydi ama kimseye belli etmemeye çalışıyordu.O kadar havalı ve karizmatik duruyordu ki sinir olmuştum,onun tüm havasını söndürmek için elime ne geçtiyse atasım geldi.
Bir süre hastanenin önünde oturduk.
Karşıdan amcamgilin geldiğini gördüm.Amcamgili karşılamak için yerinden kalktım ve yanlarına gittim.Sonra herkesin oturduğu yere geldik onlarda biraz orada oturduk.Amcamgil bir müddet oturup kalktılar annem benim ve kardeşim Kaan'ın amcamlarla gitmemiz gerektiğini söylediler.Ben biraz pürüz çıkarsam da sonra kabul ettim.Amcamlarla birlikte eve gitmek için yola çıktık.
Eve gelir gelmez uyumuş kalmışım. Uyandığında akşam ezanı okunuyordu.Mutfağa geçtim,yengem yemek hazırlıyordu.Bende hemen ona yardım etmeye başladım,hemencecik masayı hazırladık zaten çok geçmeden herkes masaya toplandı.Yemek yerken cenaze mevzusu açıldı.Cenazenin yarın öğle ezanından sonra gömüleceğini söylüyordu amcam.Ben hemen araya girip"bizde yarın gidecekmiyiz?"dedim.Yengem araya girip"orasi sizin için uygun değil "dedi.Ben birsey söyliyemedim haklıydı sonuçta "tamam"dedim.Yemeğe devam ettim.
Masayı topladık.Yengem yataklarımızı hazırladı.Herkes erkenden uyudu.
Ben öyle kolay kolay uykuya dalmazdım,yaşadıklarımı düşünür,hayal kurardım.Ama ben şimdi her düşündüğüm de aklıma hastanenin önündeki çocuk geliyordu.Halbuki ne kadar sinir olmuştum.Ama hakkını yememek lazım,Allah var yakışıklı çocuktu.
Ben bunları düşünürken uyumuş kalmışım...
Sabah uyandığımda yengem her zaman ki gibi masayı hazırlıyordu.Bende işe girişince hemencecik hazırladık masayı.Yine çok geçmeden ev sakinleri masaya toplandı.Kahvaltı yaparken akraba evliliğinden konu açıldı.Ben herkesi bir şekilde susturarak
"BEN ASLA AKRABA EVLİLİĞİ YAPMAM"
dedim.Yengem"o kadar büyük konuşma Su.Neyin ne olacağı belli olmaz"dedi.
Herkes güldü.Sonra amcamgil cenaze için yola çıktılar.Biz de yengemle hemen masayı toplayıp oturduk.Ben pencerenin önüne oturdum.Yine hayallere daldım.Hayal dediysem olanları düşünüyordum.Dayımın ölümünü...
Bunu düşündükçe Dünya'nın ne kadar gelip geçici bir hayat olduğunu anlıyorum...

Olmayacak Bir Dua GibiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin