Gözyaşlarım karışıp toprağa
çamur, oldu bağrımdaSeni sevmelerim.
Asla bitmedi.
Bir.
Şarkının melodisini andıran,
sonbaharında.
Seni her gördüğümde...
Çekingenliğim içime oturdu.
Kalkmak bilmeyen heyecanıyla,
Sevmişim seni, feride,
Geçmişe el sallayıp
Bir daha geri döndüremesekte
ilkbaharı"naGüneş göz kapağını açıp ufukta
Sert bakışıyla canımı yaksada
sıcaklığıyla
Bulutlar çekse de beyaz mendillerini
arkalarında bırakacakları yıldızlaraCanım yansada belki de kanımla
Seni her zaman her halinle seveceğim inan bana diyerek
Hüseyin bey sarıldı
Feride hanımın boynuna,
İçinde barındırdığı aşkının sıcaklığıylaFeride hanımın gözyaşları, karıştı,
Hüseyin beyin ceketinin omuzlarına
Aşkın varlığı
Tekrar belli etti kendini
Erol ve süheylayadaErsin
Sadece bakmakla yetindi yalnızlığıylaHayat
Elbet nasip kısmet deyip
onu da ağarlayacaktı yaşadığı müddetçe
Bir kızlaHasansa
Bir ağacın dalında
beli bükük yaprak misaliydi
üflese rüzgar kesecekti ayaklarını yerden alıp, götürecekti bilinmezliğeSanırsın
Harcanacaktı ayakkabı altlarında
O kadar bitkin yorgun paçoz yaşıyordu
Sanırsın
Başka bir dünyada
Tek başınaSaçlarının telleri
suyun akışına bırakmış misaliydiler.
Kendilerini
Kopup dağılıp gidiyorlardı etrafaErsin ve süheylanın aşkıysa
Sanırsın
Bardaktaki yarım kalan badeydi
İçmeden sarhoş olduğunu hatırlatan
Bir türlü
Sonuca bağlanamayan acısıyla
Tıpkı
Avucunun içine altı zar alıp
atar misaliydi masaya
Ansızın dört bir yana
Ayrılıp gidişleri sorgusuz sualsizce
Bir andaAnlaşılan süheyla
Sonlara konan noktayı kaldırırcasına
devam etmek istiyordu,
Erol la olan aşkına
başını çevirerek
ona doğru koşmasıyla
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşeş
Short StoryErsin ve erol Adeta meslek edilmişlerdi Kendilerine Beladan belaya koşarak böyle yaşamayı Erol 'un amcası Milletvekili hüseyin bey Elbet Birgün kesecekti torpilini Kalacaklardı. Dımdızlak; Düşüneceklerdi Nedir bunun ilacı