Mavi Ay'ın Evreleri

🌑🌘🌗🌖🌕🌔🌓🌒🌑

Medya: Mavi'nin göz rengi

~Son Feci Bisiklet- Bikinisinde Astronomi~

|Siyah saçlarım geçmişimi temsil
ediyordu, beyaz tenim ise geleceğim
olacaktı. Ama ben yinede ikisini de
seviyorum.|

Mavi, hayata hem 2-0 geride hemde 2-0 önde başladı. Bu da sanırım skoru 2-2 yapıyor.

Mavi'nin hastalığı ona bu yaşına kadar çok şey katmıştı. Aynı zamanda çok şey çalıyordu. Ama düşünmemek onun için bir kaçış yoluydu ve kaçmak onun için en iyi çözümdü.

Tabii kaçmak her zaman işe yaramıyordu. Gün içinde ne kadar güçlü olsada geceleri savunmasız kalıyordu. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar hatırlamak, o geceyi de en ince ayrıntısına kadar hatırlamak anlamına geliyordu. Mavi bu yüzden geceleri savunmasın oluyordu. Kâbusları onu esir ediyordu. O geceden sonra her gece deliksiz kâbus görür olmuştu. İlk başlarda tüm gece uyanık kalmaya çalışsada bunun bir işe yaramadığını fark edince kendini salmıştı. Kendini kâbuslara teslim etmişti. Her sabah kurumuş göz yaşlarıyla ya da sıçrayarak uyanıyordu. Bazense uyku halindeylen attığı çığlıkları birileri duyuyor ve onu uyandırıyordu. Ama alışmıştı. Artık ilk başlarda olduğu kadar korkmuyor, üzülmüyordu.

O her şeye rağmen bu hastalığı seviyordu, hastalığını benimsiyordu. Belki de bu kadar güçlü ve bu kadar başarılı bir öğrenci olmasının bir başka nedeni de buydu. Hipertimezi hastası olmak onun seçimi değildi. Ama hayata bir daha gelse yine ve yine hipertimezi hastası olmak isterdi.

Mavi herkesin hayran kalacağı bir kişiliğe sahipti, hem zeka hemde dış görünüş açısından. Siyahın en koyu tonunda, dalgalı, yumuşak ve gür saçlara sahipti. Teni ise, saç renginin aksine, bembeyazdı. Gözleri laciverte çalan koyu maviydi. Bembeyaz teninin aksine hafif kırmızı ve küçük olmayan ama büyük de denilemeyecek, biçimli dudakları vardı. Hafif çıkık ve al al olan elmacık kemikleri, dikkatli bakılmadıkça anlaşılmayan çilleri, küçük ve hafif kalkık burnu ile herkesin dönüp bir daha bakacağı bir yüzü vardı. Fiziği ise 14 yaşından beri spor yaptığı için gayet iyiydi. Vücudu kaslı görünmüyordu ama kendini hafif belli eden karın kasları vardı. 1.69 boyu ile gayet iyi görünüyordu.

Sosyal çevresi ise pek geniş değildi. Okuldan çok arkadaş edinmemişti ama yetimhanede 5 yaşından beri beraber olduğu arkadaşı, kardeşi Defne vardı. Defne o zaman 6 yaşındaydı. Zaten onunla aynı okula gittikleri için arkadaş eksikliği de hissetmiyordu.

Bu zamana kadar 1 kere evlatlık alınmıştı. 9 aylıkken bir aile onu evlatlık almış ve İstanbul'dan Bursa'ya taşınmıştı. 1,5 yaşında ise o aile bir trafik kazasında can vermişti ve Mavi, Bursa'daki bir yetimhanede hayatına devam etmişti.

11 yaşındayken hipertimezi hastası olduğunu fark etmişti ama bunu Defne'den başka bilen kimse yoktu. Ama tabii üstün zekası ile dikkatleri üzerine çekiyordu. Bu yüzden okula bir yıl erken başlamıştı.

Aslında bakarsan her şeye rağmen hayatı güzel ilerliyordu. Ama, işte...