𝐒𝐞𝐜𝐫𝐞𝐭 𝐥𝐨𝐯𝐞𝐫...

H-hyung Korkuyorum

Önceki bölüm nasıldı ama ben kalbimi bıraktım resmen yavaş yavaş Jeon jungkook karakterini tanıyoruz bol bol yorum yapın lütfen ve oy verin benimde hevesim kaçmasın zor olmamalı. neyse sizin sizi çok seviyorum ve iyi okumalar diliyorum 🖤🧚🏻‍♀️

Benim küçüğüm'e dokunan, tenine değen
Gözlerine bakan, cennetime girmeye çalışan, bir insan, şimdi cehennem ile tanıştıracğım seni...
________

Abimle sohbet eşliğinde eve varmıştık. kendimi geliştirmem, Konusunda bişeyler geceleyip durmuş'du. bense eve girer girmez odama kapatmıştım kendimi. tanrım resmen jungkook hyung'un kucağına oturmuşdum. üstüne üstlük dudağını patlatmış'dım. öldürürmüydü beni. ama hiç  Birşey söylememişti korkuyordum. ama korkmun altında yatan başka şeyler'de vardı. çok fazla yakındık ve ilk defa bu denli incelme fırsatı bulmuştum. ve jungkook kusursuzdu. yanağında'ki yara izi bile onun kusursuzluğunu örtmüyordu. belimi kavradığında. ne yapmam gerektiğini bilememişim. bana ilk defa bu denli teması karşısında afallamıştım. ama o temas etmeyi sevmezdi'ki. aklımda dolanan onca soruyla birlik'de duşa girmiştim...
__________

Jeon Jungkook'un ağzından;

"Siktiğimin piçi seni. ben sana ne dedim, ben sana ne dedim. konuş!"

"E-efendim ba-bakın gerçekten su-suga be-"

"Tıch,Tıch istediğim bu değil ben sana dokunma dedim. sen ne yaptın? DOKUNDUN!
ben sana kokusunu soluma dedim. sen ne yaptın? SOLUDUN!, Gözlerine bakma dedim sen sen ne yaptın? BAKTIN!. dua etki. uğraşmam gereken çok işim var yoksa sana yapacağımı bilirdim. ama şimdi canını alıp gideceğim"

Jeon jungkook elindeki benzin şişesini sandalyede bağlı. her yeri kan içinde. neredeyse yaşam ile ölüm arasında giden korumanın üstüne boşaltmıştı. sandalyede'ki adam tepki veremeyecek kadar kötüydü.jeon jungkook elindeki çakmağı adamın üstüne doğru fırlatıp. her zaman olduğu gibi koltuğuna oturmuş. ona olan yalvarışları zevk ile dinliyor'du ona yalvarılmasını seviyordu.

"Benim cennetime girmeye çalışanın, cehennem'i olurum o kapılar bana açılmadıysa kimseye açılmayacak"

Jeon jungkook neredeyse sönen ateşi izlemeye devam ederken. Korumalardan biri içeri girmiş. "efendim bugünün fotoğrafları geldi" diyip elindeki dosyayı masanın üstüne bırakıp çıkmışdı.

Jeon jungkook ise elindeki içkiden bir yudum daha alarak. masaya bırakmış hergün rutin şeklinde gelen taehyung'un gün içinde çekilmiş fotoğraflarına bakmaya başlamıştı.
O hep sevimli, masum, tatlıydı.Jeon jungkook taehyung'a yapıyordu onun tanrısı taehyung'du...

"Benim eşim olucaksın. olman gerken yerde. benim yanımda. jeon Jungkook'un eşi. Jeon taehyung olucaksın. benden korktukları gibi senden'de korkucaklar. sanada itaat edicekler. senin ait olduğun yer. benim sevgilim"

______________

"Tamam kapatıyorum. dikkat et kendine"

Jimin ile konuştukdan sorna. telefonu kapatmıştım. Bana bilmem kaç kere hala hayatta oldup olmadığımı sormuştu. inanmamış'dı bile olanlara. düşünmekden kafayı yemek üzereydim. Bugün içimde' ki depoda olan dürtüleri asla gün yüzüne çıkartmak istemiyordum. olmazdı zaten olamazdı. ben düşünürken abim odamın kapısını tıklatmış. gir dedikden sorna girmişdi.

"Taehyung bizim acil bir işimiz çıktı. yarın sabah dönerim. jungkook onunla ben kalmaya gelirim dedi. birazdan gelir benim hemen çıkmam lazım. birşey olursa korumalara seslen tamam'mı bebeğim"

Birşey dememe izin vermeden yanağımdan öpüp çıkmıştı. bir dakika Jungkook'mu dedi o siktir siktir ben altımda kısacık şortla üstümde cropla gezerken, hiç gelmemeliydi.
Üstümü değiştirmek için kalktığımda. zil çalmıştı. eğer onu bekletirsem bana kıza bilir hatta belki daha kötü şeyle- siktir böyle inmek zorundaydım. sorna üstümü değiştire bilirdim. aşağıya hızlı adımlarla inmiş kapıyı açmıştım.