3

85 10 0
                                    

Karşımdaki herif bana öylece alayla sırıtıyorken ne yapacağımı hiç bilmiyordum.Sakindim ama düşünemiyordum.Eğer zaten düşünebiliyor olsaydım ona doğru yürüyor olmazdım.Yürümeyi sürdürdüm ve dibinde durdum.Hala alayla sırıtıyordu ve bende ne söyleyeceğimi kafamda tartıyordum.Ama benden önce konuşmaya başladı.
"Baskından kurtuldun,ha?" sesi inceydi ve pürüzssüzce kulağıma doluyordu.
"Kurtyldum."dedim gözlerine bakarak."Ben her zaman kurtulurum."
Şu anda birbirini göğslerinden iterken kollarını arkada bağlamış hakem ve futbolcuya benziyorduk.Tek farkımız birbirimizi itmiyorduk.
"Dün geceden sonra herşeyden nasıl kurtulduğunu çok net anladım,bebeğim."cevap vermedim.Haklıydı,ne diyebilirdim ki.Konuşmayacağımı anladığında tekrar devam etti.
"Masadayken nasılda ceylan gibi sekiyordun.Hele o ellerin.Kağıtları dağıtırken nasıl da dokunulasıydı ve hatta o dudakların...Ben elimi açmadan önce dur ya da düzelteyim açamadan önce nasılda bükülmüştü.Peki ya o kaşların,nasıl da çatıktı.Tabi ya çatık olmasa şaşardım zaten.Koskoca MOP az jalsın şu yakışıklı Jean-Pierre Coopman tarafından yere serilecekti.Ama MOP yine dört ayağı üstüne düştü.Söylesene yoksa cidden İrlandalı mısın?"
"Aaa,evet Joseph-Pien Capwom,kesinlikle İrlandalıyım ve aynı zamanda hırslıyım.Bu beni az kalsın yeneceğin tek maçtı.Rövanş istiyorum."
Gözleri şaşkınlıkla açılmıştı çünkü benim bu kadar cesur bir kadın olduğumu bilmiyordu ya da hala yenilgiyi kabul etmediğimden dolayı hayret ediyordu.
"Az kalsın yeneceğin tek maç mıydı? Sanırım ego sorunu yaşıyorsun." şakaya vurarak söylemişti ama gayet ciddiydi.
"Hayır,ego sorunum yok seni şeytan.Sadece elini henüz açmamıştın ve ben elinde bir tane floş royal görmüştüm.Diğerinde de floş royal olduğunu nerden bilebilirim ki ? Ya blöf yapıyorsan?"
Gözleri donup kalmıştı.İşte bu kadardı.Bu işide lehime çevirmiştim.
"Blöf yapmadığımı ikimizde biliyoruz.Elimde çift floş royal vardı.Lanet olsun ki kanıtlayamam."
"O zaman rövanşı kabul et."
Şimdi köşeye sıkışmıştı.Kabul etmeliydi yoksa ona korkak derdim ve ömrünün sonuna kadar bu lakapla yaşardı.
"Tamam." dedi. "1 hafta sonra şehrin kuzeyinde Poker House'ta.Saat 8'de.İyi hazırlan çünkü senin için pek kolay olmayacak."

Poker House(askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin