✮
daireler çizerek hareket eden insanlar. kimileri dans ediyor, kimileri ise sadece yürüyor. hepsi dönüyor kafamın içinde bir yerlerde. ben onlara bakıyorum, onlar ise bana. yüzlerini göremiyorum, sadece boşluk var yüzlerinde. ama eminim beni izliyorlar, görebiliyorum.
close the door.
birkaç tane de çiçek var hepsinin ellerinde, iki elleriyle birden sarılmışlar çiçeklere ve göğüs hizasında tutuyorlar.
bazılarının ellerinde papatyalar, birkaç adet. onlar bakmıyor bana.
çiçeklerine bakıyorlar, soluk çiçeklerine.
not all the way.
papatya tutanların aksine tüm herkesin üzerinde siyah renkli kıyafetler var.
ve henüz dönmeyi bırakmadılar. üstelik yıldız çiziyorlar, yıldızı da.
he don't understand.
bu soğuk havada nereden bulmuşlar ki bu çiçekleri?
we don't understand.
hepsi altlarından koparılmış. koparılan yerlerden de kanlar akıyor. kimi çiçekleri ayakta tutan gövdesi kısa, uzun değişiyor. oradan akıyor kan durmadan. ellerindeki çiçekler solmuş, tüm elleri kana bulanmış. etraf kıpkırmızı. parlak bir kırmızı.
o kırmızılıkların aksine papatyalarda yıldızlar akıyor. ama yıldızlar cam parçası misali yere düştüğü gibi paramparça olup, kar tanesi gibi eriyor.
so don't you wanna remind me?
hep beraber yürüyoruz. en sonunda durağa varıyoruz. ellerindeki çiçekler canlanıyor, papatyalar dahil.
i don't know a thing.
herkes dönmeyi bırakıyor ve beni geride bırakıp koşar adımlarla yola ilerliyor.
and some of us remember.
kocaman bir gölge var. gölgeye yaklaşıp, yanına eğiliyorum. saçlarımı gölgeden gelen rüzgar savuruyor. gölgede de kırmızı lekeler var.
biraz ileride bir kalabalık var. bir şeyi saklıyorlar sanki bedenleriyle.
ellerinde çiçek olan insanlar geldiği gibi onlar oradan ayrılıp, yok oluyorlar.
sonrasında yatan bedeni görüyorum. kanlı çiçekleri etrafına bırakıyorlar, papatyaları da bedenin üzerine.
fazla tanıdık geliyor ama tanımıyorum.
çiçekleri bıraktıklarında görüyorum ki meğersem kanayan çiçekler değil elleriymiş. çiçeklerin dikeni batmış ellerine.
nasıl dayanmışlar o yaralara?
zaten aralarında tek bir gül de yok ki.
and some run out of place
bunların ardından onlar da gölgenin içine giriyor ve kayboluyorlar.
yerde yatan bedene bakıyorum. etrafı kanlarla kaplı, her yer kan göleti. onun da vücudundan kanlar akıyor fakat çiçekler sarıyor yaralarını.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
takımyıldızı, taegyu.
General Fictiono söyledi bana. eğer ölürsek huzura kavuşuruz. yanmaz artık canımız. ☆ taegyu, one shot, tw! death. published160723