"James..."
James Liva'ya döndü ve gülümseyip ona uzattığı kağıdı aldı.
"Yemekte Ravenclaw masasına oturun, Milan ile olan durumu halledeceğim."
James genç cadıya dönüp başını olumlu anlamda salladı.
Yanında oturan Sirius, arkadaşının dalgınlığından faydalanıp elindeki kağıdı kaptı.
Önce sırıtıp Lavi'ye göz kırptı, sonra James'e döndü.
"Dostum, bu kız Evans'a bin basar!"
James sessizce kıkırdadı ve Sirius'un elindeki kağıdı alıp çantasına attı.
"Oww, küçük Potty sevgilisinin verdiği notu anu kutusuna mı koyacak?"
James göz devirdi.
"Aynen öyle yapacağım Pireli Köpecik!"
İkisi de arkalarında oturan Remus'a döndü.
Normalde onları bin kere uyarması gerekirdi ama Milan onlarla konuşmamaya başladığından beri Remus adeta çökmüştü.
Sirius için bu oldukça saçma olsa da Milan, Remus'un hayat enerjisini veren şeydi.
Ve aslında bu birkaç günde Milan da bunu farketmişti. Sadece değerinin anlaşılmasını ve ondan bu kadar büyük bir şey saklanmasının yanlışlığını anlamaları için devam ediyordu küslüğü.
Üstelik hala hiçbiri gelip Milan'dan özür dilememişti. Herkes bunu yapması gerekenin Remus olduğunun farkındaydı ama Remus'un konuşabilme yetisini kaybettiğini düşünmeye başlamışlardı.
Tabi Lavi'nin de Milan'ın yumuşamasında epey katkısı vardı.
Bu küslük en çok Lavi ve Çapulcular arasındaki bağa yaramıştı.
Derslerden sonra oturup Milan'ı nasıl geri kazanabileceklerini konuşuyorlardı ve açıkçası Lavi olmasa hiç başarılı olacak gibi durmuyorlardı.
Sirius bile Lavi'nin varlığını kabul etmeye başlamıştı.
Hatta dün Liva'nın Milan ile başka bir planları olduğu için onların yanına gelememişti ve Sirius bundan epey rahatsız olmuştu.
Sirius'un birilerini gruba kabul etmesi zor oluyordu. Çünkü tek ailesi olan arkadaşlarını kaybetmekten çok korkuyordu.
Boşanmış bir büyücünün önceki evliliğinden kalan ve yeni üvey annelerini hiç beğenmeyen bir çocuğa benziyordu.
Bu yüzden Lily'e her zaman diğerlerine kıyasla daha çok sinir olmuştu.
Ama Lavi ona ihtiyacı olan sevgiyi verebilecek üvey anneydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Defterin Sayfaları ~𝑱𝒂𝒎𝒆𝒔 𝑷𝒐𝒕𝒕𝒆𝒓
Fantasy"Bir şartım var." dedi kıvırcık çocuk işaret parmağını havaya kaldırıp. Genç kız kollarını birbirine bağladı göğsünde. "İste bakalım, çıkarcı Potter!" "Defterin..." dedi başını masadan kaldırmadan. "O defterin bir sayfasını okumak istiyorum." "D...