Petrichor Jikook

VII🔮

Sınır: 50 yorum

Birbirini incitmeden toprağa ulaşan kar taneleri. Jimin'in sabahtan akşama izleyebileceği o manzara.

Cenneti andıran beyazlık, saflığı andıran parlaklık. Omega'nın eşsiz gülüşünü gözler önüne seriyordu.

"Tanrı aşkına! Baba, neden her şeye burnunu sokuyor? Düğünü istediğimizde yapacağız. Zaten evlenmeyi isteyen bendim?... Tamam, kapatıyorum. Sinirlerim bozuldu"

Pencere kenarında karı seyreden Omega Alfa'nın sinirli olduğunu gördüğünde elindeki kahve kupasını bırakmış, ona adımlamıştı.

"Sorun ne?"

"Babaannem diretmiş hemen düğün olsun diye"

Aslında telefon konuşmasından az çok anlamıştı ne olduğunu. Sadece yumuşak ses tonuyla onu rahatlatmaya çalışıyordu.

"Neden sinirleniyorsun ki? Zaten evleneceğiz. Uzun süre nişanlı kalmayacağımızı da biliyorduk. Bunun için babaanneni kırmaya değmez. Zaten neredeyse 1 aydır buradayız"

Omzuna konan eller bulunduğu yeri ovmaya başladığında uzun olanın bedeni kendiliğinden gevşemeye başlamıştı.

Birbirlerine alışmıştılar. Tatilleri boyunca Jimin'in ricasıyla parası değil, doğası lüks olan yerleri gezmiş, eğlenmiştiler. Kimi zaten bir balıkçıya gitmiş, kimi zaten ünlü pastaneye. Nerede olursa olsunlar sürekli birbirlerini tanımak için sorular sormuş veya kendilerini anlatmıştılar. Her iki taraf kırmızı çizgilerini, tolerans göstermedikleri şeyi açıkça paylaşmış, karşı taraf saygıyla karşılamıştı.

"Biliyorum, sadece emrivakilerden hoşlanmam"

Üzerinde sadece Jungkook'un gömleği olan Omega çıplak bacaklarıyla onun kucağına oturmuştu. Uzun olanın Alfa'sı direk olarak varlığını belli etmiş, siyah saçlıya emirler yağdırmaya başlamıştı. Ancak Jungkook Alfa'sını susturuyor, ileriye gitmiyordu.

Bu bir aylık zamanda bile öpüşmekten, ufak temaslardan başka bir şey yapmamıştılar. Aralarında cinsel gerilim en üst düzeyde olsa dahi kendilerini dizginlemiştiler.

"Başını ovayım mı? Pamuk ellerle rahatlarsın"

Aslında izin almak için sorulan soru değildi. Bir cevap beklemeden elinin tekini siyah saçlara daldırdığında Jungkook başını geri atmış, kanepe başlığına yaslamıştı. Boynu gözler önüne serilirken bacaklarını aralamış, elleri Omega'nın çıplak bacaklarına konmuştu.

Jimin'in içi kıpır kıpır olmuştu bu temasla. Yakışıklı adam ne zaman ona dokunsa midesi kasılıyordu.

"Belki de yeri değil ama sana bir şey sormak istiyorum"

Omega'nın naif sesiyle gözlerini açan Alfa ovulan başına rağmen dikeldiğinde Jimin'in de otomatik şekilde onun kucağında yükselmişti. Boştaki eli anlık hareketle Jungkook'un göğsüne konduğunda "Dinliyorum" demişti uzun boylu. Bu davranışı Omega'nın hoşuna gitmişti. Bir şey konuşmak istediğini söylediği gibi saygıyla dikelmiş, canı kulağıyla tüm ilgisinin onda olduğunu göstermişti.

"Benim hakkımda düşüncelerin ne? Yani en fazla bir haftaya evli olacağız ve hayat arkadaşın olacak kişiyle ilgili ne düşünüyorsun? Ben sonradan bilsem bile bir ünün var. Sana yakışmayacak davranışım falan var mı? Veya fazla mı arsızım? İnsanların hakkımdaki düşüncelerini umursamam ama sen hayat arkadaşım olacaksın. Düşüncelerin benim için çok önemli"

Aslında düşüncelerini tamıyla aktardığına emin değildi. Kendini nasıl ifade edeceğini de bilmiyordu. Sadece sorması gereken bir şeyler varmış gibi hissediyordu.