Her gün bir şey daha biter. Kayıtsız bir kabul ediş başlayalı tam dört yıl olmuştu Kelebeğin hayatında. Saatler deki zaman kavramının düğüm düğüm olma başlangıcıydı bu. Ne hayatlar kaldı içimde...
Yarından haber alamadan bugün bitti. Günlerden bir gün annemi bilmeden dünyaya geldim. ilk gözümü açtığım anda içime çektiğim o temiz hava... Arkamdan birisi ittirdi.
- Merhaba sen bugününü unutacak yeni doğan mısın ? diye bir sesleniş.
ona doğru boş boş bakarken beni bulunduğum kozadan aşağıya ittirdi. ilk kelimem ; - ooooo olamaz oldu.
ne hissettiğim mi , aynen şöyle ki : nefes alamayacak kadar kuvvetli bir rüzgar kanatlarımın etrafını sarmıştı. Özgürdüm , kimsem olmasa da çok özgürdüm. saniyelik ölüm vardı yeni doğanın aklında.
Sahi benim adım yeni doğan mı olarak kalacaktı hep. ilk kanat çırpışım evet uçuyorum düşmekten korkarak.
Ben usulca uçarken aklım kaçıverdi birden. Düşsel bir dünya da yeni doğan ne yapardı bilmiyorum. her şey çok rakipti. Artık kozam daki o masum kokuyu alamıyordum. Ben gökyüzünde dolanırken yer yüzü dikkatimi çekti. Sonsuzluk sanki gökyüzünde değil yer yüzündeydi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kelebeğin Aklını İsterim
Phi Hư CấuBir çocuk uçar serçenin yüreğinden. Bir çocuk var tüm oyunlara adı yazıldı. Kimse sormadı yerin neresi diye. Bir ses duydu bir gün. -Bak burdayım .. Anlayamadı. Doyamadığı bir şeyler vardı. Adı bir çok oyuna yazılmıştı. Onun içinde yaşamak istediği...