Fight or Kiss [Minsung] ✓

*masterpiece*

"Minho kalk okula geç kalmayalım"

"Ben uyanığım zaten"

"Yatakta ne yapıyorsun o zaman"

"Uzanıyorum"

"Aa pardon ben uyuduğunu sanıyordum, sen devam et ya sıkıntı değil"

Bunu dediğimde bile yataktan çıkmadı ya helal olsun ne diyeyim...

"MİNHO!!"

"Efendim bebeğim"

"Kalkmayı düşünmüyor musun?"

"Elimi tutup beni kaldırırsan neden olmasın"

"Of minho çocuk gibisin"

"Annem olsana o zaman"

"Annen mi olayım"

"Ol"

"Hmm"

Yatağının yanına yaklaştım ve elini tutup yatağında oturmasını sağladım. Ardından 'annelik' görevimi yerine getirmek için yatağın kenarına oturup minho'ya döndüm ve suratını avucumun içine aldım.

"Benim akıllı zeki çalışkan oğluşum, bugün de kendi başına kalkabildiğin için koca bir aferini hakettin. Aslan oğlum benim"

"..."

"..."

"Jisung"

"Minho"

"Bu neydi?"

"Annenim ya hani"

"Annem oldun yani ciddi ciddi"

"Evet"

"Hmm anneme şu anda birşey yapmak istiyorum ama yapmaya kalkarsam tanrı beni cezalandırabilir, sonuçta annemsin başka birşey değil"

"Ne yapmak istiyorsun?"

"Bunu"

Aramızdaki mesafeyi sıfıra indirene kadar dibime sokuldu. Dudaklarımız birbirine hafifçe değdiği zaman gözlerini gözlerime kilitledi ve aynı anda alt dudağımı dişlerinin arasına alıp çekiştirmeye başladı. Öpüşmüyorduk ama dudağım iki dişinin arasında ve onun kontrolündeydi.

Dudağımı serbest bıraktığında zamanımızın kısıtlı olduğunu bildiğim için gülümseyerek çenesini elimle kavradım.

"Hazırlanma vakti bayım"

"Annem değil misin artık"

"Bu kadar annelik yeter"

"Diyorsun"

"Aynen"

Yataktan kalktım ve minho'ya uzaktan bir öpücük gönderip odama geçtim. Yatağımın üzerinde duran kıyafetleri hızlı bir şekilde üzerime geçirdikten sonra çantamı alıp mutfağa geçtim. Nasıl olduğunu anlamasam da minho çoktan üzerini değiştirmiş ve mutfağa geçip yiyecek bir şeyler hazırlamaya koyulmuştu.

"Ne ara herşeyi hallettin?"

"Ben hallederim"

"Gerçekten inanılmazsın minho"

"Bunu yeni fark etmiş olamazsın"

"Tamam ya iki dakika övdük hemen ego moduna geçiş yaptın"