°İsteğinize göre gerilimli bir müzik ile okuyabilirsiniz♡°
"Ay Tanrı aşkına jimin tuta tuta bu evi mi tuttun sen?!"
"He bokum beğenemedin mi? Sanki çok seçenek vardı da bunu seçtim ben de!"
Derin bir iç çektim.
"Burası çok ıssız duruyor Jimin. İleride mezarlık falan var... Tanrım altıma işeyeceğim şimdi!"
Elimle yüzünü ovuşturdum ve Jimin'in konuşmasını dinledim.
"Ya abartma amına koyim. Az ilerde bir komşumuz bile var gözün doysun." Diyerek üste çıkmaya çalışmasına karşı gülmek istemiştim. Bir komşumuz vardı Woah ne harika!
"Hem yardım et şunları yerleştirelim de karanlık çökmeden biraz etrafı dolaşmaya çıkalım."
"Offf peki"
Hızlı bir şekilde eşyalarımızı yerleştirmeye başlamıştık. Jimin ikimiz için Busan'da bir ev tutmuştu. Gerçi Busan'dan çok dünyanın öbür ucu gibiydi. Ama yapacak birşeyimiz yoktu. Buraya gelme sebebimiz daha saçmaydı. Yöneliminiz. Ailelerimize yönelimimizi söylediğimiz gün tonla dayak yemiştik,hakarete uğramıştık. Sonra buna dayanmak yerine herşeyimizi toplamış ve bir gece birlikte kaçmıştık. Tanrım bazen ergen gibi hissediyorum.
Kıyafetlerimizi düzenledikten sonra karanlığın çökmeye başladığını görmüş ve kalan işleri yarına bırakarak dışarı çıkmıştık.
"Telefonunu aldın mı tae?"
"Evet ama şarjım az."
"Siktir et, hadi gidelim erken döneriz zaten."
Kapıyı kilitledikten sonra dümdüz patikada yürümeye başlamıştık.
"Tae geri mi dönsek amk vazgeçtim şuan." Jimin hafif gülerek konuştuğunda gözlerimi devirmiştim.
"Onu burayı almadan önce düşünecektin. Gezelim de nasıl bir yerdeyiz bir görelim mal."
Düz patikada yaklaşık beş dakika yürüdükten sonra bir eve rastlamıştık. Işıkları açıktı. Bu biraz rahatlamamızı sağlamıştı.
"Oh be birileri yaşıyor en azından."
"Demiştim komşumuz var diye."
"Aynen aynen hadi yürü."
Biraz daha etrafta dolaştığımızda hava iyice kararmıştı. -Mezarlığın yanından dahi geçmedik çünkü götümüz yemedi- Jimin telefonumun ışığını açarak yolun aydınlanmasını sağlamıştı.
"Mal mıyız lan biz? geri dönelim artık korkmaya başladım."
"Of bir dur Tae! Ben sevdim burayı macera falan yaşarız, harika!"
"Başlayacağım şimdi macera sevdana-"
"OHA! Tae şuraya bak!"
Jimin'in bağırması üzerine işaret ettiği yöne baktım. Siktir! Tıpkı Jimin gibi kocaman açılmış gözlerimle karşımızda duran kocaman eve, hatta şatoya baktım. Tanrım bu...bu müthiş güzel birşey!
"Siktir bu harika!" Jimin'in söylediği şeyi kafamı sallayarak onayladım.
"J-jimin, içeri girelim mi?"
"Bilmiyorum, korkuyorum ama girmekte istiyorum."
"Korkacak birşey yok. Girelim hemen çıkarız zaten."
İlk başta var olan korkum, yerini hayranlık ve meraka bırakmıştı. Jimin'inde onaylamasıyla kocaman eve doğru ilerlemeye başladık. Bir gün bu merakımız yüzünden fena boka basacaktık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampire° Taekook
VampireKim Taehyung ve arkadaşı Park Jimin merakları yüzünden kiraladıkları evin ilerisinde bulunan kocaman şatoya girerler...