Dolunay

39 1 0
                                    

Arkadaşlar umarım beğenirsiniz bu bölümüde elimden geldiğince iyi yazmaya çalışıyorum.



Hala söylediklerini idrak etmeye çalışıyorum. Bildiğin bana laf soktu inanamıyorum ya. Gidişini ilziyorum şuan arkadan bile kasları belli oluyo yok artık.

-Kızım kendine gel şu ağzınıda kapat

-Ttamam be açıkmı kalmış o

-Ya evet açık kalmış

-Neyse ben yeterince doydum sınıfa gidiyorum

-Tamam bende ayazı bulup gelirim

-Okey


Sınıfa gittiğimde sıramda oturan bir çift kahverenginin en güzel tonu olan göz vardı. Bana bakıyodu. Sinirle yanına gidip yeter artık her yerde karşıma çıkma diye bağısarım geldi ama , yüzündeki gamzeler buna engel oldu. Bi insan bu kadarmı güzel gözlü , güzel bakışlı olabilir ya allahım yada bu insanmı?



-Kalksana yerimden ya

-Nerden senin yerin oluyo

-Benim yerim işte kalk be!

-Aaa pardon sıranın üstündeki beyin engellilere aittir yazısını görmemişim. Gel otur.

Yinemi hayır ya bu sefer olmaz sürekli laf yiyorum ve susuyorum. Arkasından bağırdım.

-Haklısın unutmuşum ben burayı sana ayırmıştııım.



Eve geldiğimde annem en sevdiğim yemeği yapmıştı tabiki fırında makarna

güzelce yedikten sonra odama çıkıp hazırlanmaya başladım bu akşam bizimkilerle eğlenmeye çıkıcaktık ve giycek hiç bişey bulamıyorum. Help me!

Hemen inip annemden yardım istedim ve tabiki annem beni hazırladı.

Siyah biraz dekoltesi olan bi elbise giymiştim saçlarımıda zaten düz olduğu için açık bırakmıştım. Rimel ve kırmızı rujumuda sürdükten sonra küçük bi çanta alıp aşağı indim ayazla ırmak beni alıcaklardı.


Babamla ve ceyhunla elbisenin boyu hakkında bi konuşma yaptıktan sonra zil çaldı. Benimde kurtuluşum oldu hemen çıktım.


-Ohaaa. Azra çok güzel olmuşsun.

Irmakta saçlarını maşa yapmış ve lacivert bi elbise giymişti saçlarındaki renkle uyumlu. Gerçekten bir çok erkeği peşine takıcak güzellikte duruyodu (Burdan güzeller güzeli ırmak aşkıma sevgiler:*)

-Sağol aşkım

Ayaz sen bişey söylemiycekmisin kanka ya

-Kızım ırmaktan sonrakı ikinci şoku atlatıyorum bi dakika. Nasıl başa çıkıcam ben sizle ya

Biraz kıkırdadıktan sonra arabaya bindik ve bodrumun en güzel mekanlarından biri olan ruj bara geldik.

İçerisi çok sıcaktı kimse yerinde durmuyodu bizde hemen içicek bişeyler alıp bi masaya geçtik. Sonra doğa burak eylül ve aslıda geldi. Irmakla çılgınca dans ediyoduk ki yine onu gördüm burdadamı yani yuh. Bizim masayamı geliyo o yo hayır!

-Meraba gençler ben akın

Eylül araya girdi

-Akını ben çağırdım biz baya iyi anlaştıkta

-Evet öyle oldu

Herkesle tanıştıktan sonra bana geldi kulağıma eğilerek;

Haddinden güzel olmuşsun ufaklık dikkat et dedi. Ben daha cevap vermeden uzaklaştı ve eylülle dans etmeye başladılar.




Uyandığımda kendi odamda değildim galiba çok içmişim. Tek hatırladığım akının nefesini hissettiğimdi. Onunlamı çıkmıştım bardan yok artık.

-Günaydın ufaklık

Nee hayır senin evindemiyiz biz ya

-Ne demek günaydın nerdeyim ben?

-Sakin ol sizinkilerle dün bizde kaldık. Seni uyandırmaya geldim hadi gel kahvaltı hazır.

-Tamam

-Sana benim kıyafetlerimden koydum masaya bu kıyafetle inmek istemezsin emin ol. Unutma benim evimdeyiz.

Öküz ya resmen sapık. Hiç bişey demedim sadece gözlerimi devirdim. Umarım içimden geçenleri anlamıştır. Uzun tişörtlerden birini giyip yüzümü yıkadım ve aşağı indim.




Aşağı indiğimde gördüklerim karşısında kalakaldım. Bu olabilir mi? Cidden mi ya.





GökkuşağıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin