cisli niki
jake
LAN
SUNOO SUNGHOONUN ARKADASI DEGIL MI AMK
(03.42)
niki
jake hyung mal misin amk
gece gece yazmissin
(07.32)
okula gelince konusuruz ne diyeceksen artik
jungwon
niki
ben bunu en son sunoodan duydugumda suz cikmaya basladiniz amk
bizi de yataga atma
niki
jungwon hyung bak hyung diyorum sana olan edebimden saygimdan da seni sikmemi bu kadar istiyosan soyle yarin gelim
jungwon
kelimelerin kiyafetsiz oldugu yerdeyim
jake
won senin aklin sikmede oyle bi kalmis ki kifayetsiz yazacagina kiyafetsiz yazmissin
bak bi arkadasim var guzel siker tanistirmami ister misin
jungwon
yok hyung almiyim ben
________________
"Ya jake hyung mal misin amina koyim ilk teneffusten niye kantine geldik?"
"Uykumuzu acmak icin."
"Mantigini sikim senin gerizekali sen nikiyle bir sey konusmayacak miydin?"
"Ha evet. Simdi hatirladim."
"Nikim benim hello kittyli yatak ortum, gozunun yaginda patates kizartayim nolur ben- hayir hayir bizi sunoolarin grubuyla bulustur yalvaririm."
"Yani hyung bulustururum da bu hafta olmaz."
"Niye ya" jake sacma sapan sesler cikarip mizmizlanirken iceri zili calmisti.
"Ya hyung ben daha sunooyla oturup bi zaman gecirmedim. "
Jungwon hala zil calmasina ragmen burda olmalarina sinirlenmisti. "Sonra sonra" diyip elleriyle ikiliyi itelemisti.
jake'ten
Ders zili çalalı çok olmamıştı ama sınıfa girdiğimde hoca çoktan gelmişti. Nerdeyse sınıfın yarısı gelmemişti karı derse başlamıştı. Çokta takmayıp yerime geçtim.
Kapişonumu kafama geçirip kollarımı birbirinin üstüne koydum, başımı da kollarımın üzerine koyup kendimi uykuya bıraktım. Dün gece uyumamıştım saçma sapan aklıma gelen şey yüzünden. Aslımda saçma değil ama üzerine düşünülecek bir şey de değil yani.
Kafamı koluma koyalı beş dakika geçmeden birinin beni sarstığını hissettim. Yanımdaki bugün gelmediğine göre... HASSIKTIR.
"Jaeyun milyon kez söyledim sana sıkılsan bile dersimi dinlemek zorunda olduğunu. Bu son olsun bir daha olursa direkt idareye gidersin." Sikik karı bir sus amına koyim.
Yüzüme mahçup bir ifade takınıp başımı özür manasında eğip"Gerçekten çok özür dilerim. Şu sıralar biraz zorlanıyorum da." dedim. Son cümleyi baya kısık söylemiştim ama olsun bu sikik karı her şeyi duyar. Neyse bu yalanlada kurtardığımıza göre rahat rahat uyuyabilirdim. Derken zil çaldı. Ne çabuk lan.
Direkt aşağıya onuncu sınıfların katına indim. Niki'nin yanına gittim fakat tek değildi. Yanında Sunoo vardı. Sunoo'yu birkaç kez görmüştüm okulda ama hiç konuşmamız olmamıştı. Sunoo'yla yakınlaşırsam bence onun tayfasıyla takılma ihtimalim var azda olsa. Ama önce onunla tanışmam lazım. Yüzüme güzel olduğunu düşündüğüm bir gülümseme taktım.
"Selam, Sunoo. Ben Jake."
"Aa selam Jake. Tanıştığıma memnun oldum."
Güzel. Tanıştık. Şimdi ondan bir şey isteyebilirdim. Yani tanıyosak artık birşey isterim. Galiba. Herhalde. Kesin.
"Niki sen Sunoo'ya bir şey sormayacak mıydın?"
"Ne diyosun hyung? Haa anladım. Tamam sen git ben sorarım."
"Ne sorcan ki?"
"Jake hyung gitsin söyliyeceğim. Hadi hyung zil çalcak."
Eliyle bana kış kış yapıyordu terbiyesiz. Bu devirde büyüğe saygıda kalmamış. Birden kulağıma eğilip"Senin yüzünden düzgün zaman geçiremedik bir dahaki teneffüs yanıma gelme. Git Jungwon'un yanına." dedi ve duruşunu düzeltti.
"Oldu o zaman hyung. Ben sana yazarım sonra. Hadi bay bay!"
Hadsiz çocuk. Bide dalga geçiyor.
sanki diger düz yazıdan iyi gibi. düzltcem bence yaza yaza.
ya amk okulda biri beni recep ivedige benzetti sinirden kuduruyorum. hani tek sorun kız olmamda değil. aptal amcıklar. boklarında boğulsunlar.
