°Night°

1.1K 57 36
                                    

🍷

smutshot, iyi okumalar...

Medya: doja cat - streets

İstediği kadar içki, istediği kadar sahte olup olmadığını umursamadığı arkadaş,istediği kadar eğlence...

Sorun tam olarak şuydu ki Jimin bunların hiçbirini istemiyordu.

Ve ayrıca Jimin mekana geldiğinden beri kendine uygun bir şey bulamadı. Aramak için fazla çaba da harcamadı, bunu inkar edemezdi.

Ama tek bir gerçek vardı ki o da Jungkook'tan ayrıldıktan sonra asla kendine göre bir şey bulamamış olmasıydı.

Etrafında renkli ışıklar yanıp sönüyor, insanlar çılgınlar gibi delicesine dans edip gülüp eğleniyorlardı. Ama Jimin kendi karanlığında yalnızdı.

Etrafında ne kadar ışık olursa olsun o karanlıktaydı çünkü ona göre karanlık ve yalnızlık aynı şeyler ki o da yalnızdı dolayısıyla da karanlıktaydı

Yanına gelen arkadaşı Tae'ye gülümsedi. Tamam okuldan mezun oluyordu ama bu sevinç gereksizce fazlaydı.

"Neden burda böyle oturuyorsun ki? Kalk işte dans edelim, bir şeyler yapalım..."

"Pff hayır Tae, istemiyorum işte zorlama"

Taehyung yine arkadaşını üstelemedi, her zamanki gibi.
Jimin ne derse o olurdu. O yüzden fazla darlamadan yine dans pistine dönüp dans etmeye devam etti.

Okul balosundaydılar ve Jimin zorla gelmişti. Tae'nin ısrarları olmasa kesinlikle şu an burada olmazdı. Jungkook'tan ayrıldıktan sonra bir nevi kendince depresyona girmişti ama bunu kendisi dışında kimse bilmiyordu. Yine herkes hayatına olağan devam ediyordu.

Jungkook önemsemezdi, vurdumduymazdı ve yine hayatına kaldığı yerden devam edebilirdi ama Jimin çok kafaya takmıştı işte...

Jimin tekrar yalnızlığına gömülmüşken etrafta gözlerini gezdirerek kadehini yudumladı

İşte tam olarak karşısında olan Jungkook tabii ki yine yanındakilerle gülüşüyor, eğleniyordu. Jimin göz devirerek baktı

Göz teması kurduklarında ise işte o zaman Jungkook'un içini okuduğu hissetti Jimin.

Garipti

Jungkook ise alaycı bir gülümseme yollamış sonra da tabii ki olaylara kaldığı yerden geri dönmüştü. Jimin tekrardan düşüncelerine dalmış gitmişken yanındaki duyulduğu sesle irkildi.

"Bence artık unut onu"

Jimin ne zaman yanına bile bilmediği Namjoon'u görünce korkmuştu. Dediğini algılayınca da elindeki viskiden bir yudum daha aldı. Sarı saçlarını özenle geriye tarayıp bacak bacak üstüne atmıştı. Şimdiden uçtuğunu hissediyordu.

Kimse onu Jungkook'tan daha iyi uçuramazdı ki...

"Bilmiyorum Namjoon sence?"

Namjoon tüm dikkatini Jimin'e vererek tüm ilgisini gözlerine yansıtmıştı bile, parlıyorlardı

"Görmüyor musun Jimin burda üzülen sensin, o değil."

Jimin içinden 'ne de çok konuşuyor' diye geçirdi. Hafif sarhoşluğun da verdiği etkiyle gözlerini devirdi ve elindeki kadehi sağa sola hareket ettirerek devam etti.

Kafasını sallayıp histerik bir gülümseme bıraktı

"Sen karışma"

Karşıdan tekrar Jungkook'a baktığında elindeki bardağı zorladığını gördü. Az sonra kırılabilirdi. Bu Jimin'in hoşuna gitti. Çünkü Namjoon, Jungkook'un okuldaki düşmanıydı ve Namjoon'un Jimin'e olan ilgisini neredeyse tüm kampüs bilirdi.

Prom Night | Jikook (M) ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin