Episode 1

2.5K 93 40
                                    

Küfür ve rahatsız olabileceğiniz konuşmalar içerebilir, şimdiden uyarısını yapayım. Bana veya kitaba yapacağınız yorum ve eleştirileri saygı çerçevesi içinde yapın lütfen. Büyük ihtimalle iki ya da üç bölümlük sürecek bir kurgu olacak. Daha uzun yazmak isterdim ama hevesim çabuk kaçtığı için bu riski alsam mı bilemiyorum. İyi okumalar dilerim ballar. 💜

-

Penceren içeriye dakikalardır ılık ılık süzülen hava soğumaya başlarken kaçıncı olduğunu bilmediğim sigaramın sonuna gelmek üzereydim. Hemen yanıbaşımda yer edinen içi dolmuş küllüğe ufacık kalmış sigaramı sertçe bastırıp ezerken sağ bacağımı sabrımı korumaya devam etmek istermiş gibi sallandırıyordum. Yarı bağlı saçlarım rüzgarın etkilediği ve alnımın iki yanına süslenen kahküllerimin hafifçe dalgalanmasına engel olamıyordu. Sıkıntıyla fakat bir yandan da keyifle içime derince bir nefes çekerken yaklaşık beş dakika önce yaptığım gibi karanlık odanın içinde kendi kendime konuşmama engel olamamıştım.

''Sikik herif... Artık vaktin gelse de bir güzel içinden geçsem senin.'' gözlerim kolumdaki saate kaydığında beklediğim anın gelmesine çok kalmadığını görerek dudağımın kenarını kıvırmıştım. Biraz erken gelerek fazlaca beklediğim doğruydu ama içimi dolduran evi ve odasını gezinme merakı beni bunu yapmaya itmişti.

Bacağımın üzerine yan bir şekilde attığım bacağımı yere indirirken ikisini de yana açarak daha rahat bir pozisyonda oturmuş, yeni bir sigara yakmaya yönelmiştim. Ay ışığına eşlik eden ateşin rengi sigaramı yaktığında dudaklarımın arasına yerleştirmem pek de uzun sürmemişti. Dumanını derince içine çekerken bakışlarım bir kez daha büyük odanın içini taramıştı. Karanlığa çoktan alıştığım için her bir ayrıntıyı netçe seçerken stalker gibi bir sapkınlıkla tüm eşyaların yerini benimsemiş, kendi odamda gibi rahat hissetmeye başlamıştım.

Odası pahalı eşyalarla çevriliydi ve bunu evinden de anlamak mümkündü. Onun hakkında bildiğim şeyler ismi ve ne kadar zengin olduğuyla sınırlıydı. Daha fazlasını öğrenmek benim için zor olmazdı ama bu geceyi eğlenceli hâle getirmek istiyordum. Nasıl göründüğü hakkında zerre kadar bilgim yoktu, sesini daha önce işitmemiştim. Onu ilk kez odasına adım attığı anda tanıyacak ve bu andan fazlasıyla keyif alacaktım. Sigaramı dudaklarımdan çekerek dumanını pencereye doğru üflerken gözlerim hislerime ayak uydurarak sokakta yankılanan araba sesine dönmüştü. Evin sahibine ait olduğunu tahmin ettiğim araba sağdan gelerek ön tarafa doğru ilerlediğinde görüş açımdan çıkmıştı. İstifimi bozmadan rahatça sigaramı içmeyi sürdürürken boynumu hafifçe kütleterek omuzlarımı germiştim.

''Hoş geldin evine, geç kalmadığına çok sevindim.'' diye mırıldandım yarım ağız gülerken. ''Misafirini bekleterek kabalık etmek isteyeceğini sanmıyorum.''

Neredeyse sigaramı bitireceğim kadar bir süre hiçbir hareketlilik olmadığında sabırsız hissetmeye başlamıştım. Fazlasıyla hassas olan kulaklarım evin kapısının açıldığını işittiğinde odanın kapısını izlemeye başlamış, açılan ışığın hafiften yukarı tarafa doğru süzüldüğünü fark ederken adım seslerini de duymam uzun sürmemişti. Karşılaşma anımız yaklaştıkça keyfim artıyor ve nasıl biriyle karşılaşacağımı görmek için can atıyordum. Ondan nefret ediyor olsam da belki bu hissimin derecesini azatabilirdi.

Kapı usulca araladığında dumanı yüzünde hissedecekmiş gibi o tarafa doğru üfledim. İlk kez karşılaşacağım, bana tamamiyle yabancı olan bir beden içeriye adımladığında dikkati her şeyden önce benim üzerime çevrilmişti. Ağzıma silmeyi düşünmediğim bir sırıtma yerleştirirken sigaralı elimi hemen havaya kaldırmıştım.

''Işığı açmazsan memnun kalırım,'' dedim gereğinden fazla bir rahatlıkla. ''Fazla parlaklık hiç bana göre değil.''

Kapının hemen dibinde dikilmiş olan ve yüzünü yarım seçebildiğim bedeni analiz etmeye başlamam uzun sürmemişti. Bana nazaran salaş ve birkaç yerinde zincir bulunan siyah pantolonu uzun bacaklarına tam oturmuş gibiydi. Gecenin bu havasına rağmen giydiği hafif bol tişörtünü yarım bir şekilde pantolonunun içine sıkıştırmıştı. Belki ceketini aşağıda çıkartmıştı, gerçi sikimde dahi değildi bu. Şeklimi bozmadan sigaramı içmeye devam ettiğimde kapıyı kapatmadan içeriye sakin bir hâlde adımlamış ve bana doğru biraz yaklaşmıştı. Ay ışığı tamamiyle yüzüne vurduğunda ağzımdan bu sefer de hafif bir gülüş kaçmıştı. Dudağının hemen kenarında ve kaşında yer edinen piercingleri daha ilk andan gözüme çarpmalıydı, fark etmek için biraz geç kalmıştım. Yüzü ifadelerini gizlemekte usta olmalıydı çünkü ne panik ne de bir şaşkınlık ifadesi görebiliyordum, ilk kez gördüğüm bu yabancı bende tuhaf bir etki uyandırmıştı.

Late Night Dirt ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin