|Love at 123, 6. Bölüm.
Herkesin camdan atlamak için can attığı fizik derslerinden birinde Jeongguk, vakit geçirmek için çantasından çıkardığı mangasını okumaya başlayıp ona bıraktığım notu bulalı hemen hemen birkaç ders oluyordu.
İkinci ders saati olması lazımdı, dün geceki oyundan da kaynaklı herkesin üzerinde bir uyku sersemliği vardı ve sınıftan en az birkaç kişi başını sırasına gömmüş uyukluyordu. Tabii, ben kesinlikle bu uyuklayanlar arasında değildim. Ben ve benimle birlikte Chanyeol, Sehun, Namjoon, Hoseok, Sooan ve Jimin; yani sınıfın neredeyse tüm alfaları olarak oldukça mühim bir işle meşguldük. İlk ders herkes uyurken Chanyeol yakınında oturan herkesten topladığı artık kağıtlarla kırk dakika boyunca bir top yapmakla uğraşmış, biz de teneffüs başlar başlamaz Jimin'den bulduğumuz bir koli bandıyla o kağıttan topu sararak onun oynanmaya hazır hale gelmesini sağlamıştık. Haliyle yalnızca o teneffüs değil, sabahtan beri girdiğimiz tüm teneffüslerde aynı topla saçma sapan bir oyunu sürdürüyorduk.
Pekala, ama konu bu değil. Ortama tekrar dönüyorum.
Bizim oldukça gürültülü ve herkesi rahatsız ettiğine emin olacağım kadar geniş alanlı oyunumuz bir yana, kızların oluşturduğu bir grup sınıfın en köşesinde sıraları birleştirmiş bir şekilde sohbet döndürüyordu, Yoongi ve Woobin gibi daha sessiz ve soğuk tiplerimiz sıralarının altlarından gizlice telefonlarıyla oynamakla meşgullerdi ve Seokjin'in başını çektiği çalışkan öğrenci kesimi şimdiden üniversite sınavı için teneffüslerde çalışmaya başlamıştı bile. Öte yandan daha tek tük takılan kişiler de vardı. Örneğin Jeongguk'um her zamanki gibi sınıfın bir köşesine geçmiş sessizce resim çiziyor, Mijin bir ıslak mendil paketini almış sırasını temizliyor, Seulgi ile Jaehwan oldukça çekişmeli bir el kızartmaca oyununu sürdürüyor ve kalan tüm öğrenciler de uyuyordu.
İşte tam o teneffüsün sonlarında, kağıttan top Hoseok ile Sehun arasında kafadan kafaya bir oraya, bir buraya fırlayıp duruyorken anlık boşlukla arkamı döndüm ve tam da arkamda duran sırada, Jeongguk'un mangasının kapağını açmış kocaman gözlerle sayfadaki bir şeye baktığını fark ettim. Baktığı şey belliydi. Zira gözlerinin gördüğü her neyse, o görüntü ikide bir kirpiklerinin şaşkınlıkla kırpışmasına, dudaklarının hafifçe aralık bir biçimde durarak iri ön dişlerini ufaktan görünür kılmasına ve Jeongguk'un parmaklarının sayfalar üzerinde tereddütle mektubuma uzanıp sonra kararsızlık içerisinde geri dönmesine sebep oluyordu. En sonunda kafasını meraklı bir tavırla sağ omzuna doğru düşürüp ona bıraktığım mektubu parmakları arasına aldı. Arkasını ve önünü teker teker kontrol edip üstüne bıraktığım çıkartmayla "çok gizli" yazısını izledi.
Ben olduğumu anlayacağını biliyordum, anlamıştı da. Önce kulaklarında yavaş yavaş bir kırmızılık belirmeye başladı, aynı kırmızılık giderek yanaklarına taştı ve dudaklarında minik, sevimli bir gülümsemeye yol açtı. Sonrasındaysa Jeongguk utancından olsa gerek dudaklarını gülerek birbirine bastırmış, alt dudağını hafifçe dişlemiş ve tahminimce bu gizli mektubu burada açmanın doğru olmayacağını düşünerek nazikçe manganın sayfaları arasına geri bırakmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love at 123
Fanfiction"Hadi ama, yalnızca gizli gizli aşk yapacağız, en kötü ne olabilir ki?" Taehyung ile Jeongguk eşlenme çağına ulaştıklarında, aralarındaki masumane hisler artık başa çıkılamayacak kadar yoğun ve güçlü hale gelir. Böylece ikili; arkadaşlarından, ailel...