siluet ezberimde.

61 10 2
                                    

İlk kez düşüncelerimi kaleme alıyorum, umarım beğenirsiniz. İyi okumalar.

.

Klasik bir giriş bekliyordunuz, sizlere kendi klasiğimi sunuyorum. Ben Jeon Jungkook. 20'li yaşlarımda hayatımın en güzel dönemlerindeyim. Şu zamana kadar ailemden öğrendiğim tek şey bencillik.

İstediğim gibi tercüman olmuştum. Tatil için koreye, arkadaşımın zoruyla yanına gidiyordum. Siktiri boktan birkaç saatin ardından uçak inişe geçmişti. Eşyalarımı toparlayıp uçaktan inmek için öylece bekliyordum.

*cambaz'dan bildirim*

Cambaz
Jeon, arabada bekliyorum sokuk uçak indi mi?

Bizim velet
Şimdi iniyorum yoon.

Telefonu cebime atmış bavulumu ve spor çantamı da alıp uçaktan inmiştim.
Yoon ile kısa bi' selamlaşma ile özlem gidermiştik. Sonradan evine geçmiş dediğine göre bir iki arkadaşı ile bar'a gitmek için hazırlanmıştık. Klasik giyinmiş gerisini siktir etmiştim. Gangam'daydık. Burası yoon ile benim doğup büyüdüğüm yerdi, siktiğimin zorluklarını yaşadığım yerdi. Dediğine göre turuncu kafalı flörtü bir de esmer arkadaşı gelecekti. İyi anlaşmam için ufak çaplı konuşma yapmıştı, ben insanları pek sevmezdim.

.

Bara gelene kadar uyuya kaldığımdan geldiğimizde yumruğuyla ayılmıştım. Soktuğumun cambazında insaf yoktu anasını satayım. Sinirle araban indim, cebimi yoklayıp korumaların arkasında kalan sokağa adımladım. Sikik dal sikik paketten daha çabuk çıksaydı keş gibi sinirden titriyor olmazdım. Sonunda sigarayı yakıp derin nefesi ciğerlerime çektim. Sigara bağımlısı değildim, istediğim vakit bırakıyor istediğim vakit içiyordum bu lanet şey haz veriyordu.

Olduğum yerde yere çömelmiş uyanmanın verdiği mayhoşluk ve sinirle içmeye devam ettim sigaramı. Bir adım sesi duydum.

Giydiği botlardan, bileklerinden genç olduğunu attığı adımların düzeni ve tokluğundan flört etmeye hazır ve nazır olduğunu anlayabilirdiniz. Kafamı kaldırıp baktığımda içimden küfürler savurdum. Farklı iki çift göz kapağı, sert ve seksi hava katan burnu, ince ama dudaklarıma yapışması için yalvaracağım dudakları, mullet kesim olduğunu düşündüğüm saçları, esmer teni, omzunu kaplayan deri ceketi. Sikerler bu herif zeustu. Tam olarak hangi dinin tanrısı yahut neye benzediğini bilmiyordum fakat bu herifin zeus olduğuna emindim.

"Göz zevkinizi tatmin edişimden bana iki dal borçlusunuz. " dedi yandan gülüşüyle. Ses tonuna siktir çektim. Duymuş olacak ki gülüşü genişledi. Cebimden iki dal çıkarıp aynı tavırla konuştum. "Göz zevkimi tatmin edişinizden size iki dal vereceğim." Uzattığım sigaraları almış birini dudakları arasına yerleştirip diğerini ceketinin cebine atmıştı. Yanıma yerleşip sırtını duvara verdiğinde sigarasını içişini izledim bir süre.

"Ne kadar arsız bi' herifsin." Dedi ciğerlerine çektiği dumanı dışarı üflerken. Tek kaşımı kaldırdım. Ona olan bakışlarımdan bahsediyorsa haklıydı. Henüz adını dahi bilmediğim herifin dudaklarına yapışmamak için zor tutuyordum kendimi. "Yerinde olsam bu tiple para karşılığı kendime baktırırdım dedim alayla." Kahkahası sokağı doldurdu. "Düşüneceğim bunu." dedi sigarasını yere atıp ayağıyla ezerken. Arkamı dönüp gideceğim sıra konuştum. "İçeri geçiyorum, geliyor musun?" Başıyla onayladığında beraber içeri girdik.

.

Bir saattir şu siktiğimin koltuğunda oturup, sahnede olan striptizcilere ve önüme on dakika da bir gelen bardakları izliyordum. Çakır keyiflik çökmüştü. Yoon'un getirdiği turuncu kafa flörtüyle ayak üstü yiyişmesini izliyordum.

Yoon dediğim dedikti, eğlenmesini bilen bir yapısı vardı fazla konuşmazdı çok arkadaşı yoktu belli insanlara takılıyordu. Soft rock ondan sorulurdu, bir grupta gitaristti. Şarkılarına fena kafa patlatmak gerekiyordu işin aslı. Hep yanımda olduğundan abim yerine koyuyordum. İyi herifi.

Birkaç dakika sonra turuncu kafa çocuğun yanına dışarıda benimle sigara içmiş esmer herif gittiğinde gözlerim onu takip etti. Kafamı taşıyamıyorken göz teması kurmaya çalışıyordum. Zihnim susmuyor şarkıyı siklemiyordum. Esmer tene ve hareketlerine odaklanan uzuvlarıma sinirlendiğimden masada bulunan ne varsa devirmiş, etrafta bulunan insanların çığlık atmasına sebebiyet olmuştum.

İstediğim olmuştu. Esmer herifin dikkati üzerime çekilmişti. Bakışları koyuydu ya da ben ışıktan koyu görüyordum. Yoon'un bahsettiği esmer arkadaşı buysa çok eğlenecektik. Esmer turuncu kafaya bir şeyler söylemiş sonra bana doğru ilerlemeye başlamıştı. Kaçacak delik arar gibi oldum. Kendinden emin adımları ve kalabalığı yararak yanıma geldiğinde siz de aynısını yapmaya çalışacak sonra vazgeçecektiniz.

Esmer herif kolumu tuttuğu gibi bizi mekandan çıkarmıştı. Bir iki sokak onun yönlendirmesiyle yürümüş, tahminimce arabasının önünde durmuştuk. Cebimden sigara çıkarıp yaktığımda beni arabaya bindirmiş, ardından kendisi de binmişti. Sorgulamıyordum, aslında sormaya yeltenmiyordum. Nedensizce yaptığı bu hareket beni etkilemişti.

"Merak etmiyor musun nereye gittiğimizi?" Diye sordu. Kafamı iki yana salladım hayır anlamında. Cebinden benden aldığı dalı çıkartıp o da yakmıştı. Arabası güzeldi, muhtemelen iyi para kazanıyordu. Kafamı geriye yaslayıp camı açmıştım aynı zamanda. Soft rock açmıştı, siktir bu yoon'un şarkılarındandı. "Soft rock seviyor musun?" Diye sordum ona doğru dönerek. "Soft rock seviyorum, fakat bu grubun sözlerini ben yazıyorum." Dedi. Hmm dedim anlıyormuş gibi, sikerler kimi kandırıyordum?

Bu grubun solistini ve sözlerini kimin yazdığını yoon'a kırk defa sorsam da söylememişti. Artık biliyordum. "Nereye gidiyoruz?" Diye sordum konu dağıtmak amaçlı. Bekliyormuş gibi,"Evime." dedi.

.

Yarım saattir gri koltukta oturuyordum. Üzerini değişip geleceğinden sonrasında mutfakta bir şeyler hazırlayacağından bahsetmişti. Çakır keyiflik yavaş yavaş üzerimden kalkıyor gibiydi. "Ee, dekoru nasıl buldun?" Diye sorduğunda etrafa bakmasam bile güzel olduğuna dair bir şeyler mırıldandım. Gri ve siyahtı amınakoyim neyi inceleyecektim. Elinde beyaz şarapla geldiğinde tekrar sesli bir siktir savruldu dudaklarımdan.

Gri eşofmanı ve kolsuz atleti ile üzerine atlanası duruyordu, farkındaydı. Size yemin ederim gülüşünden ve kendinden emin bakışından bunu anlayabilirdiniz. Yanıma oturup şarabı ikram ettiğinde kabul edip arkama yaslandım. Bu koltuk çok rahattı. "Ee?" Dedim, bardağı yudumlayıp," beni neden getirdin buraya?"

"Yoon sana gecenin sonunda beraber buraya geleceğinizden bahsetmedi mi?" Diye sordu. Siktir bahsetmişti ve o bunları anlatırken uyuyordum amına koyayım. "Evet, unutmuştum oğlum." Dedim yerimde doğrulup. Dudak arasında güldü. Herif bunu yaptıkça avuç içim kaşınıyordu amınakoyim.

"Tavşan." dedi, gülerek. Siktiğimin ön dişlerimden böyle diyorsa onun ağzını yüzünü sikecektim şurada. "Kucağıma gelmek ister misin?"

.

Aslında kafamda kurduğum çok farklı şeyler var, fakat siz okudukça anlayın bunu.

Umarım beğenmişsinizdir.
Sağlıcakla kalın.

luxureHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin