Tak tak tak
"Gel." İçeriye giren Meltem'di.
"Efendim öğleden sonra için izin almıştım çıkıyorum şimdi, bı isteğiniz var mıydı?" dedi.
"Yok Meltem çıkabilirsin." Şirketin başına geçeli iki sene olmuştu ve bu şirkette geldiğimde bana en çok yardımcı olan kişi sekreterim Meltem'di.
Bu şirketi ne kadar kuran babam olsada bu
kadar büyümesi kesinlikle abim sayesindeydi.
Abimin ölümünden sonra babam başa benim geçmemi istememişti ama abimin en yakın arkadaşı Fırat bana göz kulak olacağını söyleyince babam kabul etmek zorunda kalmıştı.
Bu beni eskiden çok üzerdi ama şimdi düşününce Fırat'ın bana güvenmesi beni iyi hissettiriyordu.
Saate baktığımda öğle yemeği saati çoktan gelmişti . Bugün girdiğim toplantılar o kadar yormuştu ki yemek yemeğe bile halim kalmamıştı.
Odama girip koltuğa oturunca sessizliğin keyfini çıkarmayı istiyordum ancak bu isteğim pat diye açılan kapı ile imkansız hale gelmişti.
"Kapı nasıl çalınır onu bile bilmiyorsunuz sikicem artık böyle işi"
Sinirle söylediğim cümlenin ardından duyduğum ses beni şaşırtmıştı. "Sakin oğlum,benim."
"Seninle de mi görüşmek için rezervasyon yaptırmamız gerekiyor."gülerek söylediği şeyle anında sinirim yatışmıştı.
"Yok , ben çalışanlardan biri zannettim de ." Onu gördüğümde ne kadar özlediğimi çok iyi anlamıştım.
" Otursana, ayakta kaldın."
"İlk önce buraya gel." Neden böyle dediğini anlamasam da istemsizce hemen yanına vardım.
Tek eliyle ensemden tutup asılınca afalamıştım. Ne olduğunu anlamadan diğer eliyle sıkıca sarınca kokusunu çok net almıştım. Vakit kaybetmeden bende sarılışına karşılık vermiştim .
" Uzun zamandır görüşmüyoruz ve sen bana hoşgeldin bile demedin Berk . Kırıldım gerçekten." dedi gülerek.
"Hayret sen beni özledin mi ? Giderken haber bile vermedin. Benim varlığımı unuttuğunu düşünüyordum."
" N'apalım oğlum Aylin yengen acele etti. Hem insan kardeşini unutur mu aşk olsun ." dedi alınmış gibi yaparak.
Aylin onun nişanlısıydı ve bu hayatta en çok kıskandığım insandı Aylin .
Nişanlarından sonra tatil yapmaya karar vermiş ve bana haber bile vermemişlerdi. Sorun beraber tatile gitmeleri değildi. Sorun Fırat'la katılmamız gereken davet günü Fırat'ın beni ekmesiydi. Telefon bile etmemişti ,bütün gece herkesle ben görüşmüştüm .
"Eee nasıldı tatiliniz ?" diye sordum.
Aslında hiç merak etmiyordum Aylin'le nasıl vakit geçirdiğini . Nerelere gittiğini ,hangi restoranta el ele oturup, yemek yiyip ,sohbet ettiklerini . Anlatacağı bu güzel anıları bana sadece acı verecekti ancak sesini dinlemeyi o kadar özlemiştim ki ne anlattığı o an hiç önemli değildi.
" İyiydi yani . Nasıl olacak dinlenmeye gittiğim tatilde Aylin sağolsun işte yorulduğumdan iki kat daha fazla yorularak döndüm buraya."
"Oraya gidelim Fırat , onu da yiyelim Fırat, onu da yapalım Fırat "
Yaptığı taklite kahkaha atarak cevap verdim " Gülü sevdiysen dikenine de katalanacaksın Fırat efendi."dediğim şeye güldükten sonra
" Senin dilin pabuç gibi olmuş bakıyorum da Berk bey ." " Güzel bir pataklamak gerek seni" söylediği şeye gülerken karnıma attığı hafif yumrukla daha da kahkaha attım .
"Acıttın yaa "
"Abartama lan dokundum sadece"
Onu kızdırmak en sevdiğim şey olduğu için üstüne gitmeye devam ettim. "Emin misin bir sana bak, bir bana aynı mıyız sence ?"dediğim şeyle yüzü düşerken "Cidden mi lan o kadar kilo mı almışım?"
Vücudu cidden çok güzeldi. Aramızda boy farkından başka pek bir fark yoktu bi de biraz ondan iri olmam dışında.
"Aylin de geçen bana kilo almışsın dedi cidden çok mu almışım?" dediği şeye cidden çok sinir olmustum. Aylin'in gözünü, edeceği lafı, onu üzen her şeyi yer yüzünden silmek istedim. Onu haketmediği halde bir de kusur bulamaya çalışması beni o kadar sinir ediyordu ki .
Odada ki camdan kendi yansımasına bakarak " Sanki yaşlandım bu sene iyice." dedi.
"Yok be sadece biraz göbeğin çıkmış bı de kırışıklıkların çoğalmış." dedim gülerek.
"Berk dalga geçme bak,Aylin'in dediği şeyi bile senin dediğin kadar ciddiye almam . Gerçekten çok mu yaşlanmışım?"
Onun bu halini görünce dalga geçmeyi bıraktım . "Hayır sen hâlâ benim, senin gibi olmak istediğim kişisin. Mavi gözlerin, siyah saçların ve bayaz teninle istediğin herkesi baştan çıkarabilirsin."
O benim dediklerimle keyiflenirken ben bu dediklerimin benim düşüncelerimin, hislerim olduğunu bilmesini istedim.
"İnsana nasıl iltifat edilir iyi biliyorsun. Ağzın iyi laf yapıyor ." Dedi sırıtarak.
Abim küçükken çok derdi Fırat'a, Berk'i de kendine benzetirsen seni eve sokmam diye.
Ne kadar Burak abimi idolüm olarak görsem de Fırat yaptıkları,söyledikleri ile bana her zaman daha yakın geliyordu. İster istemez onu kopyalıyorumdum. O zamanlar onun gibi olmak istediğimi zannediyordum ama büyüdükçe onu gibi değilde onun olmak istediğimi fark ettim.
" Yemek yedin mi Berk? "
"Hayır yemedim beraber yiyelim mi ?"
"Olur bı lahamacun mu gömsek, ne dersin?"
Toplantım olmasına rağmen onun hevesli bakışları teklifini kabul etmek dışında çare bırakmadı bana. "Sen nasıl istersen ."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FIRAT / bxb
Ficción Generalİnsan abisinin arkadaşına aşık olması o kadar kötü değildi ya da öyle miydi? "Hayır sen hâlâ benim, senin gibi olmak istediğim kişisin ya da senin olmak istediğim kişisin."
