Hücreme tabi bu rutubetli odaya hücre denirse iki asker geldi " Clarke Grıffın 113 numaralı mahküm ellerinizi uzatın " o an sadece ölüp ölmemekle ilgili beynimi yoruyordum ya şimdi ölüceksem kalbim ve beynim sadece buna odaklanmıştı asker elimdeki saati çıkartmam gerektiğini söyledi ama o babamındı . Benim yatağımın ucunda bekleyen askeri bir tekmeyle yere atmayı başardım diğeri silahını bana çevirdi ateş etti fakat silah tutukluk yaptı kapın çıkarken annemi gördüm "100 çocuk suçlu dünyaya gönderiliyosunuz orada görüşürüz " dedi belime atılan bir iğneyle bayıldım uyandığımda gözlerimi açmak istemedim ya öldüysem yavaş yavaş bağırışma sesleri gelmeye başladı gözlerimi büyük bir korkuyla açmayı başardım herkes büyük bir uzay gemisindeydi başkan dünyaya ineceğimizi , orada hâla nükler felaketlerin olduğunu anlatıyordu motor durmaksızın çalışıyordu biranda durdu bütün belirtiler artık dünyada olduğumuzun kanıtıydı ...