Aramızda || Jensoo

ก

Jennie's dream

Jisoo: Selam Bayan Jennie.

Jennie: Sen kimsin? Tanımıyorum.

Jisoo: Aa hadi ama, nasıl tanımazsın? Ben Kim Jisoo:)

Jennie: Üstüme gelmeyi bırakır mısın..?

Jisoo: Arkamdaki bıçağı görmediniz mi Bayan Jennie:)?

Jennie: Ne bıçağı ne oluyor!

(..)

"Bırak beni, bırak.. Bırak!"
Diye sayıklayarak uyandı Jennie, kanter içinde kalmıştı bu gördüğü kabusun yüzünden. Fakat biraz düşündükten sonra yüzün tanıdık geldiğini fark etti kız, adını hatırlamaya çalıştı. "Kim Jisoo.. Evet! Adı buydu! Kim Jisoo." Diyerek bilgisayarını eline aldı. Açar açmaz Google'a "Kim Jisoo" yazarak arattığında hiçbir şey bulamadı. " Ciddi misiniz ya? O kadar tanıdıktı ki kardeşim sanardım! Off, kimsin sen acaba.." kız biraz düşündü, ama bulamadı sonrada vazgeçti zaten. "Aman ne olacak, hayatıma giren biridir. Önemli olacağını sanmıyorum."

Kıyafetlerini giyip dışarı çıktı Jennie, alışverişe gidecekti. Ama hiçbir zaman yalnız olmayı sevmezdi. Arkadaşı Lisa'yı çağıracaktı

"Hadi be Lisa, ikiletme sözümü! Gel işte"

"Jennie beyinsiz misin? Karakoldan çıkıp nasıl geleyim yanına? Hemde alışveriş için!"

"Ya ne olacak 2 dakika hadi lütfeenn"

"Olmaz, kendin git"

"Tamam be senden de bir şey istenmiyor zaten."

Telefonu kapatıp mağazaya girdi Jennie, gördüğü elbise tanıdık gelmişti. Evet bu oydu!

"Nasıl olabilir? Jisoo'nun giydiği elbisenin tıpatıp aynısı! Bazen cidden kafayı yiyorum ya da tanrı bana kafayı yedirtiyor"

Alaycı şekilde güldü kız. Birkaç bir şey alıp eve geri döndü.

"Dünyanın yolunu geldim ya, şu avm neden bu kadar uzak ki! Keşke evimin dibinde mağaza olsaydı"

"Ya ben salak mıyım küçücük sokağa nasıl mağaza yapsınlar. Bazen kafam çalışmıyor"

Bilgisayarından yeni başladığı diziyi açtı Jennie, izlerken sıkıldığı için uykusu gelmişti uyuya kalmıştı kanepede...

Jennie's dream

Jisoo: Bayan Jennie neden o elbiseyi almadınız? Sizin için en sevdiğim elbisemden vaz geçmiştim oysaki..

Jennie: N-ne?

Jisoo: Elbiseyi diyorum. Neden almadınız?

Jennie: Ah.. elbiseyi nerden biliyorsun?

Jisoo: Sanırım duymadınız, elbiseyi ben koydum oraya. Sizin için. Ama çoktan başkasının eline geçmiştir. Olsun ben bu elbiseyi de sizin için veririm!

Jennie: Daha dün gördüğüm rüyamda öldürmeye çalıştın beni. Şimdi elbise diyorsun, iyi misin sen?

Jisoo: O bir hataydı Bayan Jennie,
özür dilerim.

Jennie: Rüyamda seninle nasıl konuşuyorum? Normalde rüyalarda birisiyle konuşmak tehlikeli bir şey derlerdi.

Jisoo: Aslında değil Bayan Jennie, hem ben rüya sayılmam.

Jennie: Sana iki sorum var Jisoo.

Jisoo: Buyurun Bayan Jennie, sizi dinliyorum.

Jennie: Birincisi bana neden 'Bayan Jennie' diyorsun? İkinciside rüya sayılmam derken neyden bahsediyorsun?

Jisoo: Öncelikle Bayan Jennie size Bayan Jennie dememin sebebi tamamen saygıdır. Aynı şeyi sizden de bekliyorum. İkinci sorunuza gelirsek onu açıklayamam.

Jennie: Anladım Kim Jisoo, Bayan Jisoo yerine Kim jisoo desem sorun olur mu?

Jisoo: Hayır olmaz Bayan Jennie, diyebilirsiniz. Ov.. süremiz doldu görüşmek üzere Bayan Jennie!

Jennie: Ha nereye gidiyorsun?! Bekle!

Jennie son sözünü söylediğinde uyanmıştı bile, aynı kişiyi rüyasında görüp sanki gerçek hayattaymış gibi konuşmak korkunç gelmişti Jennie'ye. Bu durumun geçiceğine inanarak izlediği diziye devam etti genç kız.

-