Bazenleri duygular üstüne çok düşünürdüm. En çok da Minho hyung için olan duygularım hakkında düşünürdüm. Ona olan sevgimin farklı olduğunu ilk ne zaman fark etmiştim mesela? Bunu merak ediyordum ama zaten başından beri ona olan düşkünlüğüm yüzünden bunu ayırt etmem zor olmuştu sanırım. Cinsel kimlik meselesini öğrenmem ve hakkında bilgiler almaya çalışmam da birkaç yıl önce gerçekleşmişti zaten. Sanırım eşcinselliğin ve iki aynı cinsin de birbirine aşık olabileceğini öğrendiğimde ona aşık olduğumu kabullenmiştim. Sanki gözümden bir perde kalkmıştı ve artık onunla yan yanayken heyecanlanmaya başlamış ve kalbim hızla atmaya başlamıştı. Garipti ilk kabulleniş zamanlarım.
Bir de o zamanlar sanki herkes farkındaymış gibi hissediyordum. Arkadaşlarımız anlayacak, Minho hyung anlayacak diye korkuyordum. Onunla yan yana çok olmamaya çalışmıştım ve komikti açıkçası. Neyse ki çabuk atlatmıştım kabullenme evresini. Ama sonrası da düşündüğüm gibi kolay olmamıştı işte. Artık duygularından emin olan ve çocukluk arkadaşına aşık birisiydim. Henüz 14 yaşındaydım ve sırf aşık olduğu kişiyle birlikte daha çok vakit geçirebilmek için onun liselini kazanmış biriydim. Düşününce biraz zavallı gibi gösteriyordu beni ama ben sadece seviyordum, gerçekten.
Liseye başlayınca, daha doğrusu onunla aynı okula gidince her şey biraz daha kolay olur sanarken işler tamamen farklı bir boyuta gelmişti. Lisemin ilk dönemi okulumdan nefret etmiştim. Zorbalık görüyordum çünkü. Bir kere daha ailesi olmayan çocukların yaşadığı zorlukların gerçeği yüzüme tokat gibi çarpmıştı. Üstelik bunları kimseye anlatamamıştım da. Arkadaşlarımın canını sıkmak istemiyordum. Okulumu da değişemezdim zaten. Yurt müdürü benim okul değişimimle uğraşmazdı çünkü. Maalesef ki ilgili bir yöneticimiz yoktu. Bize kötü davranmazdı ama işini hakkıyla yaptığını da söyleyemezdik.
İkinci dönemde hayatıma giren arkadaşım sayesinde biraz daha iyi hissediyordum. Yeh Shuhua geldiği ilk günden benim kurtarıcım olacağını belli etmişti zaten ve gerçekten de bana laf atan herkese gününü gösteriyordu. Tek sorun, güzelliğiyle okulun kısa sürede popüler kızı olmuştu ve artık erkekler tarafından bu yüzden düşman bellenmiştim. Ama benle arkadaştı sadece ve ben olmasam bile kimseye yüz vermezdi zaten. İlişki insanı değildi Shuhua. Bir de inekti biraz, onun sayesinde benim de derslerim iyiye gitmeye başlamıştı.
Biricik arkadaşımın hayatıma girmesi birçok şeyi güzelleştirmişti yani. Artık okulda yalnız değildim. Zorbalık görmüyordum, en azından yüzüme karşı. Derslerim iyi sayılırdı ve ailem dediğim oğlanlar dışında bir arkadaşım vardı.
Shuhua'nın hayatıma girmesiyle kötüye giden tek şey ise Minho'ydu. Daha doğrusu onunla olan ilişkim. Shuhua geldikten sonra birkaç hafta birlikte öğle yemeği yemiştik, sonra bazenleri Minho hyung bizimle değil başkalarıyla yemeye başlamıştı. Daha önce onu yanlarında hiç görmediğim kişilerle hem de. Üst sınıftakileri tanıdığım söylenemezdi, o yüzden kim olduklarını bilmiyordum ama Minho hyungun da benim gibi çok arkadaşı olduğunu sanmıyordum. Bu yüzden hem meraklanmış hem de endişelenmiştim nedense. Benden uzaklaşıyormuş gibi hissetmiştim.
Hislerim doğru çıkmıştı. Haftada bir iki gün olan ekmeler artık hiç yanımıza gelmemeye dönüşmüştü ve sanki onu kaybetmiş gibi hissetmeden edemiyordum. Üstelik Shuhua bile kötü bir şey yapıp yapmadığını sormuştu bana ve ne diyeceğimi bilememiştim. İlk tanıştığımız zamanlar Minho'ya yeni arkadaşım hakkındaki düşüncelerini birkaç kere sormuştum çünkü. Aldığım cevapların ana fikri ise hep benim için mutlu olduğuydu. Bunun sebebinin ise beni bırakınca iyice yalnız kalmayacağım için olduğunu yeni anlıyordum.
Duygular hakkındaki düşüncelerimin yeni teması da bunun üzerineydi artık: Kalp kırıklığı. Minho hyungun bu hafta boyunca okul içinde hiç yanıma gelmemiş olmasının oluşturduğu iğrenç bir kalp kırıklığıydı şimdi tüm bunları düşünmemi sağlayan. Aşk denen duygunun kötü yanıyla bu kadar küçük yaşta karşılaşmayı beklemiyordum ve fazla hazırlıksız yakalanmıştım sanırım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
for youth [minsung]
Fanfictionben seni hep sevgilim ben seni hep yüzünden geçen dalgalardan okudum. gözlerine sevgi okudum ellerine şefkat okudum. annen seni terk etmişti aldım etime dokudum. [angst with happy ending] [6 ağustos 2022 - 6 ağustos 2023]