Kendini otelin kapısında buldu.İlk önce ne yapacağını bilemedi kafası karıştı.Nerede olduğunu çözmeye çalıştı.Bi süre sonra saatr yazdığı otel geldi orda olduğunu fark etti.Yoldan geçen bir adama yaklaştı
Jungkook: Afedersiniz
Adam:Buyrun
Jungkook:Acaba hangi yıldayız
Adam: Pardon anlayamadım
Jungkook:Yani hangi yıldayız
Adam:1998
Jungkook şok olmuştu makine işe yaramıştı.Adam Jungkook a tufaf bir şekilde bakıyordu. Anlaşılan adam da şaşkındı.Jungkook adama gülümsedi
Jungkook:Acaba burada
hiç kuyumcu var mı?Adam:Burası işlek bir sokak etrafınıza bakarsanız her yerde kuyumcuların olduğunu görürsünüz.
Jungkook: Teşekkürler
Bu konuşmanın ardından adam yoluna devam etti.Jungkook etrafa bakınarak sokakta yürümeye başladı. Sokağın sonlarına doğru bir kuyumcu gördü. Oraya girdi ve kasadaki adama iki külçe altın bozdurmak istediğini söyledi. Adam altınları alıp Jungkook'a bol miktarda para verdi.Jungkook kuyumcudan çıkınca otele geri döndü. Otelin kapısına gelince etrafa bakındı sokak gerçekten oldukça işlekti.Birçok insan sanki sokakta koşuşturuyordu.Jungkook korkuyordu sakinliğini korumalıydı ama her şey şaka gibiydi. Gerçekten geçmişteydi. Bir an önce yerleşip iş bulmalı ve babası ile arkadaş olmalıydı, otele girdi hemen bir oda tuttu. Odaya,yerleşti eşyalarını dolaba dizdi. Yatağına oturdu düşündü kafası karışıktı fakat az vakti vardı hemen babası ile tanışmalı onu korumalıydı. Ayağa kalktı kendi kendini teselli etti. Odadan çıktı otelin kapısına doğru ilerledi. O sırada kapıdan biri yürüyordu tanıdık bir yüzdü. Adama yaklaştı bu babasının eski fotoğraflarında onun yanında olan annesinin de bahsettiği babasının en yakın arkadaşı Kim Taehyung du.Jungkook eğer bu adamla arkadaş olursa Babasına daha yakın olabileceğini düşündü.Taehyung'a yaklaştı.
Jungkook: Merhaba
Kim Taehyung:Buyrun
Jungkook: Acaba bu otelde mi kalıyorsunuz?
Kim Taehyung:Evet Neden?
Jungkook: Ben bir süre
burada kalacağım Seul e yeni geldimKim Taehyung:Yani?
Jungkook: burada hiç tanıdığım yok acaba bu şehri tanımama yardım eder misiniz?
Kim Taehyung:Hayır
Bu konuşmadan sonra adam arkasını dönüp gitti.Jungkook şoka girdi. O aptal adam onunla bunları nasıl söylerdi. Hem de sonrasında hiçbir şey demeden gitmişti.Artık Jungkook için o adam tam bir şerefsizdi. Babasının nasıl böyle bir arkadaşı vardı.Jungkook öyle sinirlendi ki sinirden yüzü domates gibi kızardı. Adamın peşinden gitti. Adamı odasına kadar takip etti. Adam tam odasına girecekken Jungkook içeri atladı ve kapıyı örttü. Taehyung hiç şaşırmış gibi görünmüyordu. Jungkook adam öfke ile baktı. Adam hiçbir şey olmamış gibi yatağına uzandı. Ve hiçbir şey söylemedi. Bu umursamazlık Jungkook'u daha da çileden çıkartıyordu.
Jungkook:Biraz daha nazik olabilirdin!
Taehyung:Neden nazik olayım ki?
Jungkook:Sen herkese böyle mi davranıyorsun?!
Taehyung:Hayır,ama tanımadığım kişilere karşı neden nazik olayım ki?
Jungkook:Sadece arkadaş olmak istemiştim
Taehyung:Başka biriyle arkadaş olabilirsin
Jungkook:Tamam o halde!
Jungkook kapıyı açtı dışarı çıktı ve kapıyı sertçe itti.Taehyung hala umursamıyordu.Jungkook ise hala sinirliydi. Ama o adamı takmadan babasını bulmalıydı...
İlk Ficim olduğu için yazım yanlışları oluyor ise kusura bakmayın.
Bölümlerim biraz kısa ama hergün yazmaya çalışacağım elimden bu kadar geliyor iyi okumalar...💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lovers of the past~taekook
FanfictionBabasını bir katliam sonuçunda kaybeden Jeon Jungkook onu kurtarmak için bir zaman makinası icat ettirir.Geçmişe gittiğinde babasının en yakın arkadaş Kim Taehyung ile tanışır.Asıl amaç babasını o katliam dan kurtarmak olan Jungkook'un plan suya düş...