bir ~ mükemmel ritim

268 22 13
                                    

Seungmin yine her günkü rutinini yerine getiriyordu bardan çıkarken. Her gece istisnasız gelirdi buraya. Peki içmek için mi ya da eğlenmek?.. Hayır. Yaptığı şey sadece şarkı söylemek ve bunun karşılığında para kazanmaktı. Enstrümanlar üzerinde olan yeteneğini kullanamasa da tanrı vergisi sesini gayet iyi kullanıyordu. Liseyi bitireli henüz 7 ay olmuştu ve üniversite sınavına girmiş olsa da bu onu pek ilgilendirmiyordu. Onun tek yapmak istediği müziğini insanlara sunabilmekti. Bunun yolu her nereye çıkarsa çıksın.

Lisede beraber kurdukları band grubu da dağılmıştı okulun bitmesiyle. Onun tek dayanağı olan müzikti. Ama o da elinden alınmıştı. Seungmin atlattığı zor geçen günlerin ardından kendini bu barda bulmuştu, eline bir miktar para geçene kadar en azından bu yolda devam edebilmek adına her gece canlı müzik yapıyordu.

Seungmin yine şarkısını söylemiş parasını kazanmış ve ona sarkıntılık eden bir kaç kişiyle uğraşmış, ardından evin yolunu tutmuştu. Aslında o dışarıdan serseri ve cesur biri gibi görünse de bazen kendini çok yorgun ve çaresiz hissediyordu. Asla böyle bir yerde çalışabileceğini hiç düşünmezdi. Eline geçen paranın böylesine bir yerden geleceğini tahmin bile edemezdi. Ama hayat insana her şeyi yaptırıyordu değil mi? Ne kadar ummasan da yapmam dediğin şeyleri yapabiliyordun bazen.

Çıktığı bardan iki sokak ötedeki avm nin önünde bir band grubunun enstrümanlarından gelen mükemmel ritim Seungmin'i istemsizce o tarafa sürükledi. Elinde olmadan adımları onu yönlendiriyordu sanki. Bu onun ritimlere olan tutkusuydu, müziğe olan bağlılığı. Eğer kimse şarkı diye bir şey çıkarmamış olsaydı ya da enstrüman çalmayı kimse bilmeseydi bunu ilk yapan kişi o olabilirdi. Küçüklüğünden beri yaptığı şey enstrüman çalmak, şarkı söylemek, rap yapmaktı. Resmen hayatıydı müzik onun.

Her gece buradan geçerdi Seungmin ama bu gruba hiç rastlamamıştı. Adımları sonunda gelip durduğunda ritme kapıldı ve şarkıyı dinlemeye başladı. Grup 3 kişiden oluşuyordu, iki kişi elektro gitar kullanırken biri keyboard kullanarak mükemmel bir uyumla şarkılarını sergiliyordu. Seungmin şarkıyı ilk defa duymuş olmasına rağmen ritmini biliyor gibiydi. Bir sonraki notanın ne olduğunu hissedebiliyordu. Ceplerinin kenarından sarkan parmakları kendiliğinden hareket etmeye başlamış, şarkıyla uyumlu bir şekilde ilerliyordu.

Şarkı bitiyor tekrar yeni bir şarkı çalmaya başlıyorken insanlar da çoğalmaya ve etrafı sarmaya başladı. Grubun cazibesi insanların ilgisini çekiyordu. Gruptakilerin sesleri ise oldukça güzeldi, belki bir kaç eksikleri vardı ama bir sokakta performans sergiledikleri gerçeği ile düşünülecek olursa fazlasıyla iyi görünüyorlardı.

Kalabalıklaşan insanlardan dolayı kendini öne atmaya çalışan Seungmin gruba daha da çok yakınlaşmıştı. Bu koşulda sesin fazlasıyla yakından gelmesi onu biraz endişelendirse de pek önemsemedi ve dinlemeye devam etti. Değişen şarkıyla gözlerini kapattı ve sadece ritme ayak uydurdu. Parmakları ceplerinden çıkarken orada kimsenin olmadığını sadece enstrüman çaldığını düşündü.

Keyboard çalmayı hep çok sevmişti ve bu şarkının ritmi de tam ona uygundu, kendini daha fazla engelleyemedi ve parmakları istemsizce ritimle dalgalanıyor, klavyeyi çalıyormuşçasına hareket ediyordu.

Şarkının bitmesiyle gözlerini de açmıştı ama karşısında onu şaşkınlıkla izleyen insanları görmeyi beklemiyordu. Ne olduğunu anladı ve çok ta önemsemeden kalabalıktan uzaklaşmaya başladı artık eve gitse iyi olurdu bugün fazlasıyla yorgun hissediyordu. Zaten grup ta son şarkılarını çaldıklarını söyleyip toparlanmaya başlamışlardı.

Seungmin oradan ayrılırken arkasındaki 3 meraklı genç ona bakıp bu ritmi nasıl tuttuğunu düşünüyorlardı çünkü bu şarkıyı ilk seslendirişleriydi. Onun da bir müzisyen olduğu düşüncesi hiçbirinin aklına gelmemişti halbuki kıyafetleri bile fazlasıyla dikkat çekiciydi ve ona bir idol havası veriyordu.

*8.12.22*

Jooyeon ve Seungminin ship ismini benim bulduğumu biliyor muydunuz 😌

Zzz.. ~ joodeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin