-8-

83 5 0
                                    

"Ne işin var burada ?" Dedim Onur'a, aynı zamanda çok öfkeliydim Buğra'ya karşı ve bu yüzden sesim biraz sert çıkmıştı.

"Şey...ben buradan geçiyordum."

"Ah ! Öyle mi ? Çok özür dilerim, biraz sert çıkıştım."

"Önemli değil, seni evine bırakayım mı ?"

"Olur." Dedim ve yürümeye başladık.

~~~Onur'un ağızından~~~

Ela bana "ne işin var burada ?" Dediğinde elim ayağıma tutuşmuştu, ona bütün yol boyunca onu takip ettiğimi söyleyemezdim.

"Ela ?" Dedim, az önce yanında gördüğüm çocuğun sevgilisi olduğunu düşünerek.

"Ne oldu ?"

"Sevgilinle ne oldu ? Yani biraz fazla öfkeliydin ve kahveyi üzerine döktün , yanlış görmediysem."

"Hayır hahaha! Yalnış görmedin. Benden ayrıldı."

Bunu söylerken öfkesinin geçmiş olduğunu fark ettim. Aslında sevgilisiyle ayrılmış olması benim işime geliyordu çünkü seviyorum, onu çok ama çok seviyorum. Bir yandan da onun adına üzülmüştüm. Ne yaptığımı bilmeden bir soru yönelttim aniden.

"Onu seviyor muydun ?" Bu sorumun cevabı belkide ondan vazgeçmeme neden olacaktı ama cevabı her ne olursa olsun öğrenmek istiyorum.

"Hayır. Yani ilk başlarda seviyordum ama sonra ona karşı hislerim değişti."

Mutlu olmuştum. Ondan vazgeçmeyeceğim! Benim olacak!

~~~ Ela'nın ağızından ~~~
Onur'un sorusunu cevapladığımda nedense yüzüne bir gülümseme yerleşmişti. Bu çocuk benden mi hoşlanıyor yoksa ?

"Sen benden mi hoşlanıyorsun Onur ?"
Biliyorum böyle sorulmazdı ama ağızımdan çıktı işte bir kere.

" (biraz bekler)ha...hayır."

"Tamam her neyse."

Evin kapısına geldiğimizde Onur'a teşekkür edip içeri girdim.

"Ablağaaa!" Diyen kardeşim Berk'i gördüğümde hemen kucağıma alıp öpücüklere boğmaya başladım.

"Kızım sen mi geldin ?" Diyen annemin sesini duyunca Kardeşimi yere bırakıp mutfağa yöneldim.

"Evet anne." Dedim ve yanağına bir öpücük kondurup odama doğru yol aldım.

Odama geldiğimde kapısını kapatıp dolabımın kapağını açtım. Altıma siyah sade bir Eşofman ve Üstüme yeşil ama mavi desenli bir Tişört giymeye karar verdim ve seçtiklerimi yatağımın üzerine bıraktım. Alt eşofmanımı tam giymeye başlayacakken benim yaşlarımda bir çocuğun karşı binadaki camdan bana baktığını fark ettim. Ne Sapık bu millet ! Hemen penceremin perdesini, pencereyi kapatacak şekilde çektim. Eşofman altımı alıp altıma, yeşil ama mavi desenli tişörtümü alıp üstüme geçirdim. Odamın duvarında bulunan boydan aynama yaklaşıp saçlarımı Dağınık topuz şeklinde topladım ve pufuduk yeşil ev ayakkabılarımı ayağıma geçirip koştura koştura Aşağıya indim ve anneme yemek yapmakta yardım etmek için mutfağın kapısını açıp içeri girdim sonra tekrardan kapısını kapattım. (Yemekler çok koktuğu için annem mutfağın kapısını kapatır ve pencereyi açar.)
----------- O -----------

Anneme yemeklerde yardım etmeyi bitirdiğimde dış kapının zilinin çaldığını fark ettim ve hemen Kapıya yönelip kapıyı açtım.

"Hoş geldin babacım." Dedim ve yanağına bir öpücük kondurup babamın içeri girebilmesi için kapının önünden çekildim.

"Hoş bulduk kızım."

Hemen salona gidip koltukta uzanmış bir şekilde "caillou " izleyen kardeşimi kucakladım çünkü yemek vaktiydi (her zamanki gibi yine zırvalamaya başlamıştı.) onu sandalyesine oturttuğumda annemi görünce hemen sus pus olup gülümseye başlamıştı. Yukarı, babamı çağırmaya çıktım ve odasının kapısını tıklattım.

"Yemek hazır babaaa! Aşağıda bekliyoruz."

Babama seslendikten sonra odama gidip telefonumu kucakladım ve o Sırada mesaj kutumda okunmamış bir mesaj olduğunu fark edip üstüne tıklatıp açtım.

Gönderen: 0 ... ... .. ..
"Kusura bakma, dalmışım sana. Giyindiğini fark edemedim. Bu güzelliği neye borçlusun ?"

Körkütük AşığımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin