Two Universe //Taekook

-21-

Yine geçiş bölümü gibi bir bölüm oldu
:(

İyi okumalar diliyorum...

Yorumlarınızı bekliyorum❤️❤️

Bugün attığım 2. Bölüm.

Diğer bölümü okuduğunuzdan emin olun❤️❤️

**********

Yıl 1777

Jungkook uyanır uyanmaz yanında yatan alfaya baktı. Taehyung hâlâ uykusunda ağlıyordu. Onun alnına bir öpücük kondurdu ve ayağa kalktı. Ruh eşini öyle görmek canını yakıyordu. Sürü liderinin zehrinden kurtulamayıp ölmesinden korkuyordu.

Duş almak için sıcak su hazırlattı. Bir süre sıcak suyun etkisinden çıkamamıştı. Yıkanırken ağlamayı bırakmıyordu. Sıcak su bütün duygularını alt üst etmişti adeta. Taehyung'un yanında ağlayamıyordu da. Namjoon Taehyung'un onun varlığını hissettiğini söylemişti. O hâlde ağlarsa nasıl ona destek olabilirdi ki?

Temizlendikten sonra üzerine temiz giysilerini giydi ve üzerinden çıkardığı kendisi gibi kokan kazağını Taehyung'un üzerine örttü. O yokken Taehyung'u idare ederdi feromonları.

Odadan çıkmadan önce onun terli alnına bir öpücük kondurdu. Elindeki havluyla onun alnındaki terleri sildi. Dayanamıyordu onu bu şekilde görmeye...

Odasından koridora çıktığında ise öğürme sesleri kulaklarını doldurdu. Koridorun sonundaki banyonun kapısını açıktı ve sesler bütün koridorda yankılanıyordu. Kaşlarını çattı ve banyonun olduğu yere doğru yürüdü.

İçeride her kim varsa bütün midesini boşaltmış olmalıydı. Jungkook kapının önüne geldi ve hafifçe tıklattı.

Jin içerideydi ve ayağa kalkmış elindeki peçete ile ağzını siliyordu.

"Hyung? İyi misin? Namjoon Hyung'u çağırayım mı?"

Jin kafasını iki yana salladı.

"Hayır. Endişelendirme. Bir şeyim yok. Stresten olmalı. Streslenince kustuğum olur."

Jin bu sabah erkenden boş yatağında uyandığında korkmuş. Alt kata inmişti. Sürü lideri Bay Kim ile Namjoon'un konuşmasına tanık olmuştu. Burası karargâh olacaktı. Savaş başlıyordu. Bu onu korkuturken midesinin bulandığını hissetmişti.

"Hyung rengin atmış. Belki Namjoon Hyung-"

"Hayır! Söyleme onlara. Namjoon oldukça gergin. Benim stresli olduğumu görürse daha da gerilir."

"İyi de siz mühürlüsünüz. Senin stresli olduğunu hisseder ki zaten."

Jin kafasını iki yana salladı ve elini yıkadı.

"Aynı şey değil. Yüzüne söylersem her şeyini bırakıp bana döner. Şu an işine odaklanmalı ve Taehyung'u iyileştirmeli."

Jungkook kafasıyla onayladı. Belki de eşlerin arasındaki olayları kurcalamamalıydı.

"Baba?"

Jungkook arkasını döndü hemen. Areum yeni uyanmıştı.

"Baban dişini fırçalayıp elini yüzünü yıkarken biz de Taehyung amcanı ziyaret edelim hadi!"

Jungkook heyecanlı bir şekilde konuşmaya çalışmış daha sonra Areum'la beraber kendi odasına ilerlemişti. Belki de Jin'in biraz yalnız kalması ona iyi gelirdi. Areum hakkında endişelerini bir an olsun unutabilirdi.