Market

1 0 0
                                    

Akşam saat 18.07. Evde yiyecek hiç bir şey yoktu. Salondaki koltuğumdan kalktım ve dağınık salona baktım. Marketten gelince temizlerim diyip her zamanki gibi erteledim. Mutfağa doğru yavaşça ilerledim. Elektrik faturası çok gelmemesi için evde çok fazla ışık açmıyordum. Yavaşça buzdolabını açtım, içinde duran bir bardak suya bir kaç saniye boş boş baktıktan sonra geri kapatıp markete gitmek için hazırlanmaya başladım. Eski ceketimi giydim ve kapıdan dışarı çıktım. Hava o kadar soğuk değildi. Yavaş yavaş sonbaharın sonuna yaklaşıyorduk. Cebimden telefonumu çıkardım herhangi bir bildirim yoktu tekrar cebime koyup yola devam ettim. Markete doğru yürürken sokakta bir kaç tane lambanın ışığı yanmıyordu ve etrafta kimsecikler yoktu. Karanlık sokaktan yürümeye devam ettim sonunda sokak lambalarının yandığı bir yere gelmiştim markete de az yolum kalmıştı. Parmaklarımı kütletirken içimde bir boşluk hissi oluştu bir şeyler yanlış gibiydi. Ama çok takmadım yola devam ettim. Ellinde bir kaç tane market poşeti olan bir kadın ve kucağında sanırsam daha 3 4 yaşında olan bir kız çocuğunu tutan bir baba acele adımlarla benle tam aksi yöne doğru gidiyorlardı. Ardından karanlık sokakta gözden yavaşça kayboldular. Sonunda marketin ışığını görebiliyordum. Biraz daha yürüdüm ve yavaşça marketin kapısından içeri girdim. "İyi akşamlar." dedim kasiyere fakat bana bakmadı bile tırnaklarını kemirirken orda oturup telefona bakıyordu. Küçük bir yerdi çoğunlukla alışverişimi burdan yapardım. Yavaşça arka reyonlara doğru ilerledim. Soğutucu dolapların olduğu yere geldim ve kendime bir içecek bakmaya başladım. Birden kapının açılma sesini duymamla birlikte şunları da duydum "Çabuk al şu çantayı ve ne yemek varsa doldurup gel yoksa seni öldürürüm!" dedi kalın ve ciddi bir ses tonuyla içeri giren kişi. Yavaşça eğildim, adamın beni fark etmesini istemiyordum. Kasiyer yavaşça benim olduğum yere geldi ve yemekleri çantaya doldurmaya başladı. Kasiyer yemekleri doldururken adam kasada bir şeyler yapıyordu. Kasiyer bana yardım ister gözlerle baktı. Ama ne yapabilirdim ki? Elimle silah işareti yaparak kasiyere baktım. Bana kafasını iki yana olumsuzca sallayarak "Bıçak." dedi fısıldayarak. Adam yavaş adımlarla bizim olduğumuz yere geliyordu ve ciddi bir ses tonuyla "Hadi biraz hızlı ol. Ölmek mi istiyorsun?!" diye bağırdı. Yavaşça eğilir bir biçimde reyon değiştirdim. Çok korkmuştum. Nasıl yardım edebilirdim? Yardım etsemde başarabilecek miydim? Ölebilirim. Kafamda bir sürü soru vardı. Evet daha önce çok kavga ettim hepsini kazandım fakat karşımda bıçaklı biri vardı şu an. Ne yapmalıyım? Risk alarak yardım mı etmeliyim yoksa saklanıp adamın gitmesini mi beklemeliyim?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 28, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Ölülerin DünyasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin